Ayasofya Kilise Olarak İnşa Edilmiştir
Ayasofya çok uzun tarihi olan bir kilisedir. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından, 532-537 yılları arasında yaptırılmıştır. Yapılırken cami olarak değil kilise olarak inşa edilmiştir.
Ayasofya Kilise Olarak İnşa Edilmiştir
Ayasofya çok uzun tarihi olan bir kilisedir. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından, 532-537 yılları arasında yaptırılmıştır. Yapılırken cami olarak değil kilise olarak inşa edilmiştir.
Bir süre camiye dönüştürülse de Cumhuriyetten sonra 1935 yılında müze yapılmıştır. Müze yapılması bence Doğru bir uygulama idi.
Ayasofya Danıştay kararıyla tekrar Diyanet işlerine devredilmiş oldu. Bu milletin tarihinde başka inançlara saygı gösteren bir kültür ve inanç vardır.
Ayasofya'nın yılık yaklaşık 370 milyon TL turizm geliri olduğu belirtiliyor. Şimdi her Cuma kapının önünde dilenenler ile kutularla yardım isteyenler olacak.
“İbadete açıldı namaz kılabileceğiz” söylemi doğru değil ki zaten Ayasofya’da namaz kılınıyordu.
Hem, Ayasofya’da namaz kılınarak cennete de gidilmez. Olan bitenler siyasi bir manevra olarak okumak mümkün. Neden bugüne kadar beklenildi?
İstanbul’da pek çok camii var. O camiler bile yeterli dolulukta değil. Bence Ayasofya müze olarak kalmalıydı. Aya Sofya bir Hıristiyan azizin ismidir. Kilise olarak yapılmıştır. Ben şahsen orada namaz kılmam. Gider Kuşkonmaz Camide kılarım.
Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim, semavi dinlerin ibadethanelerini olduğu şekliyle muhafaza etmeyi emrediyor.
Hac Suresi 40 Ayette: O mü’minler, tamâmen haksız yere ve sırf “Rabbimiz Allah’tır” dedikleri için öz vatanlarından çıkarıldılar. Eğer Allah insanların bir kısmının kötülüğünü diğer bir kısmının eliyle savmasaydı, içlerinde Allah’ın ismi çokça zikredilen manastırlar, kiliseler, havralar ve mescitler yıkılıp giderdi. Allah, kendi dinine yardım edenlere elbette yardım edecektir. Çünkü Allah mutlak kuvvet sahibidir, her işte üstün ve mutlak galiptir.” Buyruluyor.
Ayasofya bir egemenlik meselesi falan da değildir. Elbette bu ülkenin bir parçasıdır. Ve bu ülkenin idarecileri kullanımı hakkında istedikleri gibi karar verebilirler.
Ancak, başkalarının ülkelerindeki camileri yıkıp ya da başka şekilde kullanıma açtıklarından söz edilirken, Aynı şeyi yapıyor olmak ile onların yaptığı yapılmış olmuyor mu?
İyi, o zaman Sümela Manastırını da Kuran kursu yapalım...! Ya da Van Akdamar’daki Kiliseyi de yatılı imam hatip lisesi yapalım! Iğdır Ulu Camiinin yerinde de eskiden Ermeni kilisesi vardı, yıkıp yerine cami yapmadık mı? ..
Murat Akkuş- Iğdır Doğu Gazetesi..
