198 KOBANELİYE TERÖRİST MUAMELESİ…
198 Kobanili neden 'mahkûm'?
Can çıkar huy çıkmaz deyimi rejimler içinde geçerli. Katil kapitalizm yüzyılın başında sahte sınrlarla Kürtleri böldü. Kürdün evi bir ülkede, tarlası öbür ülkede kaldı. Baba ve oğul, amca ve yegen ve akrabalar … değişik ülkelerin vatandaşları oldular. Aralarına tel örgüler, mayınlı araziler hendekler. Soykırımlar. Kürdistanı parça-paraç eden uluslararsı güçler, katil-siyonist firmalar “Uyduruk devletler diktatörlüklerle” Kürtlere soykırımı dayattılar…
1914 -2014 yüzyıl sonra yine aynı senaryo. Yine Kürtleri ve Kürdistanı kuşattılar. Bu kuşatmanın iki amacı vardı:
a-Kürtleri statüsüz bırakma, soykırıma uğratma, diktatörlerin yıkılıp çekildiği Kürdistan topraklarına konma, yüzyıllar boyunca tekrar sömürge olarak kullanma…
b- Kürtlere saldırı, Kürtlerin isyan ateşinin “Büyük Türkiye” projesini yıkmasını sağlamak…
Tek dertleri bu küresel kapitalist-siyonist saldırıyı def etmek olan Kürtler, eski ceberrut ve diktatör Türkiyenin ruhu ile kuşatılıp hala terörist muamelesi görüyorlar. Halbuki ölen vurulan her Kürd “ Büyük Türkiye” projesinin ölümüdür. Büyük Türkiye’de halklara terörist muamelesi yapanlar tek kelime ile vatan hainidirler…
IŞİD ile YPG arasında Kobani'deki çatışmalar yüzünden 5 Ekim’de Mürşitpınar Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye gelen 198 kişilik bir grup, 9 gündür Suruç Spor Salonu’nda tutuluyor.
9 gündür gözaltında bulunanların yakınlarının spor salonunun kapısında bekleyişleri sürüyor.
Kobani'den Türkiye'ye geçen ve aralarında kadınların da olduğu 198 Suriyeli önce Fen Lisesi'nde sonra da spor salonunda yaklaşık 9 gündür tutuluyor. Kim oldukları, sınırdan binlerce kişi geçerken neden bu kişilerin bir arada ve sıkı güvenlik önlemleri altında tutuldukları konusunda net bir açıklama yapılmıyor. Sadece spor salonunu çevreleyen duvarların dışından bir kaç kare fotoğraf çekilebiliyor. İçeriye sivil hiç kimsenin girmesine de izin verilmiyor. Polis ekipleri 9 gündür salon çevresinde nöbette.
Al Jazeera’ya konuşan HDP’li Milletvekili Demir Çelik, daha önce sayıları 254 olan kişi için İçişleri Bakanlığı yetkilileri ile görüştüğünü, ‘terör örgütü’ şüphesiyle tutulduklarını, parmak izleri ve GBT (Genel Bilgi Toplama) kontrollerinin yapılmasının ardından serbest bırakılacaklarını söylediler dedi.
Spor salonunda tutulanlar arasında yeralan Kobanili gazeteci Mustafa Bali 'ye telefonla ulaştık. Bali, Al Jazeera’ya “Sınırdan resmi olarak bizi içeri aldılar. Sonra buraya getirdiler. Altı gündür bizi burada tutuyorlar. Bu yüzden, ben dahil açlık grevindeyiz” dedi.
Suruç Kaymakamlığı'ndan 258 kişi hakkında bir açıklama yapılmadı.
BDP Eski Milletvekili Aysel Tuğluk ise Al Jazeera’ya yaptığı açıklamada “Valilik ve kaymakamlıkla görüşüyoruz. Ankara’nın talimatı deyip kesiyorlar” dedi.
Tuğluk, pazartesi akşamı spor salonunda tutulan bu kişileri ziyaret etti. Tuğluk, “Bulundukları yer korkunç, beş gündür su yok. Aralarında kadın ve çocuklar var. Açlık grevindeler. Bana, zaman zaman görevlilerin kendileriyle mülâkat yaptıklarını, Kobani ile ilgili sorular sorduklarını söylediler” dedi.
66 kişi döndü
BDP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici de valilik ile yaptıkları telefon görüşmesinin ardından içeride tutulan 254 kişiden 66 kişinin Kobani’ye dönmesine izin verildiğini söyledi.
Geri dönmek isteyen 66 kişi dün akşam saatlerinde sınırdan yeniden Suriye tarafına geçti. Ancak Binici, şimdiye kadar bir kaç kişinin serbest bırakıldığını, arkasının gelip gelmeyeceği konusunda ise emin olmadığını dile getirdi.
9 gündür spor salonunda tutulanların yakınların ise kapıda bekliyor. 17 yaşındaki Kobanili İzzet Berkel, ''9 gün gün önce babam Mürşitpınar sınır kapısı önünde bizim arabanın nöbetini tutarken IŞİD'in saldırısı oldu, askerler babam ve oradakileri sınır kapısından Türkiye'ye aldı ,sonra onları otobüslere bindirip buraya gönderdi. Benim babamın bir suçu yok, ne diye buraya getirdiler anlam veremedim'' dedi. Berkel 9 gündür burada yatıp kalkıyor. "Ben ve annem sırayla buraya gelip babamın serbest bırakılmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Halen, 198 kişi Suruç Spor Salonu'nda tutuluyor. Ve 35 kişinin bu nedenle açlık grevinde 9. güne girdiği belirtiliyor.