TC MUHALEFETİ ve CORONA..
Dünya ve ülkemiz pandemi ile düşürülürken, tüm dünya ve insanlık belkide insanlık tarihinin en büyük biyolojik saldırı operasyonunu yerken..
Ki öyle böyle bir saldırı değil.. Siyonist kapital dünya halklarının sadece yaşadığı coğrafyaları nüfus popülasyonlarını değil, dünya halklarının gen haritasınıda çıkararak adrese teslim biyolojik saldırı safhasına geçti..
Nasıl bilim kurgu filimlerinde insan yada araçlar biryerden bir yere işınlanıyorsa.. Artık mevcut bilim-teknoloji ile adrese teslim virüs yada mikrop bulaştırma yada gönderme yada hedef kitleyi yok etme artık çocuk oyuncağı olan dönemine de girmiş bulunmaktayız.. Yani cep telefonumuzdan, pc, lalitopa, buzlu dolaba.. bizim için biyolojik bir silaha dönüştürülebilinir.. (Doğu Medyada analiz haberler kuantum fiziğine bakınız..)
Siyonist kapitalizmin covid saldırısıyla hedeflediği dünya nüfusunu 500 milyona çekme.. Ki burada kendi gen-kan vb. kendilerine yakın yada kendilerinin kullandığı-beynini yıkadığı, yada binbirkumpasla esir aldığı.. nüfus dışında dünya nüfusunu kırpma ki bu niyetlerini gizleme gereği bile duymamaktadırlar..
1980 yılında Amerikada Dikilen Şeytan Anıtı siyonistlerin bu dünya nüfusunu 500 milyona indirme isteklerini açıkça işliyor.. Bu şeytani planın arkasında ise küresel gıda-genom-ilaç-silah.. kartelleri ile Rahmetli Erbekan Hocanın sürekli vurguladığı dolar çetesi olduğu bilindiği halde bu anıta da mümkün olduğu kadar gizemli bir hava vermek için yine binbir maymunluk yapmaktadırlar.. Daha da vahimi siyonist kapitalizm ulus devlet faşizmiyle ablukaya aldığı Çin'i dünya insanlığına saldırmaya ve insanlığı düşürme yönünde bütün gücünü seferber etmiştir.. Çin'in devasa nüfus popülasyonunu insanlığı düşürmede kullanmaktadır.. Trump amca ve avrupada birkaç cılız ses dışında dünyanın bir ırk devleti ile kuşatılması gerçeğine kafa yoran bile yok..
Dünyamız Dünyanın taşıyabileceği nüfus popülasyonun açısından sınırda. Dünyamız siyonist kapitalizmin tüketim robotlatrına çevirdiği niteliksiz insan popülasyonu yüzünden sos veriyor.. İnsanlığın son 200-300 yıldır bütün enerjisini sınırlı kaynaklara ship dünyamızdan uzaya açılmaya harcaması gerekirken.. Siyonist silah-gıda-genom-ilaç firmaları insanlığı koç-koyungibi sürekli birbiriyle tokuşturarak insanı soykırıma açık bir fare sürüsüne.. Dünyamızı ise patalamya hazır bir cehennme ve hapishaneye çevirdiler.. Birçok devlet çaktırmadan corona ile fazlalık nüfusunu ayıklarken.. altan altada dünya halkları, ulusları yüzyıllardır dünyamıza bu çıkmazı dayatan siyonist kapitalizmle hesaplaşmaya hazırlanmaktadır.. Bu anlamda Coronadan sarsılmadan çıkan halklar ileriye daha güçlü yürüyeceklerdir.. İnsanlık sistem olarak ırk-dil-din-mezhep sınır yalan dolanlarının, siyonist-kapitalist soykrım oyunlarının olmadığı dünya konfederasyonuna geçme aşamsına geldi.. Çünkü böylesi bir siyasal yapılanma olmadan insan soyu dünya ile batacaktır..
Şimdi buradan ülkemize geldiğimizde ana gündem ne “Muhalefetin Anayasa Çalışması..” TC yüzyıldır ırkçı, putçu, soykırımcı, vatandaşını harcayan, soykırıma uğratan, diktatörlükle diktatöryel yasalarla yönetilen bir ülkede değil sadece aynı zamanda bu ülkenin kaymağını yiyen siyonist kapitalistlerin bir sömürgesi..
İnsanlık uzaya açılmaya hazırlanırken, bizler hala tcde kurtarıcı edebiyatıyla, totem ve putlarla dizayn ediliyoruz, hala değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen maddelerle diktatörlük anayasası ile idare edilyoruz..
Doğal olarak böylesi bir diktatörlükte iktidara yada yönetime aday olan bir parti yada siyasal yapılanma işe öncelikle anaysadan rejimden giriş yapmak zorundadır ki.. Zaten Ak Partiyi 20 yıldan fazladır iktidarda tutan gerçekte bu gerçekti.. Bu diktatörlüğü tc diktatörlüğünü tarihe gömme iddiası ile geldi.. buna birde ülkemizin Corona curcunası ile yediği operasyonu kattığımızda iktidar, muhalefeti ile TC siyasetinin nasıl büyük bir çöküntü içinde olduğu kendiliğinden orataya çıkmaktadır..
SİYASİ PARTİLERİN ANAYASA ÇALIŞMASI YAPMALARI SUÇMU..
Bu nasıl bir komedi, kabile devletlerinde bile böyle bir komedi olmaz.. Bir muhalefet düşünün 3-4 parti bir araya gelerek anayasa çalışması yapacaklar yada yapmayacaklar bu ayrı bir sorun ama asıl sorun sanki muhalefet partilerinin anayasa çalışmaları yapması, böylesi bir çalışma yapmaları suçmuş gibi inkar etmeleri yada yapmadık yönündeki açıklamaları.. Ülkemizin nasıl derin bir işgal altında olduğunun en açık kanıtı..
TC uyduruk muhalefeti sanki birsuç işlemiş gibi böyle bir çalışma yapmadıklarını avaz-avaz bağırıyorlar..
Burada vatandaş olarak bu ülke muhalefetininde yol ve yöntemini vatandaştan, halktan değil yüzyıllık bu rejmi kuran derin işgalci güçlerden aldığı kendiliğinden ortaya çıkmaktadır..
Ülkemizin en acil ihtiyaçlarından biri sivil demokratik bir anayasa ve Muhalefete bakın ne kadar uyduruk bir muhalefet sanki suç işliyorlarmış gibi bir haleti ruhiye içindeler.. Vew bu komedeyenler ülkemizin yönetimine talipler..
Böylesi proje bir muhaleften medet umuluyorsa ülkemiz bir yüzyılını daha kaybetmiş demektir..
Birileri bu ülke yönetimine talipse 20 yıl önce çıkan ak parti gibi çağa uygun bir siyasal yapılanma ve tüzükle çıkar halkta onları iktidara taşır.. Ama uyduruk muhalefet bunu yapmıyor çürük-çarık, bitmiş ölüm döşeğindeki tc rejmini vatandaşa yedirmeye çalışyor..
Ya ak parti devrimci özüne dönerek bu süreci tamamlayacak.. Yada ülkemizin sıfır km bir siyasal çıkışa ihtiyacı var.. Mecut millet ittifakı ülkemizin değil fetoların, sorosların.. siyonistlerin muhalefeti.. Böyle olmasa nasıl anaysa çalışmalrını suç olarak görüp 80 milyonun aklıyla alay ederler..