Oktay ekincinin ölümüyle Kars hem yetim, hem öksüz kaldı.
Oktay ekincinin ölümüyle Kars hem yetim, hem öksüz kaldı. Çünkü o Kars’ın hem anası, hem babası gibiydi. Bu öylesine bir tanımlama, bir övgü gibi algılanmasın; gerçekten de öyleydi
Bu haber 2013-10-29 07:41:25 eklenmiş ve 602 kez görüntülenmiştir.
Oktay ekincinin ölümüyle Kars hem yetim, hem öksüz kaldı.
Selçuklu, Osmanlı ve Rus mimarisi ile bezenmiş bir kent olan Kars’ın dokusunun, geçmişteki sığ bakış açılı idarecilerin, paralı eşrafın elinde heba olup gitmesinin önü, onun verdiği mücadele ile alınmıştır.
Mülga eski eserler Kanunu’ndan sonra çıkartılan yasa bile, Kars’ın o zengin askeri ve sivil mimarisini korumaya yetmiyordu. Çünkü mevcut yasadaki kriterlere görekorunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı sayılabilmesi için söz konusu yapıların 19 uncu yüzyıl sonuna kadar yapılmış olması gerekmektedir ( madde 6/a). Kars’ta bulunan bu mimari şaheserler bin sekizyüzlü yılların sonu-bin dokuzyüzlü yılların başında yapılmış olmalarına rağmen bu yasanın çerçevesi içerisinde sayılmıyordu. Yani yasaya göre onlar korunması gerekli taşınmaz niteliğinde değildi ve özellikle merkezde bulananlar kolayca yıkılabilir ve yerlerine apartmanlar, alışveriş merkezleri yapılabilirdi.
Bu çalışma ve gayretlerin sonucunda, 19.yüzyıldan sonra 20. Yüzyılın başlarında yapılmış olan bu binalar, korunması gerekli kültür varlıkları olarak ilan edilmiş; böylece üç yüzün üzerindeki bina yok olmaktan kurtulmuştur. Keşke bu binaların üzerine “Bu bina değerli hemşerimiz Yük. Mimar Oktay Ekinci tarafından kurtarılmıştır” tabelaları asılsa. Bu çalışmalarının sonunda, Rus dönemi yapıların bulunduğu Kars, kentsel sit ilan edilmiştir.
Oktay Ekinci’nin Kars sevdası, onun Kars Koruma Kuruluna atanmasıyla doruğa ulaşmış; bu kez gözden kaçmış, dipte köşede kalmış, hoyrat bir el tarafından yıkılmaya; yerine ucube beton yapılar yapılmaya aday tarihsel kültürel yapıları kurtarmayı sürdürmüştür. Dönemin belediye başkanı bu sayede Kars Kalesinin etrafında bulunan tüm gecekonduları ev sahibi yaparak boşalttı ve kaleyi Osmanlı dönemindeki heybetine kavuşturdu.
Yazık oldu Oktay Ekinci’den önce tahrip edilen değerlere: Döneminin tek örneği olan Rum kilisesi, tarifsiz güzellikteki Saat Kulesi, 16 pencereli beyaz istasyon binası, 12 havarilerin yerine konması imkânsız saat ve çan kulesi, şeker fabrikası olarak kullanılan bina, doğu sineması olarak kullanılan eski katedral, Rusların zamanında bira fabrikası olan büyük değirmen, Demir köprünün karşısındaki iki katlı doğum evi binası, Çakmak Tepede askeri alandaki bulunan revir önündeki Rus sağlık görevlileri ansına dikilmiş anıtıMimari tarihi Kars’ı Oktay Ekinciden önce ve Oktay Ekinciden sonra olarak ikiye ayıracaktır.