HOCVAN DEDİĞİN NERE Kİ?
Naçar sevdalara kışkırtılmış
Asilerin diyarıdır Hocvan…
El yapımı bir Libordur,
Lehimli Pellur ustanın ellerinden çıkan,
Kâh kendini
Kâh düşmanını vuran…
Hünerli bir duvarcı ustasıdırlar
İlkbahar telaşıyla
Uyanır Bêberek’li çiftçiler.
Avuçlarında emzirirler buğday tarlalarını…
Kurak topraklara hayat verirler Sığırpêt’li kadınlar
Karınca telaşıyla uyanırlar her sabah
Murka’ karlı bir dağ silsilesidir,
Yaralı bir ceylanın iniltisidir
Bir aşk türküsüdür Eçê’nin sesinden
Kısır dağına yaslanır Panik’li isyan çocukları
Hayat verir Kürd’ün inadına…
Erdemêl’de kanar, ziyaret tepesindeki yalnız ağaç,
Bir Ezîdî yakarışıyla açar kollarını.
Mıseva Reş’ten ayetler okuyan bir genç kızın
Gölgesi düşer Kurdoğulu’na,
Karışır halay sesine dua sesleri,
Çınlar Karaçayır’da
Yayılır Xeskar vadisine
Taa Quça Şemo’da duyulur isyan şarkıları…
Çağı ertelenmiş Nevroz ateşidir Tikoş
Yanar Hocvan ovasında
Bir uçurumda
Kızgın bir taşa kazılı künyesi Mıcuç’luların
Ölüm oruçlarında okunur esemesi…
Eksoz kokusuna karışır sıcak ekmek kokusu Pangis’te
Yasaklı şiirlerle emzirir bebelerini
Talan iklimine sürgün verir Korgeli
Süngü ucunda gülümser düşmana inat
Karışır toprak kokusuna kan kokusu…
Dağlı bir buluttur Kêllik,
Çakar anlında şimşekler
Ayaklanır fırtına süvarileri
Ölümcül bir aşktır Hacıali ovasında hayat
Yılkıya bırakılmış atlar gibi şahlanır yiğitleri
Asidir Çelebaşi gençleri
Belinde iki hançer
Birini kendine, ötekini düşmanına saklar
Dağda eşkıya, şehirde şark çıbanıdır Ömerağa’lı
Sınar kendini dik uçurumlarda…
İhbarcılar gece mesaisinde
Hasköy'lu devrimcilerin eşkâli okunur
“çok gizli” damgalı mesajlarda…
Kar çiçekleriyle karşılarla Kora’lılar baharı
Hıçkırık sesi karışır kuzu seslerine
Hayat verir Hocvan’a
Bütün acıları dilsizdir Qımıli’lıların
Kekeme şiirlerle efsunlanır çocukları...
Sesten hızlı seğiren
Bir mavzer kurşunudur Nebioğlu
parlar gece karanlığında....
İşte Hoçvan dedikleri buradır bura loo...
Rodi Baz