PUTİN 1, ERDOĞAN 2 NUMARA…
PUTİN 1, ERDOĞAN 2 NUMARA…
Yüzyıla yakındır kürt-türk-arap-ermeni-rum-gürcü Anadolu ve Mezopotamya ve Ortadoğulu halkları soykırıma uğratan, suriye-ırak-filistin ve dünyanın birçok yerinde hala soykırımlarına ara vermeden devem eden, bir bütün olarak tüm insanlığı hedef alan Siyonist katil-kapitalizm yayın organlarında Erdoğan ve Putin gibi dünyanın en önemli liderlerini hedef seçerek saldırıya geçti.
Der Spiegel'in "Kaybedecekler" Listesinde Putin Birinci, Başbakan Erdoğan ise İkinci Sırada yer aldı.
Yine aynı çizgide yayın yapan İngiliz dergisi The Economist ise, AK Parti destekçilerine ihanet etti zırvaları ile Türkiye’ye karşı saldırıya geçti. Türkiye’deki seçmeni aptal konumuna koydu.
Obama’nın adı anılmıyor. Çünkü dünya ona büyük bir misyon yükledi. Fakat o kendisinin inkarı ve tam bir hayal kırıklığı oldu. Kısa BİR ZAMAN ZARFINDA Bush dönemi Siyonist lobilerin oyuncağına dönüştü. Bitti gitti…
Peki bu saldırılar neden yapılıyor. Nedeni halklar uyanmadan yok edilmesi. Çocuk yaşlı vb. demeden parçalayan, halepçede suriyede çocukları kimyasal silahlarla, bombalarla yok eden, hamile kadınları havaya uçurmaktan zevk alan vahşi kapitalizm, özellikle biyolojik savaş alanında yoğunlaştı. Halkları sorunsuz ve sancısız bir şekilde nasıl yok edebilirim hesaplarını yapmaya başladı…
Yeni savaş konseptinde, halklara sınırsız ve sorunsuz bir şekilde ürettiği tohum ve gıdaları taşıyarak onları zamana yayarak çaktırmadan yok etme dönemine girdi. Para tanrısı ile kendisine bağladığı yerli hain ve işbirlikçilerle sorunsuz her ülkeye girme hedef kitleleri biyolojik olarak vurma dönemine girdiler.
Hedef halklar hala birbirlerine kürt-türk-, rus-ermeni-rum, zart-zurt diye saldırırken vahşi-kapitalizm tümünü nasıl düşüreceğini yüzyıldan fazladır planlıyor. Yediğiniz bir gıdanın zaman içinde soyunuzu gerzekleştirme, bir yaratığa dönüştürme, doğal olarak köleleştirme ve bitirme, tedavi edilmeyecek hastalıklarla kuşatılması artık bir olgu olmaya başladı. Çözemediğiniz menşeini bilmediğiniz bir gıdanın zaman içinde bir insanı değişik bir canlıya (maymuna, fareye) dönüştüreceği bir zaman dilimine girildi.
Binde birine değindiğimiz yeniçağın savaş konseptinde İnternetin yaygınlaşması tüm zeki çocukları hedef haline getirirken, herkesin bilgileri 7 sulalerine kadar vahşi kapitalizmin bilgi depolarına akmaya BAŞLADI…
Nihai hedef her insanı çip takılan bir hayvan yada eşya seviyesine çekerek çip kapatıldığında yaşamı biten bir köleye dönüştürülmesi.,.
Vahşi kapitalizmin filistin, Afganistan, kürdistan, ırak, suriye, bosna vb. yaptıklarına bakıldığında… konvansiyonel silahlarla yapamadığını derin biyolojik saldırılarla tamamlamaya çalışıyor. Bunu yaparken de bilim ve teknolojiyi sonuna kadar kullanıyor.
İçinizden gelişmiş birini, ürettiği son model jipini oto yolda kilitleyerek götürüyor, bir diğerini bilmediğiniz gıdalarla istediği zamanda yokediyor. Bir diğerine tedavisiz bir mikrop bulaştırabiliyor.
İşte çağını okuyan liderler siber ordular başta olmak üzere her tür önlemi alan ve vahşi kapitalizmi tüm hücrelerine kadar çözen, yerli saftirik hain-oyuncakları devre dışı bırakan, dolayısı ile halkın, halklarının geleceklerini kurtarmak için her tür riski göze alan, vahşi-kapitalizmi çözen onların inlerini, sülalelerini, şirketlerini çözen; önlem alabilen insanlardır.
Bundan dolayı çağımızın büyük liderleri söz konusu güçlerin her zaman hedeflerinde yer alırlar. Tüm insanlığın lider olarak gördüğü, çağın en değerli insanları Siyonist yayınlarda en değersiz oluyorlar. Güya kendileri çok akıllı geri kalan insanlık ise yukarda değindiğimiz gibi harcanabilecek hayvan sürüleri…
Türkiye’de 76 milyon insan hedef olduğunu asla unutmamalı, (çünkü dünyanın en değerli topraklarının sahibidir, üzerinde yaşıyor) Kılıçoğlu gibi basit insanların, feto gibi uzaktan kumandalıların gazına gelmemeli derin bilgiyle kendilerini donatmalılar… İçinde yaşadığımız yüzyılda herkes 7 sülalesine kadar büyük bir tehdit ve tehlike ile karşı kaşıya. Tehdit altındaki halklar vahşi kapitalizmi ve efendilerini tüm hücrelerine kadar çözmek zorundadırlar. Aksine gelecek yok…
