Albay Uşmakov’un Kaleminden Kürtler (1828- 1829)


Bu makale 2019-11-08 19:33:53 eklenmiş ve 468 kez görüntülenmiştir.
Murat AkkuÅŸ

Albay UÅŸmakov’un Kaleminden Kürtler (1828-1829)

 

Ön bilgi: Osmanlı imparatorluÄŸu ile Çarlık Rusya’sı arasında çıkan anlaÅŸmazlıklar sonucu 1828-1829 yıllarında Kars, AÄŸrı Erzurum, Van ve Bitlis vilayetlerini ele geçiren çarlık orduları bu dönemde Kürtlerle temasta bulunmuÅŸtur. Bir dönem bu bölgeleri iÅŸgal altında tutan çarlık ordusunda görevli komutanlardan biri olan Rus Albay Ushmakov (UÅŸmakov) Rus orduları çekildikten sonra “Askeri harekât Tarihi, Türkiye 1828-1829 ” adlı eseri yazmıştır. Bu kitap A.C. Laemmleın tarafından 1838 yılında Almanca’ya çevirisi yapılarak Leipzig/Almanya da yayınlanmıştır. Kürtler Hakkında 1828-1829 Albay UÅŸmakov (Sayfa 106-114)

 

Almanca çevirisinden Veysi Aydın tarafından Kürtçeye çevrilirken Kürtlere iliÅŸkin bu makale Av.Mehmet Emin Adıyaman tarafından Türkçeye çevirisi yapılmıştır. Okuyucularımın ilgisini çekeceÄŸini umarım. Umarım bu belge Kürt araÅŸtırmacılar için yarar saÄŸlar.

               

Kürtler bugün Asya’da geniÅŸ bir coÄŸrafyanın yerleÅŸikleridir. AÄŸrı eteklerinden Fars denizi kıyılarına oradan Huzistana (x) kadar ulaşır. Kürdistan ya da Kurdıstan olarak adlandırılan coÄŸrafya artık eski durumunda deÄŸil. Bir parçası büyük olanı Türklerin egemenliÄŸine girmiÅŸ, diÄŸer parçası da Farsların egemenliÄŸindedir. Kürt halkının varlığı (ki Ruslar onlara “Kurtinzen” demektedir) çok eski çaÄŸlarda ve tarihi belgelerde görülmektedir. Ä°lk olarak Ksenofon Kürdistan’da yerleÅŸik halkı “Karduxi” olarak adlandırmaktadır.

 

Kürtlerin yaÅŸadığı topraklarının sınırlarını, kuzeyde Kolxis doÄŸuda iki medya güneyde Xaldiya ve batıda küçük Ermenistan olarak tarif etmektedir.

 

Ä°kinci olarak Yunan tarihçiler bize anlatmaktadır. Onlarda “Korduensen, Korduen” olarak adlandırmaktadırlar. Kürtler bilinmeyen tarihlerden beri, antik çaÄŸdan günümüze kadar Asya’nın yüksek bölgelerinde, Fırat, Dicle ve Kur nehirlerinin doÄŸduÄŸu bölgeye hayat vermiÅŸlerdir. Her ne kadar aralarında birlik oluÅŸturamadıklarından bir devlet kuramamış olsalar da hiçbir askeri kuvvet onlara güç getirememiÅŸtir. Kürtler fiziki olarak güçlü, cesur ve kimsenin iÅŸine karışmazlar. Ama Ä°ntikamcıdırlar ve çok misafirperverdirler, Misafire çok deÄŸer ve kıymet verirler. Bir kesimi tarımcılıkla uÄŸraşır bu nedenle ev ve toprak sahibi ve yerleÅŸiktirler, bir kesimi ise hayvancılıkla uÄŸraşır koyunlarını yaylalarda otlatırlar, göçebe yaÅŸamlarını kara çadırlarda sürdürürler.

 

Siyasi yaÅŸamları ortaçaÄŸ Avrupa’sını hatırlatıyor insana. Demokratik ve baba soya dayalı bir edayla övünür liderleri, Nuh peygamberin soyundan geldiklerine inanırlar. Ä°nce ve uzun boylu uzun bir yüze, ateÅŸ gibi gözlere, kartal burun ve haÅŸin bir bıyık Kürtlerin bazı özelikleridir. ÇoÄŸunlukla sakal bırakırlar.

 

Giyimleri, Türk, Fars ve Arap giyiminden oldukça farklıdır. Kısa bir ceket, uzun yırtmaç kollar ki bunlar arkaya doÄŸru atılır, çok geniÅŸ pantolon, potin veya çarık, baÅŸlarında eÄŸik bir sarık giyerler. Kabile ve aÅŸiret reisleri sarıklarının arkasına kırmızı bir bent baÄŸlarlar. Silah olarak genellikle bir çift tabancayı belinde taşırlar. Uzun bir ok,eÄŸik bir kılıç ve birkaç ok taşırlar, hiçbir zaman yaya savaÅŸmazlar, büyük bir ustalıkla ata binerler, özelikle atları kuzey Asya’da büyük bir üne sahiptir.

 

Kürt dili DiÄŸer doÄŸu dillerine benzemez MoÄŸol iÅŸgalinden bu yana sarp daÄŸlarda kalarak en eski bir Asya dili olarak kendini korumuÅŸtur. Türk, Fars ve Tatarlarla zor anlaşırlar. Bazen bir kelimede iki ses üç R peÅŸ peÅŸe gelebilmektedir.

 

Kürtler kendilerini Ömer’in mezhebinden olan Müslümanlar olarak tanıtırlar, Ancak cehalet ve bilgisizlik yüzünden ve en eski dinlerin geri kalmışlığı nedeniyle Müslüman Kürtler eski dinlerini devam ettiren Kürtleri dinsiz sayarlar.

 

Kürtler arasında Ezdi Kürtleri önemli bir yer tutar. Ezdiler MuÅŸ, Beyazıt, Erzurum ve tüm bölgeye yayılmışlardır. Sayıları bir milyon civarındadır. Ermeni ve Müslümanlara düÅŸmandırlar. Åžeytana taparlar, isimlerini Arapların ikinci halifesi Umaizidi, Ali’nin oÄŸlu Hüseyni öldürenden alırlar, Dinlerinin kurucusunun Åžex Hadi’nin mezarı Musul’dadır. Ezdiler Åžarap ve benzer alkollü içecekleri içerler, Müslümanlar tarafından baskıya maruz kalmaktadırlar, DoÄŸum, evlilik ve ölüm zamanlarında Müslüman hocalarının yanına giderler. Kürt dili ve dini bu güne kadar araÅŸtırmacılar tarafından araÅŸtırılmamıştır.Hiç ÅŸüphesiz Kürtler hakkındaki araÅŸtırmalar Asya tarihinde aydınlığa çıkaracaktır.

 

Kürtlerin karakterinde SavaÅŸ ve yaÄŸma zorunlu bir ihtiyaç gibidir. Saldırganlıkları daimi bir ulusal karakter deÄŸildir, belki dönemseldir. Kürt saldırılarında süvarilerin savaÅŸta düzeni bozulursa Kürtlerle savaÅŸanların hali haraptır. Zira bu durumda hiçbir atlı kendini Kürtlerin saldırısından kurtaramaz. Kürtlerin oldukça yiÄŸittirler, yiÄŸitlikleri özelikle düÅŸmanın elinde kalan cenaze ve yaralıların kurtarılmasında çok belirgin bir örnektir. Ayrıca cesaret ve yiÄŸitlikleri yaÅŸlı erkek ve kadınlar ile liderlerinin kurtarılmasında çok açık ve belirgindir. Sözlerinin eridirler, bir gezgin onların bir liderinden dostane bir mektup ile her tarafta saygı görür ve nezaketle karşılanır. Aksi halde Mektubu veren Kürt lideri gezgine yapılan her hakareti kendisine yapılmış sayar.

 

Kürtler Tarımcılık ve hayvancılık dışında tütün üretimi ile uÄŸraşırlar, yine meÅŸe aÄŸaçlarının ticareti, ki Kürdistan daÄŸlarında geniÅŸ ormanlık alanlar vardır. BaÅŸlıca faaliyet alanlarıdır. Bu meÅŸe aÄŸaçlarını Dicle ve Fırat nehirleri yoluyla ÅŸehirlere satarlar. Ticaretleri ve Kürtlerin atlarının ünü ve namı Erzurum ve kuzeyde unutulmaz.

 

Bütün Kürdistan dört parçadır: Erdelan, kuzey Kurdistan, güney Kurdistan, ve batı Kurdistan, olarak bölgelere ayrılır,

Birinci bölüm Erdelan yada DoÄŸu Kurdistan: Toros daÄŸlarından Van gölünün uzunluÄŸundan, Kızıl Ozan nehiri doÄŸduÄŸu yere oradan KermenÅŸan ve Hemedan daÄŸlarına kadar uzanan bölgedir buranın baÅŸlıca merkezi sene (senendaj) dır. Erdelan Fars imparatorluÄŸunun denetiminde ve onlara baÄŸlıdır. Sefavilerden bu yana Kürtlerin yönetimi kendi elerine (Erdelan Emiri) geçmiÅŸtir.Türk yönetimine baÄŸlı oldukları dönemde bu günkü kadar güç sahibi deÄŸillerdi.Fars yönetimi Kürdistan valiliÄŸinin tüm yetkilerini Kürt liderine verdi ve Åžah’ın arkadaşı olarak tanınırdı.Åžaha danışmanlık ve eylemlerle ona yardım ederdi.Amaç diÄŸer Kürt aÅŸiretler üzerinde etki bırakmaktı.

 

Åžu andaki Kürdistan Emiri kendisini Sultan Selahaddin’in torunu olarak görmektedir.Senne (senandaj)’da oturmaktadır. Gençtir, ancak çok tecrübeli ve bilgili deÄŸildir. Ve Fethullah Åžah’ın oÄŸulluÄŸu (evlatlık) olup, Erdelan’ın yarısını yönetmekte ve hal üstünde derebeylik hükmünü sürdürmektedir.

 Kuzey, güney ve batı Kürdistan Osmanlı yönetimde olup bu yönetim giderek zayıflamıştır. Kurdistan’ın kuzeyi ki burası Van, Beyazıt ve Hakkari den oluÅŸmaktadır. Bu bölge AÄŸrı dağı, Van gölü ve Urmiye gölü ile Hakkâri daÄŸları ve Nemrut dağı ile çevrelenmiÅŸtir.

 

Erivan ve Nahçıvan’ın Farsların elinde olması onlara büyük bir fırsat vermektedir bu sayede Kürdistan’ın kuzeyinde etkinliklerini ve yönetimlerini geniÅŸletme fırsatı sunmaktadır. Son Rus ve Fars savaşına kadar, Erivan Serdarının, Beyazıt paÅŸası ve Zilanlılar lideri Hüseyin aÄŸa üzerinde büyük bir etkisi vardı, Öyle ki pek çok Kürt aÅŸireti ve Van paÅŸası ve Fars sınırları boyunca ta Maku’ya kadar herkes kendisini ondan korumaya çalışırdı. Ta ki Türkmençay anlaÅŸmasıyla Erivan ve Nahçıvan Rus yönetimine geçince Farslarda Kürtler de bu bölgeler üzerindeki etkinliÄŸini yitirdi. Sadece Beyazıt, Van sınır boylarındaki çok az göçer Kürtler ile Maku bölgesindekiler Fars yönetiminin etkisinde kaldı. DiÄŸer parçalar ve yukarıda sayılan vilayetlere baÄŸlı Kürt aÅŸiretleri Osmanlı himayesinde kaldı. Rusya Ermenistan ve Axalzik vilayeti üzerindeki egemenliÄŸi sayesinde bu bölgelerdeki Kürtleri kendi yönetimi altına aldı.

 

Kurdistan’ın batı bölümü, MuÅŸ merkez olmak üzere Erzurum’un bir bölümünü içine alarak Fırat’ın kuzey kolu, Bingöl daÄŸlarından, Seman dağı ve Dicle arasında kalan bölgeyi kapsar. Bu bölgedeki Kürtler MuÅŸ PaÅŸalığına ve Erzurum Askeri komutanlığına baÄŸlıdır.

 

Kürdistan’ın güneyi, Diyarbakır ve Musul vilayetlerinden oluÅŸuyor, Osmanlı sultanının otoritesi burada zayıftır. Kürt MirliÄŸi burada kısmen bağımsızdır. Kendi iradesiyle Sultana itaat etmektedir. Mir Süleyman Kendisini Kürdistan PadiÅŸahı olarak adlandırmaktadır. Ve pek çok Kürt kabile ve aÅŸireti güneyden Erzurum ve MuÅŸ dolaylarındaki köylere göç edip yerleÅŸmektedir. Ancak bunların sayısı belli deÄŸildir.

 Kürtler topluluk olarak kendi içinde deÄŸiÅŸik tayfalara ayrılmaktadır. Liderlik, manevi ve dünyevi önderliklerini ÅŸeyh veya aÄŸalar eliyle yürütülmektedir. Her ne kadar Tayfaların üyeleri birbirinden ayrı yaÅŸamlarını sürdürseler de tayfa üyelerinden birinin başına bir olumsuzluk geldiÄŸinde tüm tayfa üyeleri ayaklanırlar

 

 AÅŸağıdaki liste bazı aÅŸiretler hakkında bilgileriler içermektedir. Aile sayısı,liderlerinin ismi, ve yerlerini göstermektedir. Bunların listede yazılı aÅŸiretlerin dışında, Erzurum, Tercan,KiÄŸi,ve Tortum bölgelerinde aÅŸiretler vardır. Bu aÅŸiretlerin isimleri, Heseni, Zirkani,Cemmani,Bilkani ve Kaskani’dır. Ancak bu aÅŸiretler hakkında daha fazla bilgi elimize ulaÅŸmadı, Kars ve Erzurum yöresine baÅŸkaca aÅŸiretlerde yerleÅŸmiÅŸtir. Kürtler yönetimi altında bulundukları hükümeti 1/20 oranında bir vergi ödemektedir. Aile sayısına göre yılda 1-3 (pel) gümüÅŸ ödemektedir.

 

Kürdistan geniÅŸ topraklara sahip olup, büyük bir kısmı iÅŸletilmemektedir bu nedenle Türk ve Fars yönetici ve valiler göçer Kürtleri kendi yönetimleri altında buralara yerleÅŸtirmeyi çok arzulamaktadır. Zira bu ÅŸekilde hem Kürtleri düzenli bir yaÅŸama hem de ihtiyaç duyulduÄŸunda hizmetlerine hazır kalabalık bir askeri birlik toplayabilecekler.

 

Lewha tayfeyên Kurdan

 

PaÅŸatîya Wanê

 

Cihên niÅŸtecîbunê

Navê Tayfeyê Navê serokê tayfê Jimara Malbatan

Li ErcîÅŸ, 10 seet durî Bakhu Hederanî Kasim Axa 1.700

Li qeza Bergerî Åžêxanî Sagdan Axa 300

Li Axorek, 20 seet durî Wan Tekarî Husên Axa 400

Li sancaqa Kotaber, 18 seet durî Wan Halîsabegî

(Xalisbegê) Husên Axa 1000

Li sancaqa ErcîÅŸ ErcîÅŸî Osman Axa u Xan Mehmud 2.100

Nêzî Kotab li tixubê Albak Êzidî

Xidîn Axa 200

 

Nêzî Kotab li tixubê Albak Åžikeftî Mahmud Axa 500

 

PaÅŸatîya MuÅŸê

 

Cihên niÅŸtecîbunê

 

Navê Tayfeyê Navê serokê tayfê Jimara Malbatan

 

Li MuÅŸê Hesenî Emer Axa u Faris Axa 400

Li Sancaqa MuÅŸê Cibranî Senc Axa 200

Li Sancaqa MuÅŸê Êzdanî Mowalî Axa u

Maxmet Axa 200

Li sancaqa Bulaniqê Zîlanî (heta ÅŸerrê Faris li Erîwanê rudiniÅŸtin) Husên Axa

Silêman Axa

Kup Axa

Orkus Axa

Batê Axa 2.000

Li Kulpayê Sipkî Silêman Axa 1.000

Li sancaqa Melezgirdê Cammanî (ên herî mêrxas) Elî Axa

Li sancaqa MuÅŸê Barassî (Berazî?) Mehmud Axa 300

Li sancaqa MuÅŸê Zirkanî Mistefa Axa 300

 

PaÅŸatîya Bazîdê

 

Cihên niÅŸtecîbunê

Navê Tayfeyê Navê serokê tayfê Jimara Malbatan

Li gundên Qerebulax, Taxîlî,

Urtulî, Masakî u Kelasor 230

Bi giÅŸtî Êzdîan Hesen Axa 11.300

 

Makaleyi Kürtçeye Çeviren Veysi Aydın'ın açıklaması:

 

19 yüz yılbaÅŸlarında Osmanlı imparatorluÄŸu ile Rus Ä°mparatorluÄŸu arasında çok büyük sorunlar yaÅŸanmaktaydı. Rus orduları 1828-1829 yıllarında Osmanlı imparatorluÄŸunun egemenliÄŸi altındaki bir kısım toprakları iÅŸgal etti. Bu topraklar arasında Kuzey Batı Kürdistan da vardı. Rus ordusu AÄŸrı,Erzurum’dan Van ve Bitlis’e kadar olan bölgeyi ele geçirmiÅŸti.Rus ordusu bir dönem bu bölgede kaldı.

 

Bu yıllarda Rus ordusunun Kürt’lerle iliÅŸkileri oldu. Bazı Kürt kabile ve aÅŸiretleri Osmanlıların yanında yer aldı, bazı kabile ve aÅŸiretler ise Rusların yanında yer alıp Osmanlıya karşı savaÅŸtı. Bu savaÅŸlarda binlerce Kürt öldü ve yüz binlerce Kürt’te yerinden yurdundan oldu, köyleri yıkıldı düzenleri alt üst oldu. Rus ordularının çekilmesinden sonra pek çok Kürt kabile ve aÅŸireti Osmanlı ordusunun ve Osmanlı yanlısı aÅŸiretlerin saldırılarına maruz kaldı. Rus ordu komutanlarından biride Albay UÅŸmakov’du. Özelikle bu Subay hem askeri nedenlerle hem de ÅŸahsi merakından dolayı Kürtlerle güçlü iliÅŸkiler kurmuÅŸtu.

 

Rus Ordusunun Osmanlı ve kuzeybatı Kürdistan topraklarından çekilmesinden sonra rus komutanı Albay UÅŸmakov bu savaÅŸ hakkında bir kitap yazmıştır. “Askeri harekât tarihi, Türkiye 1828-1829” adındaki bu kitap A.C. LAEMMLEIN tarafından Almancaya çevrilerek 1838 yılında Leipzig/ALMANYA da yayınlanmıştır.

 

Kitapta sadece savaÅŸ deÄŸil, aynı zamanda bölgeyi, bölge halkını,(Türk,Ermeni,Kürt) coÄŸrafyasını,doÄŸasını v.s de anlatmaktadır.

 

UÅŸmakov Askerlerini geri çekmeden önce ısrarla Çarlık yönetiminden ve üst düzey komutanlarından savaÅŸta Rus ordusuna yardım eden Kürt kabile ve aÅŸiretlerinin Rusya ya yerleÅŸtirilmeleri için yardım istemiÅŸtir. Bu kabile ve aÅŸiretlerin beraberinde Rusya’ya göç etmelerini saÄŸlamak için para ve lojistik destek ve Rusya’ya yerleÅŸmeleri için ev, arazi ve yer talep etmiÅŸtir.

 

Bu savaÅŸtan sonra pek çok Müslüman ve Ezdi Kürt kabile ve aÅŸireti (Ezidi daha ağırlıklı olarak) göç ederek Rusya kontrolündeki bölgelere yerleÅŸmiÅŸtir. UÅŸmakov, Kitabında Kürtlerden sıkça bahsetmiÅŸ ve önemli bulduÄŸundan bu kitapta Kürtler hakkında ayrıca bir makale yazmıştır.

 

Bu tarihi belgenin üzerinden 200 yıl geçmesine raÄŸmen çok önemli olguları gözler önüne sermektedir. Her ne kadar 19 yüzyılın baÅŸlarında Kürtler hakkında bilimsel araÅŸtırmalar az olsa da UÅŸmakov, dönemin bir tanığı olarak Kürtler hakkındaki gözlem ve bilgilerini bu kitapta toplamıştır. Bazı yanlış bilgiler olsa da o dönemin koÅŸullarında bu normaldir.


Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 â€¹ 
 â€º 
ArÅŸiv Arama
- -
Doğu Haber-Doğu Medya-Doğu Kültür Gazetesi
© Copyright 2013 Dogu Medya -Dogukultur. Tüm hakları saklıdır. Dkm Medya
DKM MEDYA GROUP -1
STK-DERNEKLER
FÄ°RMALAR-Ä°Åž DÃœNYASI
STK-Ä°Åž DÃœNYASI MESAJLAR
DKM MEDYA GROUP-2
TÜRKİYE-BÖLGE, FİRMALAR- İŞ DÜNYASI
DOÄžU KÃœLTÃœR MEDYA
SERHAT HABERLER
BAÄžLANTILARIMIZ
STK-Ä°Åž DÃœNYASI MESAJLAR
STK-DERNEKLER
FÄ°RMALAR-Ä°Åž DÃœNYASI
DOÄžU KÃœLTÃœR MEDYA