ABD’DE BAŞLAYAN KAOS ÇİN-İSRAİL DIŞINDA TÜM DÜNYAYA YAYILACAK..

ABD’DE BAŞLAYAN KAOS ÇİN-İSRAİL DIŞINDA TÜM DÜNYAYA YAYILACAK..

ABD başlayan Amerikayı Amerikalılar yönetecek çıkışı Rusya dahil tüm dünya devletlerine sıçrayacak.. Küresel soykırımcı kapitalistler ayakları üzerinde duran milli bir devlet ve halk bırakmayacaktır.. Halklar-milletler kölelştirilip insanoğlu cinsiyetsiz, kimliksiz, kişiliksiz kölelere dönüşene ka da durmayacaklardır.. 

Küresel siyonist soytarılara bu yolu açan, insanlığın bu denli kötü düşüşüne de neden olan ulus devlet faşizmi oldu. Ulus devlet faşizmi ulu yahudi, ulu türk, ulu fransız ermeni rus çin.. ayakları ile yyıldır insanlığın beynini kitleyip milyonları özgür düşünce, özgür iradeden, bilimden, bilimsel bilgiden, geleceği programlamaktan..  koparıp; halkları birbirine karşı ötekileştirip soykırıma açık koyun sürülerine dönüştürürken.. Küresel soykırımcı soytarıların insanlık üzerinde hertür operasyonu yapmasının tüm alt yapısını birlikte döşediler..  

Dünyamızda şu anda az-çok ayakları üzerinde duran millilik vasıfları önde olan devletler, dünya halkları acil bir şekilde güç birliğine ve gerçek birer demokrasilere dönüşmeseler.. Çağımıza uygun siyasal yapılanmalara kaymasalar..

Devletler, dünya halkları-milletleri acil bir şekilde para ve datanın (bilginin)  bütün insanlık tarafından kontrol edildiği bir sisteme kaymaslar.. Nasıl 20 yüzyılda faşizim-kominizm-kapitalizmle insanlık düşürüldüyse.. Şimdi bilim-teknoloji, data  ile tüm insanlık düşürülmektedir..Geç kalınırsa küresel soyguncu soykırımcılara karşı insanlık adım atamaz bir konuma kayacaktır.. 

Siyonist kapitalin kontrolundeki çin-israil ve bunların kulu-kölesi olan arap rejimleri Ortadoğunun diktatör  rejimleri ön asya vb. yerlerdeki mafya-çete devletçikleri ile kısacası faşist ulus devletin küresel sopytarılara çok ince metotlarla halkları yem etmeleri sonucu birkaç on yılda yada daha kısa bir sürede insanlık tümüyle düşürülecektir..

Covit-19 insanlığı sıfırlama ve köleliğe hazırlama operasyonudur.. Şu anda dünya devletlerinin ezici çoğunluğu kendi vatandaşlarını kandırıp kulanmaktadırlar..

Devletler küresel gıda-genom-ilaç-silah, sosyal medya vb. devlerine karşı harekete geçmese küresel siyonist-kapitla firmalrı kontrole almasa..

Hiçbir devletin ve halkın geleceği olmayacaktır.. Küresel emperyalizim kısa bir zamanda tüm insan soyunu kimliksiz, kişiliksiz, cinsiyetsiz kölelere dönüştürecektir..

Kahin olmaya gerek yok covit-19 la göz göre göre bütün insanlık kobay farelerine dönüştürüldü..

CORONA İNSAN SOYUNU SIFIRLAMA OPERASYONUDUR.. TIKLAYINIZ..  

İnsanlık insanın insana, canlı-cansız yaşma oyun yapma dönemini sona erdirecek, ırk, ırkçılık, din, ideolioiler, çıkar guruplarının, bilim, devlet, firma.. lar üzerinden insanlığın dizayn edilmediği bir sürece geçilmese dünyayı tarihte görülmemeiş derecede yıkıcı savaşlar bekliyor..

İnsanlık dünya genelinde para ve datanın bütün insanlık tarafından kontrol edildiği, özgür irade ve düşüncenin hakim olduğu, uzay dahil tüm alanların insanlık tarafından ortak kontrol edildiği, küresel firmalar yada faşist ulus devletlerce dünyamızda ve uzayda teklleşmenin önünün kapatıldığı,  insanın insana canlı-cansız yaşama oyun yapmadığı sisteme geçişi başarmasa.. Hertür felaket  kapıda.. Dünyamızdak,i kapitalist-siyoist sistem insan ırkını virüs-zombi ve önü alınamaz bir soykırımcı katile çevirmektedir..

Bu küresel salgın, bu küresel akıl hastalığı ancak küresel bazda bir iş birliği ile durdurulabilinir.. Bu anlamda geç kalmadan dünya halkları harekete geçmelidirler..

İlk etapta Rusya Asya fewderasyonunu, Amerika ise bütün kıtayı bir çatıda toplayacak bir konfederasyona kafayaı yormalı.. İnsanlık yüzyıldır oynana sahte demokrasi oyunlarından bir an önce çıkerılmalıdır..

Benzer bir şekilde Afrika birliği ile dünyanın ortak idare edildiği dünya federasyonu acil bir ihtiyaç.. Yoksa abd de görüldüğü gibi ırak altınlarını paralarını gasp eden adam,  gaspa şidete sıfır tolerans diye dünya halklarıyla dalga geçmeye; siyonist kapitalizm her alanda soykırım oyunlarını şidetlendirerek devam edecekler.. Natnahu sisi gibi katiller fetö gibi teröristler hep el üstünde tutulmaya devam edilecek..

ABD'de büyük kaos kapıda! Silahlı gruplar çağrı yaptı

Seçimlerde hile yapıldığını düşünen Trump, koltuğu 20 Ocak'ta Biden'e sorunsuz bir şekilde teslim edeceğini açıklamıştı. Trump yanlısı bazı gruplar ise, silahlarını kuşanıp devir teslim tarihinde başkent Washington'a ulaşmayı planlıyor.

ABD'de kongre baskınının yankıları hala devam ederken, ülkede tansiyonu yükseltecek yeni bir gelişme daha yaşanabilir.

ABD Başkanı Donald Trump'ın, 20 Ocak'ta başkanlık koltuğunu Joe Biden'a devretmesi gerekiyor. Trump'ın yandaşları ise büyük bir eyleme hazırlanıyor.

Gelen son bilgilere göre, Trump yanlısı silahlı gruplar, 20 Ocak'ta geniş bir protesto yapmayı planlıyor.

'Silahınızı alıp başkente gelin'

'Biden'ı Beyaz Saray'a asla sokmayacağız' diyen gruplar, aynı zamanda 'Silahları hazırlayıp başkente gelin' çağrısında bulundu.

Pek çok siyasi olayı önceden işleyen Simpsonlar dizisi, 20 Ocak 2021'de ABD'de kaos çıktığını gösteren bir bölüm yayınlamıştı.

Federal binalar kuşatılabilir

Dikkat çeken bir diğer detay ise ''Her yerde federal binaları kuşatacağız'' açıklaması oldu.

Söz konusu gruplar, bu eylemi ABD'yi korumak olarak nitelendiriyor.

RUS HALKI SİYONİZME GEÇİT VERMEDİ..

Rusya Federasyonu halkları siyonist soykırımcı stalinin adına izin vermediler. İsminden dolayı tartışmalara neden olan "Stalin Döner", açılışından bir gün sonra kapatıldı.

Rusya'nın başkenti Moskova'da Stalin adlı döner büfesi çıkan tartışmalar üzerine açılışından bir gün sonra kapatıldı. Rus medyasına konuşan halk, milyonlarca insanın ölümünden sorumlu, soykırımcı bir siyonistin (Josef Stalin) adını kullanarak para kazanma çabasının kabul edilemez olduğu gibi, bu adın ya toplumun nabzını ölçme, yada siyonist oyunları tekrardan Rusyada hayata geçrebilimiyiz gibi birçok soru işaretini de beraberinde getirdiğini  ifade ettiler..

Rus medyası, güvenlik güçlerinin Stalin Dönercisi'ne gelerek büfenin isminin değiştirilmesini ve asılı olan Stalin portresinin kaldırılmasını istedi.PERSONEL TEHDİTLERDEN DOLAYI İŞİ BIRAKTIVatandaşlar, büfede çalışanların da 1879-1953 arasında yaşayan Josef Stalin'in dönemine ait istihbarat servisinin yeşil üniformalarını giydiğini aktardı. Personelin de gelen yoğun tehditler üzerine işi bıraktığını açıklayan işletmeci, bu yüzden büfenin açılmasından bir gün sonra kapandığını belirtti.

İsminden dolayı tartışmalara neden olan 'Stalin Döner', açılışından bir gün sonra kapatıldıHALKIN TEPKİSİ GERİ ADIM ATTIRDIRusya medyasına konuşan halk, milyonlarca insanın ölümünden sorumlu tuttukları Josef Stalin'in adını kullanarak para kazanma çabasının kabul edilemez olduğunu ifade etti.İsminden dolayı tartışmalara neden olan 'Stalin Döner', açılışından bir gün sonra kapatıldıÖte yandan, insan hakları örgütü Memorial da, Stalin Dönercisi adıyla yapılan pazarlama fikrinin tamamen yanlış olduğunu, bu tür girişimlerin yasaklanması gerektiğini kaydetti.İsminden dolayı tartışmalara neden olan 'Stalin Döner', açılışından bir gün sonra kapatıldı

MİT ve EMNİYET DEVLETİN SAĞMAL İNEK OLMADIĞINI İSPATLADILAR..

Savunma Sanayii Başkanlığı'ndaki köstebeğin evinden 5 milyon euro çıktı

Savunma Sanayii Başkanlığı'ndaki casusluk ve rüşvet şebekesi, MİT ve Emniyet'in ortak operasyonuyla çökertildi. Şebekenin başındaki Yusuf Hakan Özbilgin'in evinde 5 milyon euro bulundu. Operasyonda 6 kişi gözaltına alındı.

Türkiye'nin gözbebeği yerli ve milli üretimin merkezi Savunma Sanayii Başkanlığı'ndaki casusluk ve rüşvet şebekesi, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet'in ortak çalışmasıyla çökertildi.

Haberin Ayrıntıları..

TÜRKİYEDE COVİT -19 KISITLAMALRI BİRAZ DAHA SÜRERESE HALK SOKAĞA DÖKÜLECEK..

70 Kişinin Çalıştığı Kafenin Sahibi Tabela Kırarak İsyan Etti: ‘Burada 70 İşçi Var, Hepsinin Evde Çocuğu Var, Bunlar Mecburlar Çalışmaya’

Ataşehir’de bir kafenin sahibi çatıya çıkarak tabelayı parçaladı. O esnaf, ‘Burada 70 işçi var,  hepsinin evde çoluk çocuğu aç. Bunlar mecburlar çalışmaya. O zaman bize ekmek verin kardeşim’ dedi. SOSYAL MEDYA BU GÖRÜNTLERLE SALLANDI.. 

İran, PKK'nın Vuerulması Stratejik Hata..

İran Genelkurmay Başkanı, Türkiye'nin PKK'ya yönelik operasyonları için Ortadoğu Coğrafyasını siyonist kapitalin kurguladığı selefi-vahabi kelle avcılarına açmadır.. 'Stratejik hata' dedi.

Türkiye'nin PKK ve IŞİD'e yönelik operasyonlarını İran Genelkurmay Başkanı Hasan Firuzabadi, PKK'yı hedef almanın hata olduğunu söyledi.

İran Genelkurmay Başkanı Hasan Firuzabadi, verdiği  söyleşide  Türkiye'nin PKK ve IŞİD'e yönelik operasyonlarını değerlendirdi, operasyonlardan duyduğu rahatsızlığı PKK'ya çözüm odaklı saldırının aksine kör şidet vekin sarmalıyla çözüm yerine Ortadoğu Coğrafyasını siyonist kapitalin kurguladığı selefi-vahabi kelle avcılarına açma olduğunu Ortadoğuda bu tehlikenin giderek büyüdüğünü ifade ettiler.. 

"STRATEJİK HATA"

Firuzabadi, İran Devrim Muhafızları resmi sitesinde yer alan açıklamasında, "Türkiye'nin IŞİD teröristlerine operasyon adıyla bu örgüte karşı direnen Kürt gruplarını hedef alması stratejik bir hata olmuştur. Bu hata, tekfiri teröristlerin Türkiye sınırlarına ulaşmasını kolaylaştıracaktır" ifadesini kullandı.

IŞİD'İN HEDEFİNDE TÜM İSLAM ÜLKELERİ VAR

IŞİD'in tüm İslam ülkelerinde egemen güç olmak istediğini söyleyen Firuzabadi, "Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar bu konuda istisna değiller. Tekfiri terörist gruplara yardım etmek, er ya da geç bu ülkelerin de güvenliğini tehdit edecek" dedi.

BAHÇELİ YARGILANMALIDIR.. 

Ünlü yazardan dikkat çeken çıkış: Devlet Bahçeli yargılanmalıdır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'insan hakları' bildirisi yayımlayan 805 kişiye sert sözlerle yüklenmiş bölücülükle suçlamıştı. Gazeteci yazar Hasan Cemal, Bahçeli'nin sözlerini eleştirdi.

Hasan Cemal… Anneanne tarafından Gürcü, dedesi Kabardey Çerkeslerinden… Midilli doğumlu. Babaannesi ise Serezli.  Bugünlerde yeniden gündeme gelen İttihat ve Terakki partisinin en önemli şahsiyetlerinden olan Cemal Paşa'nın torunu…

1965 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun oldu. Yıllarca basında kalem oynattı… Farklı gazetelerde Genel Yayın Yönetmenliği, Ankara Temsilciliği yaptı. Şu anda T24 sitesinde yazıyor.

Aralarında aydın, yazar, gazeteci, akademisyen, sanatçı, emekli, öğrenci, eski milletvekili ve belediye başkanlarının da bulunduğu 805 ismin, 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası'na ilişkin bildiri yayımlayarak, huzurlu ve güvenli yaşam hakkı için muhalefetten “sorumluluk üstlenmesini” istedi. Ülkede yaşanan sorunlara dikkati çekerek “öncelikli adımlar” temelinde 10 madde etrafında çağrı yapan bildiri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından “zillet bildirisi” ve “bölücü” olmakla suçlandı.

Gazeteci-yazar Hasan Cemal, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında köşesinden suç duyurusunda bulundu ve ekledi; “Devlet Bahçeli yargılanmalıdır…”

Peki, Hasan Cemal, Bahçeli’nin neden yargılanmasını istedi? Hasan Cemal'in "Devlet Bahçeli hakkında suç duyurusunda bulunuyorum" başlıklı yazısındaki işte o satırlar;

Bahçeli hukukun üstünde değildir, yargılanmalıdır!

Kiralık kalem...

Aydın müsveddesi...

Sözde gazeteci...

Kimliksiz akademisyen...

Çürük şahıs...

Bölücü...

Pişkin...

Pervasız...

Pislik...

Kim bunlar?

Aralarında benim de bulunduğum 805 yurttaş.

Peki, bu ağzı bozuk ötesi olan kim?

Devlet Bahçeli.

MHP lideri, Erdoğan'ın iktidar ortağı.

Peki ya bu kadar küfür hakaret neden?

Demokrasi, hukuk, özgürlük, insan hakları istediğimiz için.

Aralarında benim de bulunduğum 805 yurttaş, 10 Aralık İnsan Hakları Günü dolayısıyla bir bildiri yayınladık.

Açıklamamızda özgürlük dedik.

Hukukun üstünlüğü dedik.

İnsan hakları dedik.

İnsanca yaşam dedik.

Yargı bağımsızlığı dedik.

Siyasetçiler için af dedik.

Kadın hakları dedik.

Demokrasi ittifakı dedik.

Devlet Bahçeli ne dedi?

Zillet bildirisi dedi.

İhanet bildirisi dedi.

Ve biz 805 imzacı'ya yukarıdaki gibi sövdü saydı.

Lafı uzatmak istemiyorum.

Suç işledi Devlet Bahçeli.

Hakaret suçu işledi.

Sövme suçu işledi.

Nefret suçu işledi.

Bu ülkenin 805 yurttaşını hedef gösterdi.

Düşmanlaştırdı.

Şeytanlaştırdı.

Eyy bu memleketin savcıları;

Devlet Bahçeli hakkında suç duyurusunda bulunuyorum.

Bahçeli'nin yargılanmasını istiyorum.

Devlet Bahçeli hukukun üstünde değildir diyorum.

Şunu kafanıza sokun.

Ne yaparsanız yapın, bizleri korkutamazsınız.

Bizler bağımsız düşünürüz.

Özgür düşünürüz.

Tek başımıza kalsak da doğru bildiğimizi söyleriz.

Milliyetçi çığırtkanlarla bizim işimiz yoktur.

Biat kurumları bize göre değildir.

Bizim dünyamız, sözcüklerin özgürce uçuştuğu bir dünyadır.

Ne yapsanız, sözcüklerin özgürce uçuşmalarını engelleyemezsiniz.

Hapishaneler dolup taşsa da, mahkeme kapılarında izdiham yaşansa da, sözcükler özgürdür. Ne yapsanız sözcükleri hapsedemezsiniz.

Eleştiri hakkını elimizden alamazsınız.

Farklı düşünme hakkımızı yok edemezsiniz.

İfade özgürlüğü bizim alın yazımızdır.

Entelektüel isimli kitabında Edward Said şöyle der:

Entelektüelin tek dayanağı, tavizsiz düşünce ve ifade özgürlüğüdür.

Bu özgürlüğün savunma hattını gevşetmek veya dayandığı temellerden herhangi birinin kurcalanmasına göz yummak, entelektüelin işine ihanet etmesi demektir.

Şunu iyi bilin:

Bizim ihanetle işimiz yok.

Hiç olmadı.

Biz o sizin bildiğiniz iktidar yalakalarından, iktidar tetikçilerinden, avantacı takımından değiliz.


Her devrin insanı iktidar soytarılarıyla bizim işimiz yok.

Sizlerin ne yapmak, nereye varmak istediğinizi çok iyi görüyoruz.

Tarih bizim önümüzü çok iyi aydınlatıyor çünkü...

Farklı seslerin tümüyle susturulduğu, eleştirinin tamamen boğulduğu, özgürlüğün tümden sıfırlandığı bir rejimin hayalini kuruyorsunuz.

Bu memlekete büyük acılar çektirebilirsiniz belki ama bu bakımdan başarı şansınız yok, hayaliniz gerçek olmayacak!”

# Hasan Cemal, Devlet Bahçeli