ÇÖZÜM SÜRECİ –ÇÖZÜMSÜZLÜK KOMEDİSİNE DÖNÜŞÜYOR
Musul başta olmak üzere Irak ve Suriye’de ki Kürt toprakları işgal altında. Bölgede siyonist-kapitalin firmalarının vahşet ordusu işid-kaide-nusra gibi terör çeteleri tarafından Kürtler kuşatılmışken, toprakları işgal edilirken çözüm sürecinden bahs etmek, silah bırakmaktan bahs etmek çok büyük bir komedya.
Türkiye kendi sınırları dışındaki Kürdistanı sağlama almadıkça çözüm sürecinin, Kürt sorunun çözümünün bir hayal olduğunu görmelidir. Aynı gerçeği Kürtler adına hareket eden örgütlerde görmelidir.
Burada bu muğlak durum gelişirse halkın devletede örgütlere de güveni sıfırlanır…
PYD Yada PKK Kürdistan bu yönlü büyük bir kuşatma altındayken çözüm bulmamaları giderek büyük soru işaretlerine neden olmaktadır.
Bu işgal altındaki bölgelere ABD, İngiliz yada BM girdiğinde onları oralardan kim çıkaracaktır.
Kürt halkının Türkiyeden ana beklentisi Türkiye dışındaki Kürtlere bir statü vererek o toprakları halkın da istediği gibi Türkiyeye katması...
Tarihi anlamda Suriye ve Irak’taki Kürt toprakları işgalcilerden kurtulmadıkça oralarda terör çeteleri cirit attıkça Kürt halkı ne Türkiye’ye nede Kürtleri temsil ediyoruz diyen örgütlere güvenmeyecektir. Güven gittikçe sıfırlanacaktır…
Kürdistan dört bir yandan uluslar arası terör çeteleri tarafından işgal altındayken Türkiye devlet olarak krallığını, Kürtler adına ortaya çıkanlar ise kendi krallıklarını Kürt halkına dayatarak kimsenin halkı takmadığı bir durum yaşanmaktadır…
Bu komedi bu şekliyle sürerse işid işgal ettiği Kürt toprakları üzerinde devletleşerek İsraille bütünleşecek…
Ozaman ne Türkler, ne Kürtler kimse ne Türkiye’yi nede PKK’yı takacak... Kürdistan ve Türkiye toprakları giderek Irak ve Suriyelileşecek…
Devletin bir an önce uyanıp bu boşlukları kapatması lazım. Ortadoğu boşluk kaldırmaz. Terör çeteleri kürt topraklarını işgal edecek yerleşecek, kürtler ise kadın-çocuk yaşlı demeden kendilerini katl eden bu barbar sürülerine hoş geldiniz alın topraklarımızı bizi tepe tepe kullanın mı diyecek, biz silah bırakıyoruz mu diyecekler… Bu şartlarda çözüm süreci, silah bırakma vb. söylemler komediden öte bir anlam ifade etmiyor. Bu komedilerle kendilerini kandıranlar bir an önce bu uykularından uyanmalı. Türkiye büyük bir yıkımla, rüyasında göremeyeceği bir tehditle karşı karşıya.
Çünkü dünyadaki tüm katil-kapitaller Irak ve Suriyede sahipsiz savunmasız kalan Kürt topraklarına konmaya çalışıyor…
Yıllar önce Rahmetli özal bu gerçeği söyledi Türkiye sınırlarındaki sahtelik-sunnilik bitirilmeli, Musul ve Kerkük Türkiyeye bağlanmalı dedi. Bundan dolayı zehirleyerek öldürdüler. Türkiye devlet olarak bu gerçeği kavrayamazsa devleti öldürür. Kürtlerde Türkiyeyle bütünleşmenin anlamını kavrayamazsa Kürtleri bitirir. Kürt halkı Türkiyeden ve kendisi adına yola çıkanlardan krallık değil kendilerini işgalden kurtarmasını bekliyor. Türkiye bu gerçeğe göre hareket etmeli. Aksine Kürtler ne örgütleri nede devletleri takar. Ortada ne nizam ne kanun bir şey kalmaz…
Medya’da sık sık sorulan bir soru var Kobani düşerse ne olur, bu çok saçma bir soru, Suriye ve Irakta işgal altındaki tüm Kürt toprakları bir statüye kavuşturulup Türkiyeye bağlanmazsa Kürtlerin Müttefiği ve Ortağı İŞİDİ ortaya çıkaran uluslar arası katil firmalar olur. Terör çetelerinin ana amacı budur. Kürtleri vahşi batıya teslim etme. Kürtler vahşi batıya teslim olursa Türkiye çöker. Böyleikle ortadoğuya ne huzur nede barış kalır. Batının kucağında “Kafir kürtlerle ilelebet bir savaş”… Terör kaos giderek her tarafı sarar. Büyük Türkiye büyük bir komedi olarak kalır. Bu fikri savunanlar vatana ihanetten ipe çekilirler…