5+1 ÜLKELERİ 2. İSRAİLİ İRAN'LA İNŞA ETMEYE BAŞLADILAR...
Türkiye'nin Ortadoğu, Asya ve Afrika'da kapsam alanının genişlemesi dünyayı idare eden derin güçlerin 5+1 ülkelerine; Rusya ve Türkiye'ye, Putin ve Obama'ya... dolaylı olarak tüm dünyaya büyük bir kazık atmasını da beraberinde getirdi. Dünyayı yüzyıllardır, timarhane, kumarhane soykırım ve soygun arenasına çeviren katil baronizm Yemen, Irak, Suriye'de alanları tümüyle İran'a açarken bu ön açmanın temel nedeni Türkiye'nin tarihi mirasına, misyonuna ulaşmasını engellemek ve ilerde Rusya ve Türkiye'yi Çarlık ve Osmanlının mirasının bir daha dirilmeyecek şekilde tarihe gömmek olarak okunmalıdır.
Halkın özgür iradesinin olmadığı, halkın güdülebilir bir sürüye dönüştürüldüğü İran gibi bir rejimin kontrolsüz büyümesi Ortadoğu'da 2. İsrailin inşasıdır. Rusya kendi kendine büyük bir kazık atıyor. Kadife devrimleri, Ukrayna'yı yüzyıldır komünizmle yerlebir olmadan, yüzyıldır kuşatıldığı tüm ablukalardan ders almadığı, çıkaramadığı anlaşılıyor.
Rusya ve Türkiye Çarlık ve Osmanlının yıkılışının ardından aldıkları darbelerden ders çıkarmazlarsa hem Rus halkının hemde Türkiye'nin kapsam alanındaki tüm halkları nükleer felaket beklemektedir. Türkiye'nin geliştirilen bu 2. İsrail projesini Rus halkına kavratıp nükleer açığını acilen gidermesi gerekmektedir. Rusya ve Ortadoğulu halklar düşmeden ve köleleşmeden İsrailin var olamayacağı gerçeğini görmeleri ve kavramaları gerekmektedir. Bu gerçek bu tehditle kuşatılmış halklar için yaşamsal önemdedir. Baronizim yada katil kapital firmalar, şia-sunni diye 500 yıldır yürüttüğü bölünme projesinin deşifre olmaması için yine sinsi bir hamle yaprak öne geçtiler.
Sıkça işlediğimiz gerçeklerden biride İran (Ermenistan, Azerbeycan, Gürcistan... vb.)halkının da dahil olduğu Kafkasklardan Türkiye'nin batı sınırlarına birbirine akraba yarım milyarı aşan bir nüfus'un ırkçılık-sahte suni sınırlarla birbirinden ayrıştırıldığı gerçeği. Bugün İrann'da özgür bir seçim yapılsın halk sınırların kaldırılıp Türkiye ile birleşmek isteyecektir. Çünkü İran'ın iki büyük ana nufüsü vardır. Kürtler-Türkler. Bu yapının içine parsek (Pers) olmayan derin bir yapı parsek olarak Osmanlı İran savaşlarında sızdı. Günümüzde tepeye geçti. Baronların bu İran kolu, nasıl Osmanlı ve Çarlığı yıktıysalar Humeyni ile yerli iranlıyı-şahlığı yıkıp yapıyı ele geçirdiler.
Yıllardır satır aralarında Doğu Medya olarak İran ve İsrail arasındaki gerginlik ve savaşın büyük bir dünyayı aldatma senaryosu olduğuna defalarca sık sık vurgu yaparak bu tehlikeye dikkat çekiyorduk. Fakat her ne hikmetse hackerlar sistemimize girip hayati önemdeki bu belirlemeleri silmektedirler. Özgürlüğün ve insan haklarının olmadığı, halkın değil, belirsiz bir gücün İran'daki nükleer gücü kontrol ettiği gerçeği ve tehlikesi üst safhada olan İran gibi bir gücün nasıl patlayacağı nerede duracağı meçhul bir yapı. Bu yapıyı çözmemek, güvenmek Rusya ve Osmanlı halkları için inanılmaz tehdit ve tehlikeleri bünyesinde taşımaktadır. Özellikle siyonist-diktatör karakterli molla rejiminin Rusya'ya şirin diye yutturulması başta Rusia olmak üzere dünyanın felaketidir.
Arapların Mısır ve Suriye gelişmelerinde Türkiye'yi dinlememeleri Yemen'le bir felaket olarak kendilerine döndü. Ama geç kaldılar... Halkları yüzyıllarca çatıştıracak şia-suni savaşı; 5+1+ iran senaryosu ile iyice güçlendirildi. İran halkı molla rejminin şia-suni oynunu çözüp İslam Alemiyle AB benzeri bütünleşmeyle cevap vermesi lazım. Burada aktör olması gereken Rusya baronların yemini alarak büyük bir tehlikeye kapı açtı...
5+1+İran Senaryosunun Türkiye'ye yansıması ise Türkiye'de bölgeyi-yarım milyar nüfusu toparlayacak liderleri yok etme üzerine kurgulanmaktadır. Seçim atmosferine girerken katil baronizmin en büyük iki hedefi Erdoğan ve Apo'yu yeme üzerine kurgulanmaktadır. Bundan dolayı kitlelerin bilinç altına sürekli AKP ve Erdoğan düşmanlığı 24 saat işlenmektedir.
Burada ırkçı eski diktatör Türkiye'nin devamı olan partileri güçlendirme, sistemin değişim dönüşümünü engelleme 1. hedef olurken, AK Parti HDP yakınlaşmasının engellenmesi, birlikte hareket zeminini bitirme, çözüm sürecini akamete uğratma 2 hedef olarak karşımıza çıkmaktadır.
HDP'nin Türkiyelileşmesi, güçlenerek seçimlerden çıkması, giderek ana muhalefet partisi olması, Türkiye'nin bölünme sürecinin bitirilmesi ve çözüm sürecinin başarıya ulaşması olduğundan, AKP-HDP yakınlaşmasını devre dışı bırakıp AKP-CHP kooalisyonu projesi şimdiden hayata geçirilmeye başlandı... AKP'de paralel kanat, CHP'de Alevi kanat bir araya getirilerek bu oyun devreye konulmaya çalışılacaktır. Dediğimiz senaryonun isbatı ise İstanbul'daki CHP vekil aday listesi olacaktır, alevi adaylarla doldurulacaktır, diğerleri büyük oranda çizilecektir ve ekonomi bakanı olarak ihanetten idam edilen Halil Hamid Paşa'nın torunu Kemhal Devriş Türkiye'ye getirildi bile...
AKP yapı olarak bu senaryolara geçit vermez ama CHP'nin tarih olacağı bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. CHP tabanı uyanırsa CHP barajın altında kalabilir. Türkiye'de ırkçı olmayan milliyetçi kesimler uyanırsa Erdoğan'ın sistemi başkanlığa dönüştürme ve çözüm süreci projesi başarıya ulaşır. Karanlık güçlerin Türkiye ile yüzyıldır süren oynama ve bölme oyunları tarih olur. Kafkaslardan Afrika'nın derinliklerine halklar İstanbuldan yönetilir.
7 Haziran seçimleri seçim olmaktan ziyade Türkiye ve bölgenin kaderini belirleyen ana seçim olacaktır. Halklar dayatılan ırkçılığı, oyunları sahte suni sınırları sistemi değiştirerek ya yok edecekler yada suni-şii, kürt-türk vb. hafifliğine düşerek dönen oyunları çözmeyerek köleleşeceklerdir, en azından yüzyılları kaybedeceklerdir...
Basından 5+1 ve İran:
Ruhani: Dünya Uranyumun İran'da Zenginleştirilebileceğini Kabul Etti
Ruhani, "Nükleer programda ana çerçeve üzerinde uzlaşıldı. Dünya güçleri uranyumun İran'da zenginleştirilebileceğini kabul etti." dedi.
İsviçre'nin Lozan kentinde gerçekleştirilen İran nükleer müzakerelerinde, İran ve 5+1 ülkeleri (ABD, İngiltere, Fransa, Çin, Rusya ve Almanya) arasında ana konularda anlaşmaya varıldı.
"KARŞI TARAF SÖZÜNÜ TUTARSA BİZ DE TUTARIZ"
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, 'Yaptırımların kaldırılmasıyla yeni bir işbirliği aşamasına girilecektir' dedi. Uranyum zenginleştirmesinin kimseye tehdit olmadığını söyleyen Ruhani, 'karşı taraf sözünü tutarsa biz de sözümüzü tutarız' ifadelerini kullandı.
"UZLAŞI GÜNÜ İRAN'IN HAFIZASINA KAZINACAK"
Ruhani'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
"Bu adımların atılmasını mümkün kılan herkese çok teşekkür etmek istiyorum. Dışişleri bakanımıza teşekkür ediyorum. Yaptırımların kaldırılmasıyla yeni bir işbirliğe aşamasına girilecektir. İran'ın uranyum zenginleştirme programı kimseye tehdit değildir. Kazan kazan durumunu sağlayan karşılıklı saygıya dayanan bir yaklaşım benimsiyoruz. Dünya güçleri uranyumun İran'da zenginleştirilebileceğini kabul etti. Nükleer uzlaşı günü İran halkının tarihi hafızasına kazınacaktır. Anlaşma sağlamanın sebebi tehdit değil, diyalog oldu."