HOC-FED DELEGASYONUNDAN HOC-FED'E UYARI..

Hoc-Fed yönetiminin CHP logosu altında fotoğraf vermesi delegeyi ve Hocvanlıları rahatsız etdi.
Bu haber 2023-12-05 07:12:34 eklenmiş ve 610 kez görüntülenmiştir.

HOC-FED DELEGASYONU, HOC-FEDİN STK OLGUSUNA UYMAYAN DAVRANIŞLARA GİRMEMESİNİ, BU ANLAMDA DELAGASYONLA, DERNEKLERLE ENAZ AYDA  BİR KEZ  TOPLANTI YAPILMASINI İSTEDİLER.. 

 

Hoc-Fed yönetiminin CHP logosu altında fotoğraf vermesi delegeyi  ve Hocvanlıları rahatsız etdi. Bunun üzerine Yurtsever aydın hocvanlılar delegasyonun da katılacağı Yerel seçimde nasıl bir yol - yöntem izlenmeli, Hoc-Fed düzen partileriyle hangi kriterler çerçevesinde iletişime geçmelidir..  Delegasyon seçim gündemiyle   bir toplantı talep ediyorlar..

 

Bilindiği gibi 2000’li yıllarda dernek ve federasyonların, STK alanının daha da yetkinleşmesi açısından Ak Parti döneminde 12 eylül faşizminin faşizan kanuları çöpe atılarak federasyonların kurulmasının yolu da açılmış oldu.

 

Bu kanunların ardından Serhat bölgesinin, hata ülkemizin ilk kurulan federasyonu Hocvan Dernekler Federasyonu (Hoc-Fed) oldu.

 

İçinde Doğu Medya olarak bizimde yer aldığımız bu süreçte, Hocvan Dernekleri, Hocvanlı aydın, düşünür, siyasetci, gazeteci, kanaat önderleri, iş dünyası, esnaflar, halktan duyarlı insanlarımızla 4-5 yıllık bir ön çalışmanın ardından federasyonu kurmuştuk.

 

2007-2009  yılları arasında Hoc-Fed resmi olarak kuruldu. Kuruluş aşamasının ardından Biz kurucu kadrolar kurmsal alt yapıyı bitirmek için sadece Hocvan'ın değil, Serhadın, Ülkemzin en büyük değerleri olan, bu cebberut -diktatör soykırımcı sistemin hayatları boyunca ablukaya aldığı, sisteme düzene karşı destansı bir mücadele veren deyim yerindeyse bu pislik düzenine diz çöktüren.. duyarlı iş dünyamız, esnaflarımız, aydınlarımızın öncülüğünde mülkiyet vb. sorunları hiçbir STK’nın başaramyacağı bir şekilde çözerek bölgeye ve ülkemize örnek bir STK'yı kurumsal olarak ortaya çıkardık. Sistem kapatma davaları vb. ile bitirmeye çalıştı. Fakat ülkemizin en örgütlü ve ciddi STK'sını görünce geri adım adttı, kapatmayı başaramdı. Kapatırsa daha da güçlü bir şekilde doğacağını gördü. Şimdi ülke genelinde Hoc-Fedin açtığı yoldan onlarca ciddi gerçek STK doğmaya başladı.. 

 

O günden bu güne duruşuyla, aidiyetiyle, değerleriyle Hoc-Fed STK alanına örnek gösterilen bir yapılanma olarak hem bölgeye, hemde ülke geneline örnek olan bir sivil toplum örgütü.. Hoc-Fedin STK alanında örnek olmasının yegane nedeni Hocvanlıların Kurdi aidiyetleri, mücadele gelenekleri, devrimci duruşları belirleyici olduğu gibi..

 

Hoc-Fed’i diğer STK’lardan ayıran temel özelliği ise sistem ve düzenle, sistemin siyasi partileriyle  entegre olma , onları oanylama gibi bir şansının olmaması ki bu gerçek sadece Hoc-Fed için değil gerek ülkemizde, gerekse dünya genelinde bu gerçek tüm STK alanı için geçerli bir gerçek. Ülkemzide sömürge tc rejiminden, gerikalmışlıktan kaynaklanan rejimi kutsama, marş-marş hazırollara geçme, geri yoz siyaset-stk zübüklerinin cahil cühelanın davranış ve tavırları STK olgu ve olayını değil, onların geri ve yoz yanlarını, sivil toplumu bilmediklerini anlamdıklarını ortaya koymaktadır.

 

TC gibi sömürge, geri kalmış rejimlerde sivil toplum örgütleri rejmin kanun ve kurallarıyla hareket ederlerken, temel politikaları rejime uymak, rejimi onaylamak değil, temel poltikalrı, eylem ve etkinlikleri, sivil toplumdan halktan gelen güçlerini kullanarak, bu yoz-yobazi, soykırmcı faşist düzeni ve sistemi değiştirmeye yöneliktir.. 

 

Bunu biraz açarsak TC rejmi Kurdlerin, Müslümanların, devrimci-demokrat yurtsever insanların kısacası vatandaşın soykırmı üzerine kurulmuş ve kurgulanmış tamamıyla vatandaşı fiziki, sosyal, kültürel.. soykırıma uğratmak için kurulmuş kurgulanmış sömürge bir rejim. Bu rejmi ve siyasal partilerini kurdi bir stk asla onaylayamaz, bırakın kurdi stk ve partileri ciddi gerçek hiçbir stk onaylayamaz. Çünkü böyle bir şansı yok. Halk o yönetimi al aşağı eder..  

 

Ve nerden bakarsak bakalım Hocvan halkı yüzyıllık TC tarihinde sürekli soykırım ve geri kalmışlık cenderesinde tutulan fakat boyun eğmeyen mücadele geleneğini, bayrağını sürekli yüksetlten bir halk olarak öne çıkmaktadırlar.. Hocvanlıların açtığı STK yolu  belki farkında değiliz giderek tüm ülke sathına da örnek, rol ve model olan bir STK yapılanması. Bundan dolayı Hoc-Fed’de yönetici olamak diğer geri STK’larda olduğu gibi basit bir yönetim değil. Rejmi değiştirip dönüştürmme gibi devrimci-demokrat bir geleneği olan bir STK yapılanmasıdır..

 

Hocvanlılar,  Serhad bölgesinde mevcut soykırmcı-inkarcı faşist rejime karşı büyük  mücadeleler  veren bir geleneğin temsilcileri oldukları gibi, çok büyük bedeller ödemiş, hala da ödemeye devam eden bir kitle.. Bu anlamda düzene uymazlar, düzeni değiştirmek için yola çıkmışlardır.

 

Soykırımcı rejimin temel direği olan CHP gibi ırkçı-kafatasçı proje bir partinin logosu altında Hoc-Fed yönetiminin poz vermesi.. Bu mücadele geleneğine ters düştüğü gibi.. Burada asl olan öne çıkan temel unsur ise :

 

Yeni nesil genç yöneticlerin nasıl bir geleneği, nasıl bir STK’yı devr aldıklarını ve ciddi STK olayını kavramamalrında, bilmemelerinde yatmaktadır. Yoksa bilinçli olarak yapılan bir eylem ve etkinlik değil. Ülkemizde faşist tc rejiminde demokrasinin desi yoktur. Bld. başkanlıklarından vekilliklere, meclis üyeliklerine siyasal alan parayla alınıp satılan, ülkemizi derinden işgal etmiş yerli-yabancı ihanet şebeklerinin kend atlarını, temsilcilerini, ülkemizin başına kurumlarına, şehirlerine geçirdiği derin bir işgal rejmi. Bu rejimde temel esas tarikatından siyasal partilere hırsızlık-yolsuzluk ve yoksuluk'u yaygınlaştırarak vatandaşın vergisine, hayatına konmaktır. Kutsal devlet, kutsal, adam, kutsal kurtarıcı, kutsal anır-ahırlarla vatandaşı dizayn ederek soymaktır. Ki  bu geri rejim sayesinde sularımız, ovalrımız, topraklarımız, gıda ve tarımımız, yerli yabancı ihanet şebeklerinin eline geçmekte.. Bizimdir diyebileceğimiz bir ülkemiz kalmamaktadır. Gerçek STK alanı bu yoz-yobaz sömürge rejimi halkın vatandaşın lehine değişitirip dönüştürme, vatandaşı ülkesinin sahibi, öznesi yapmadır. 

 

Gelişmiş ülke ve toplumlarda bir birey en az 5 STK'ya üyedir. Bir semtin bld bakanından itfaiye erine STK'lar tayin eder, tek kutsal vardır insandır, vatandaştır, vatandaşın cebi ve vergisidir. Dokunan olursa al aşağı ederler. 

 

Gelişmiş ülke ve toplumlarda baraji, hes, maden.. Bir plan proje yapılacaksa halka ve STK'lara danışılır ortak toplnatılar yapılır, komisyonlar kurulur, halkın ve STK alanının onayıyla projeler hayata geçer. Ama tc gibi sömürge ve geri kalmış ülkerlerde, ülkeyi değerleriye, maddi manevi varlıklarıyla sata satana düşüren düşürene.. Bu sistem değişitirlemezse, STK alanı yetkinleşmezse bir yüzyıla varmaz tüm vatandaşı yok ederlerki.. Bu soygun ve sçömürünün sahipleri yiyecek içecekleri ile ülkemizi boydan boya işhgal etmişler, köy baklalrından marketlere elleri ceplerimizde. Kanser yaymaktadırlar. Bu kanserli eli kesmek için STK alanı halkı örgütlemekten başka da aşnsı yoktur..    

 

 

Hoc-Fed yada ciddi bir STK, STK alanını örgütleyerek, gerikalmış toplumların düşünüş davranışını yıkarak, gelişmiş toplumlarda olduğu gibi STK alanını örgütleyerek.. Bulunduğu şehrin Bld. Başkanını Sivil Toplum Örgütlerinin halkın şehirlerini yönetmesi, ülkesini yönetmesini, bu alanın tayini yönünde plan program yapar. Çürümüş sistem siyasetine ve partilerine asla ayak uydurmaz. Kullanılan STK alanını halka, halklara kavratarak, geri yoz-yobaz STK ve yönetimlerini al aşağı ederek üleyle vatandaşla oynanmasını engelleme yönünde sürekli polan program yapar.. 

 

Bir siyasi partinin adı sanı ne olursa olsun sivil toplum örgütü hiçbir partiyi takip etmez. Sadece STK ruhuna, anlayışına, kendi değerlerine, aidiyetine yakın olan, saygı gösteren siyasi parti ve STK’larla ortak eylem ve etkinlikler geliştirir.

 

TC rejimi bir sömürge, toplum gerikalmış, geri bırakılmış düşürülmüştür. Ülkemizde STK alanının temel işi bu geri-yoz rejimi değiştirip dönüştürmek olmalıdır ki.. Gelişmiş ülke ve toplumlarda Hoc-Fed gibi STK’lar halkı ve STK alanını örgütleyerek  Bld. Başkanından itfaiye erine dernekler belirler. Hoc-Fed  gibi ciddi tüm STK’ların temel iş de bu olmalıdır..

 

Geri kalmış ülke ve toplumlarda ise ilkokul çocukları gibi marş-marş, hazırola geçmeler vb. Tam anlamıyla STK-STÖ ruhuna uymayan komedi stk yapılanması ortalığı kaplamıştır. Bu anlamda STK alanın ezici çoğunluğu halkı pazarlama ve kullanma üzerine kurgulanmış.. Mevcut düzenin dümen suynda vatandaşı düşürmesi için bulunmaz hint kumaşı olmuşlardır..

 

Buradan günümüz gerçekliğine geldiğimizde İstanbul gibi Kurdlerin 1. Nüfus olduğu bir metropolde Kurdi STK’lar, Kurdi siyasal alan bir araya gelerek kendi bld başkan adaylarını çıkarmaları, kendi komisyonlarını kurarak sivil toplumdan halktan gelen güçlerini kullanarak yerel-kamu alanlarında kurdlerin, ezilenlerin, işçi sınıfının, halkın temsilcileri olarak öne çıkmaları gerekmektedir.

 

Düzen partileriyle pazarlık yapılacaksa ki İstanbulun birçok semtinde ezici güç yurtsever-devrimci-demokrat –müslüman kurdlerdir . Belirleyici anahtardırlar.. Bu işin ehli insanlar komisyonlar kurup açık-kapalı fark etmez pazarlığını yapar.  Temsil ettiği insan kitlesinin hakkını hukukunu korur ki korumak zorunda. Aksi halkın vergileri hırsız, düzenbaz üç kağıtçılara kalırki.. Buda halka yapılacak en haksızlıktır. Bunu da kitlesine delegesine danışarak toplantılar yaparak bu konuda ehil, liyakatli insanlrdan komisyonlar kurarak yapmak zorundadır..

 

Özetle STK alanı halkı ve STK’ları örgütleyerek kendisi tayin edici güçtür. Düzenin asla payandalığını yapmaz. Özgün koşullara göre işin ehli insanlardan komisyonlar kurarak düzen partileriyle pazarlık yapar..

 

Ama ciddi bir stk gidip tc rejiminin çürümüş siyasal partileri  amblemleri altında asla poz vermez.. Ki CHP kurdlerin ve halkın soykırmı üzerine kurulmuş kurgulanmış hala da aynı faşizan anlayışın günümzdeki temsilcisi.. Ciddi STK alanı bu faşist çürük rejimi değiştirme, CHP gibi halkın soykırmı üzerine kurulmuş kurgulanmış siyasi partileri yargılamyı önüne hedef olarak koyması gerekirken.. Aynı hatayı HDP parti olarak yaptı. Ve kurdler partiye geçen seçimde büyük bir ders verdi. Kendine gel.. dediler.. Ve bu geri gidişten büyük dersler çıkarıldı..

 

HDP nasıl bir STK ve siyasi hareketse, Hoc-fed de aynı şekilde bir STK’dır. Kendine has değerleri aidiyetleri var. Düzen ve düzen partilerine asla entegre olmaz. Düzeni değştirmeyi halkın düzeni yapamyı hedefler..

 

2009 yerel seçimlerinde o zamanın Hoc-Fed  yönetimide   Hocvanlıların hakkını hukukunu siyasal anlamda koruyamadı. Hangi düzen partisi olursa olsun onlarca derneğin üyesi olduğu, yan bileşenleri ile belirleyici bir insan potansiyeline sahip bir STK yukarda işaret ettiğimiz gibi profesyonel komsiyaonlarla derneğin onayladığı 1-2-3 üyesini iktidar ve muhalefete yerleştirerek temsil ettiği kitlenin hakkını hkukunu korumak zorunda.. Bunu komisyonlar yapar. Yönetim delege ve halkı toplayarak bilgilendirir. Asla kapalı kapılar ardında kişsel çıkara yönelik bir pazarlık ciddi hiçbir STK’da yapılamaz..

 

STK alanında hala acemilik var. Ve ortaya nahoş olmayan görüntüler çıkmaktadır. Biz kurdler yargılamamız gereken bir düzene asla payanda olamayız.

 

Buna basit bir örnek vererek bitirelim. Doğu Medya olarak bizler 2000’li yıllardan beri STK alanı içindeyiz ve öncülük yapmaktayız, birebir koşmaktayız.. STK ve basın alanında yukarda ifade ettiğimiz bilmsel kriterlere göre hareket ettiğimizden düzenin ne iktidarı, nede muhalefeti bize gram ilan vermediği gibi ellerinden gelse bir kaşık suda boğarlar.. Ama bizim gerçek sahibimiz halk olduğundan bu çarık-çürük düzenin bizi düşürmeye gücü yetmediği gibi.. Doğu Medyanın bilimsel çıkışı ve duruşu bölgemiz başta olmak üzere ülke geneline aynen Hoc-Fed gibi rol model olmaktadır..

 

Son olarak Hoc-Fed sıradan herhangi bir STK değildir. Başkan ve yönetimi delegenin halkın eleştirilerinden ders alarak kendilerini geliştirmeliler. Yönetimi ise donanımlı ve profesyonel insanlardan oluşmalıdır.. Halkın ve delegenin oynalamdığı hiçbir eylem ve etlkinliğe girşmemelidirler.. Aksi hangi yönetim olursa olsun, Hocvan halkı onları al aşağı eder. Bu STK olgusu giderek geri kaln STK alanını da değiştirip dönüştürecektir. Halk asla kravat ceket giydirilen, cebine üç kuruş konulup kullanılan siyaset-stk zübüklerine asla geçit vermediği gibi.. Bu komedi STK yönetim ve anlayışların b,tirlmesi, ülkemiz sathından silinmesi de Hoc-Fed gibi ciddi STK'ların açtığı yoldan ülkemiz geneline hızla yayılmaktadır. TC rejimi addan kanunlarına yıkılıp değiştirilip dönüşecektir. Çünkü Anadolu-Mezopotamya nüfusu dünyanın medeniyet nüfusudur. Tarih boyunca insalığa medeniyeti taşımışlardır. TC gibi uyduruk proje sömürge yapılar bu halkları dizayn edemez, esir alamaz. Bu anlamda bu rejim halk tarafından değiştirilip dönüştürlecek, ama bu işin öznesi olan insanlar STK'larında bu süreçte rollerini kavramalrı gerekmektedir.. 

 

Önemli Not:

 

Bu yazı STK- Siyaset alanında dik duruşu, onurlu duruşu, sürekli yurtsever bir çizgide siyaset yapan.. Federasyon başta olmak üzere, Hocvan dernekleri içinde sürekli koşan, halen Panig derneğimizde YK üyesi olan Metin Aktürk gibi yurtsever edevrimci-demokrat arkadaşlarla birlikte fikir alış verişi yapılarak.. Hoc-Fed kurucu kadrolarının fikir ve görüşleri esas alınarak kaleme alınmıştır.

https://www.dogukultur.com//files/firm/photo/d32e301c29jpeg

Metin Aktürk

Bu anlamda Metin Aktürk  arkadaşımız ve diğer tüm yurtsever arkadaşlara değerli katkılarından dolayı teşkkür ediyoruz..

 

Hoc-Fed ve ciddi STK’lar yaklaşan yerel seçimlerde nasıl bir yol ve yöntem izlemeliler. Bu konuda Hocvan Delagasyonu mevcut yönetimden toplantı isterken, aslında yönetimin bu konuda çoktan bir toplantı yapması nasıl bir yol yöntem izleneceğine dair delgelerden ve derneklerden bilgi alması gerekiyordu. Burada bariz bir acemilik var. Bu anlamda en kısa zamnda bir toplantının yapılıp seçim komisyonunun kurulması gerekmektedir..

 

Ve son söz kul hatadır, hatasız kul olmaz, hatalarımızdan ders çıkararak birbirimizi kırmadan dökmeden temsil ettiğimiz halka, kitleye en iyi nasıl hizmet ederiz düstürü ile hareket edelim.. Kusur arasak sonu gelmez..

 

Ve arkadaşlarımızın bir iki yorumunu aynen aşağı alıyoruz..

 

Tüm hoçvan kamuoyuna ve yurtsever halkına hoçvan dernekler federasyonu gücünü değerlerinde alır hiç bir siyasi parti logosu altında asla poz veremez vermemeli bireylerin peşinde asla gidemez Hoçfed yönetimi muhakkak kendini gözden geçirmeli hiçbir birey değerlerimizden üstün değildir..

Metin Aktürk

 

Bu resim kurumumuz HOÇ-FDE’in Demokratik yapısına yakışmayan bir durumdur.

Xoçvan halkı derhal durum değerladirmasi yapıp gerekeni yerine getirmelidir.

Baksanıza federasyon yönetimi tamamı saf almış sırasını bekliyor.

Yakışmadı Beyler ayıptır sizleri xoçvanlılar bu kuruma bu kurumun yönetimine seçti gidin bizi pazarlayın demedi.

Kimse size o hakı vermez biraz ahlaklı olun böyle ulu orta kurum adına poz vermeyin poz verecekseniz önce görevinizden istifa edin daha sonra nerede ne yaparsanız sizi bağlar ama hem federasyon hem A,B,C,Partileri olmaz ya istifa edin yada bizim adımıza böyle çirkinlikler yapmayın.

Kurumda kişi olarak oturun siyasi parti temsilcileri gelip sizleri ziyaret etsinler.

Gıvo Yılmaz

 

HABERİ YAYINA HAZIRLAYAN..

Doğu Medya- Serhat Sivil Toplum Genel Koordinatörü, Doğu Medya Genel Yayın Yönetmeni, İstanbul Ardahanlılar Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Yusuf Yasin Sit ve Panig Derneği YK üyesi Metin Aktürk.

ETİKETLER : Hoc-Fed yönetiminin CHP logosu altında fotoğraf vermesi delegeyi ve Hocvanlıları rahatsız etdi.
Diğer STK-Dernekler haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
Arşiv Arama
- -
Doğu Haber-Doğu Medya-Doğu Kültür Gazetesi
© Copyright 2013 Dogu Medya -Dogukultur. Tüm hakları saklıdır. Dkm Medya
DKM MEDYA GROUP -1
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
DKM MEDYA GROUP-2
TÜRKİYE-BÖLGE, FİRMALAR- İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA
SERHAT HABERLER
BAĞLANTILARIMIZ
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA