ESENYURT’TA BİR MÜLTECİ OKUL: YASEMİN ŞAM
Türkiye’nin kangren haline gelmiş eğitim sorununu farklı bir perdeden ele almak istiyorum. Kendi ülkemizin eğitim sorunu facia durumdayken buna bir de Suriyeli mülteci çocukların eğitim sorunu eklendi. Suriye’deki savaştan zorunlu olarak kaçıp gelen aileler Türkiye’nin dört bir tarafına yerleştiler. Bu bölgelerden birisi de Esenyurt. Bizim dershanelerin benzeri üç tane dershane tarzı okul var. Bunlardan birisi belediyenin denetiminde olan Kadimum okuludur. Diğer ikisi de Suriye’den zorunlu olarak kaçıp gelen hocaların el birliğiyle kurdukları okul.
ESENYURT’TA BİR MÜLTECİ OKUL: YASEMİN ŞAM
Türkiye’nin kangren haline gelmiş eğitim sorununu farklı bir perdeden ele almak istiyorum. Kendi ülkemizin eğitim sorunu facia durumdayken buna bir de Suriyeli mülteci çocukların eğitim sorunu eklendi. Suriye’deki savaştan zorunlu olarak kaçıp gelen aileler Türkiye’nin dört bir tarafına yerleştiler. Bu bölgelerden birisi de Esenyurt. Bizim dershanelerin benzeri üç tane dershane tarzı okul var. Bunlardan birisi belediyenin denetiminde olan Kadimum okuludur. Diğer ikisi de Suriye’den zorunlu olarak kaçıp gelen hocaların el birliğiyle kurdukları okul.
Biz de Dkmhaber olarak Esenyurt köy içinde üç katlı binada kendi ülkelerinin müfredatında ders veren Yasemin Şam okulundayız. Okul idaresi bir binanın üç katını her ay 5.000 tl karşılığında kiralayıp dersliklere bölünecek şekilde tasarlamış. Anasınıfından liseye kadar tüm sınıfları kapsayacak şekilde Suriyeli öğretmenler tarafından ders verilmektedir.
Yoğun talepten dolayı öğrenci sayısı çok olunca sabahçı ve öğlenci sistemini uygulamaya başlamışlar. Birinci sınıfların sabah gurubunda iki ve öğlenci gurubunda da bir sınıf olmak üzere üç sınıf bulunmaktadır. Her sınıfta yirmi beş kişiden oluşuyor.
İkinci sınıfların iki sabahçı sınıfı var. Öğlenden sonra birinci sınıflar var.
Üçüncü sınıfların sabahçı iki sınıfı var. Öğlenden sonra birinci sınıflar var.
Dördüncü sınıfların bir sınıf sabahçı bir sınıf öğlenci
Beşinci sınıfların bir sınıfı var oda sabahçı ve yirmi beş kişiden oluşuyor.
Altıncı sınıfların bir sınıfı var oda sabahçı ve yirmi beş kişiden oluşuyor.
Yedinci sınıfların bir sınıfı var ve yirmi kişiden oluşuyor.
Sekizinci sınıfların bir sınıfı var ve yirmi kişiden oluşuyor.
Dokuzuncu sınıfların bir sınıfı var ve yirmi beş kişide oluşuyor.
Onuncu sınıfların bir sınıfı var ve on kişiden oluşuyor.
On birinci sınıfların bir sınıfı var ve on kişiden oluşuyor.
On ikinci sınıfların bir sınıfı var ve yirmi kişiden oluşuyor. Toplam üç Türk öğrenciyle beraber üç yüz elli öğrenci mevcut.
Okulda on beş kadın ve beş de erkek olmak üzere toplamda yirmi öğretmen mevcut.
Suriyeli öğrenciler on ikinci sınıfları bitirdikleri zaman üniversiteye giriş için Milli Eğitim Bakanlığı onlara yönelik YÖS sınavı yapmaktadır. Sınavı başarıyla geçenler Türk üniversitelere girmeye hak kazanıyor.
Okulda Suriye’deki müfredata uygun Matematik, Fizik, Arapça, Tarih, Coğrafya, Kur’an, Geometri, Fen bilgisi, İngilizce dersleri Suriyeli öğretmenler tarafından verilmektedir. Bu derslerin yanı sıra öğrencilerin dışarıyla uyumu için anasınıfı hariç diğer tüm sınıflarda Türkçe dersleri veriliyor.
Okulda iki tane Türkçe öğretmeni bulunmaktadır. Bunlardan biri Bize tercümanlık yapan Berivan öğretmen. Berivan Öğretmen Halep Üniversitesinde Türk Dili ve Edebiyatı okumuş. Diğer erkek Suriyeli öğretmen ise Türkçe bildiği için öğretiyor.
Bu dersler öğrencilere ayda 100 TL karşılığında verilmektedir. Babası ya da annesi şehit olan öğrencilere 50 TL ya da ücretsiz eğitim veriliyor.
Çoğu kırtasiye ve kitap araç gereçlerini Suriye’deki muhalifler karşılamaktadır.
Okul müdürü olan Velid öğretmen okulun diğer eksik olan ihtiyaçları için kaç kere belediye ve yardım kuruluşlarına başvurmalarına rağmen kimse kendileriyle ilgilenmeklerini söylüyor.
Okula çok uzak yerlerden gelen aile çocuklarının olduğunu söyleyen Velid öğretmen aileler sırf servis parasını karşılayamadığı için çocuklarını her hangi bir okula yazdırmadığını ifade ediyor.
Velid öğretmen Sırf uzak yerlerden gelen çocukların servis paraları karşılansın diye kaç kere belediyeye başvurmuş ve söz verilmesine rağmen hiçbir istekleri kabul edilmediğinden yakınıyor.
Okulda idareci olan ve okulun okul olması için yoğun emeği geçen Velid öğretmenin eşi mimar İmen ise Çocukların özellikle de küçüklerin çok ciddi travmalar geçirdiğini çünkü ya annesini ya da babasını savaşta kaybettiğini söyleyip ve acilen uzman kişiler tarafından psikolojik destek sunmaları gerektiğini söylüyor.
Okulun diğer öğretmenleri ise öğrencilerin ve okulun ihtiyaçlarının karşılanması için STK’ların belediyenin ya da devletin bu kanayan yaraya el atması gerektiğini ifade ediyorlar. Diğer Suriyeli okullara özel servis kırtasiye araç gereçlerinin karşılandığını söyleyen öğretmenler neden bu okula yardım edilmediğini anlamadıklarını söylüyorlar. Kışın geldiğini ve ısınma problemlerinin de olduğunu ifade eden öğretmen ve öğrenciler acilen yardım çağrısında bulundu.
Buradan Dkmhaber olarak tüm yardım kurum ve kuruluşlara sesleniyoruz. Bu savaş illeti herkesin başına gelebilir. Bu savaş çocuklarına kendi ülkemizde barışı yaşatalım. Ellerine el verelim onlarda bizim çocuklarımız. Kömür karası umut dolu gözler savaş, umutsuzluk, çaresizlik bir daha görmesin. Kömür karası gözler her daim umutla ışıldasın.
Mesih Erol/Doğu medya
