HOÇ-FED ÜÇÜNCÜ OLAĞAN GENEL KURULUNU GERÇEKLEŞTİRDİ.
Hoçvan Dernekler Federasyonu 3. Olağan Genel Kurulunu bugün yaptı. Genel Kurula Hoç-Fed'e üye dernekler, delegeler, fedresyon üyeleri ve halktan yoğun bir katılım oldu.
Kars-Ardahan-Iğdır illerinden Siyasi Parti, STK, İŞ dünyasından da yoğun bir katılımın olduğu kongreye Katılımcılar arasında konuşmak isteyen herkes görüş ve önerilerini dile getirdi.
Divan Başkanlığına Naim Avşar, divan üyeliklerine Cavit Kıran, Nurcan Aslan seçildiler.
Açılış Konuşmasını Başkan Yakup Mavzer yaptı. Mavzer Hoçvan Federasyonu Kurulduğundan beri önüne iki hedef koymuştu.
Bu hedeflerden 1. Mülk Edinmek, 2. ise Kürt sorunun çözümünde STK olarak yapabilecekleri katkıyı sunmak.
1. hedefimizi Bölge bazında çözen en iyi STK'lardan biri olduk. Hoçvan başta olmak üzere birçok iş adamımız karınca kararınca yardımcı oldu. İş camiamızın içinde Yakup Süt tartışmasız bir şekilde deyim yerindeyse bu mülkiyeti federasyona bağışladı denilebilecek bir hizmetle bu mülkün oluşmasında büyük bir rol oynadı.
Hoç-Fed devrim niteliğinde bir kongreyle örnek bir çıkışa, örnek bir yönetime imza atdı. Her dernek kendi asil ve yedek yöneticisini belirledi. Yeni yönetim 13 asil üyeden 15 asil üyeye çıkarıldı. Kongrede Yakup Mavzer başkanlığında seçilen Yeni yönetim tek listeyle oy birliği ile seçildi.
İşadamlarımızdan Cahit Kılıç -Yakup Süt Kongrede
KAİSİAD YÖNETİMİ KONGREDE YER ALDI
Bölgemizden Ardahan Dernekler Fedrasynu Üyesi Kültür Evi Eski Başkanı Tuncer Dağ ve Yönetimi, İstanbul Ardahanlılar Dernek Başkanı Yusuf Sit, Genel Sekreter Asker Avşar, YK Üyesi Fuat Avşar ve bir çok STK başkan ve yardımcısı genel kurulda yer alırken, bölge derneklerinin kongrelerinde her zaman olduğu gibi KAİSİAD yönetimi de kongrede yer aldı. Cinik'in İstifasının ardından Başkanlığı yürüten Veysel Çamlı kongreye Mesaj yollarken, YK Üyesi Turgay Zorba ve Genel Sekreter Orhan Gökçe de kongrede yer alanlar arasındaydı.
Profesyonel sunculuğu ile tanıdığımız , bölgemizin etkinliklerinde sunum yapan Turgay Zorba her zaman olduğu gibi bu genel kurulda da açılış sunumunu yaptı.
BAŞKANIN KONUŞMASININ TAM METNİ
Sayın Başkan,sayın divan
Değerli delege yoldaşlarım,sevgili kadın kardeşlerim
Basın mensubu arkadaşlarım,kurum temsilcisi dostlarım
Ve bütün misafirlerimiz…Öncelikle hepinizi sıcak ve içten duygularla selamlıyorum… hoş geldiniz,sefalar getirdiniz, diyorum.
Dostlar,
Bu gün burada belkide bir çok şeyi konuşup,tartışacağız.Önemli kararlar vererek 3.olağan kongremizi yapacağız.Öncelikle burada yapacağımız bütün öneri ve tartışmalarında kongre süreci boyunca izlenilen demokratik olgunluk ve birlik ruhu içinde geçmesini diliyorum.Kongremizin hayırlara vesile olmasını umuyorum.Ve katıldığınız için hepinizi kutluyorum.Teşekkür ediyorum.
Kardeşlerim,
Hatırlayacağınız gibi İkinci olağan kongremizi kiraladığımız başka bir salonda yapmıştık.O zaman bugünkü gibi Federasyonumuza ait bir mülkiyete sahip değildik.Bu nedenle o günkü konuşmamda özellikle iki noktanın altını çizerek dikkatlerinizi çekmiştim..
Bunlardan birincisi yer sorunumuzdu.İkincisi ise bugünde hala, belki daha da ağırlaşarak, ülkenin temel gündemi olmaya devam eden Kürt sorunuydu.Bu iki noktada ne yapılması gerekiyorsa mutlaka yapacağımızı ve bu konuda üzerimize düşen hiçbir görev ve sorumluluktan kaçmayacağımızı söylemiştim.
Her ne kadar emek denilen kutsal şeye saygısı olmayan kimilerince görülmek istenmese de şükür ki bu iki konuda da bu gün önemli başarılar elde etmiş durumdayız..Özellikle yer sorunumuzu sizinde gördüğünüz gibi en iyi şekilde çözmüş bulunuyoruz. Burada huzurlarınızda bir kez daha az çok ayrımı yapmadan bize maddi manevi katkılar sunan tüm insanlarımıza bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.Sağ olsunlar,var olsunlar diyorum..
Kürt meselesine gelince:Gönül rahatlığıyla söyleyebilirim hem bu konuda hem de diğer mevcut toplumsal sorun ve sıkıntılarımızın sahiplenilip görünür kılınması noktasında üzerimize ne düştüyse gücümüz ve imkanlarımız dahilinde yerine getirmeye çalıştık..Bu amaçla bir yandan toplumumuzun farklı kesimlerini buluşturarak sosyal dayanışmayı geliştirmeye çalışırken diğer yandan bu kesimlerin kendi ulusal toplumsal gerçeklikleri temelinde yaşanan gelişmelere ve sorunların çözümüne duyarlı hale gelmeleri için büyük çabalar harcadık.
Keza bir çok demokratik eylem ve etkinlik düzenledik.Mesela Roboski katliamını taksim meydanında protesto ederek tepkimizi gösterdik.Yıl dönümlerinde ya sinevizyon gösterimleriyle yada insan hakları derneğinden, barış meclisi aktivistlerinden ,mazlum der gibi çeşitli demokratik kurumlardan temsilciler davet ederek kurumumuzda panel ve tartışma programları düzenledik.Benzer etkinlikleri Halepçe katliamının yıl dönümlerinde 8 Mart ve benzeri günlerde de yaptık.
Yine çözüm ve çatışmasızlık süreciyle ilgili panel, toplantı gibi bir çok etkinlik düzenledik. Hoçvanlı bir çok insanımızın da içinde yer aldığı cezaevlerindeki açlık grevi eylemleri yaşanırken seyirci kalamadık, sözlü destekle yetinmedik.Bizzat açlık greviyle destek olup onların sesi soluğu olmaya çalıştık.Ana dilde eğitime destek verdik .Çift dilli pankartlarla alanlara çıktık. Tabelamızı çift dille yazdık.
Dokuzuncu yayla şenliğimizde festival alanında moderatörlüğünü eğitimci Zübeyit Çelik’in yaptığı ve başta bilim insanı sayın İsmail Beşikçi, yazar Faik Bulut, Avukat Veysel Uçum olmak üzere bir çok aydın, yurtsever ilerici insanın katıldığı Kürt sorunu ve barış sürecinin etraflıca tartışıldığı bir panel düzenledik.Ve o yılki festivalimizi Akif Yılmaz şahsında bölge değerlerine adadık.
Bütün bu etkinliklerimiz sırasında gerek bölgede gerekse metropollerdeki insanlarımızdan maddi manevi büyük destekler aldık.Sadece son festivalimizde bazı sıkıntı ve sorunlar yaşadık.Bununda daha çok karşılıklı yanlış anlama yada anlaşılmama gibi nedenlerden kaynaklandığını düşündük.İlk etapta bazı kırgınlıklar,darılmalar yaşandıysa da karşılıklı olarak büyütmedik.Aile içi bir mesele olarak gördük.Mutlaka giderilmesi gerektiğini düşündük.Bunun çabası içinde olduk.
Böylece durumdan vazife çıkararak birlik ve beraberliğimize sekte vurmak isteyenlerin ham hayallerini beklide hiç gelmeyecek başka bir bahara bıraktık.
Değerli kardeşlerim,Sevgili Hoçvanlılar,
Öncelikle Hoçvanlılar olarak birlik olmak zorundayız.Beraber olmak durumundayız.Çünkü biz bir aileyiz.Sorunlarımız aynı,sıkıntılarımız bir.Bazı konularda farklı düşünsek bile genellikle aynı şeylere sevinip aynı şeylere üzüldüğümüz kesin…Daha dün Şengal de yezidi halkımız katledilirken; kızlarımız ,kadınlarımız ganimet sayılıp Arap pazarlarında satılırken hangi birimiz üzülmedik ? Hangi birimizin yüreğine ateş düşmedi? Kobanede benzer bir tehlike görülünce hepimizin yüreği hop inip kalkmadı mı?Yaşadığımıza, yaşatılanlara hep birlikte lanet okumadık mı?Bütün bu yaşanılanların birazda biz Kürtlerin kendi iç birliğimizi oluşturmadığımızdan kaynaklandığını düşünmedik mi?
O halde yapılacak şey belidir:Birlik ve beraberliğimizi esas alarak her alanda örgütlenmeliyiz.Kurumlarımıza sahip çıkmalıyız.Dünyanın neresinde olursa olsun halkımızın kazanımlarına ve özgürlük arayışına sahip çıkmalıyız.Birlik ve dayanışma ruhunu geliştirmeliyiz.Başımıza musallat edilen İŞİD belasından da sömürgeci sistemden de ancak böyle kurtulabileceğimizi unutmamalıyız.
Bilmeliyiz ki bu çetenin Müslümanlıkla İslam diniyle alakası yoktur.Öncelikli amaçları Kürt kazanımlarını yok etmektir.Zaten bölge gerici güçleri tarafından örgütlendirilip palazlandırılarak ortaya salındıkları sır olmaktan çıkmıştır.. Bunlar yağma ,talan,vahşet ,işkence,tecavüz gibi alçakça icraatlarıyla sadece insana ve insanlık değerlerine zarar vermekle kalmıyorlar ,aynı zamanda İslam dinine ve İslami değerlere de büyük zararlar veriyorlar.Onu karalayıp lekeliyorlar.Bu nedenle en çokta inançlı Müslümanlara iş düşüyor.Bu kesimlerin tavrı önemlidir. Onların bu çeteleri lanetleyip teşhir etmeleri gerekiyor,yüzlerindeki maskeyi söküp atmaları gerekiyor…
Dostlar ,
Konuşmamı uzatarak değerli zamanınızı daha fazla almak istemiyorum.Konuşmaktan ziyade daha yapılacak çok işimizin olduğunu biliyorum.Bu inançla bir kez daha aday olduğumu açıklarken halkımıza dört bir yandan dayatılan kıyım ve vahşeti bir kez daha lanet ve nefretle kınayarak hepinize selam ve saygılarımı sunuyorum..
HOÇ-FED BAŞKANI YAKUP MAVZER
Mesih Erol/Doğu Medya