CORONA TR, İRAN, IRAK, SYRİA ARASINDAKİ SINIRLARI KALDIRMAYA BAŞLADI ..

CORONA TR, İRAN, IRAK, SYRİA ARASINDAKİ SINIRLARI KALDIRMAYA BAŞLADI..

TR’nin Irak Kürdistanında yaptığı başarılı operasyonlarla PKK başta olmak üzere hiçbir terör örgütü adım atamayacak boyuta kayıyor. Yakın zamanda aynı gelişmeler Syria'da da yaşanacak..

Gezegenimizde terörizmin ana kaynağı olan vahşi kapitalizm, vahşi kapitalizmin memuru-uşağı-kölesi  ulus devlet faşizmi, her ikisinin beslediği terör lejyonları döneminin sonuna gelindi..

TR, İran, Irak, Syriada rejimler bir taraftan Korona virüsle savaşırken, diğer yandan kurdu-türkü-arabı, farsı , rumu-ermenisi ile bu devasa coğrafyada yaşayan halkların artık Kurdistan coğrafyasında (Anadolu-Mezopotamya-Ortadoğu’da)  devlet ve rejimlerin, terör ordu örgüt ve lejyonlarının insan hak  ihlalleri döneminin son bulması aksine halklar bütün bu rejim ve örgütleri gömecekleri yönünde büyük kayanama dönemine geçmeye başladılar..

Bu işaretlerden en önemlisi HDP’nin son genel kurulunda kandili devre dışı bırakması ve Kürt anaların Amed’de terör lejyonlarına karşı verdikleri çağdaş Kawa mücadelesi.. Artık hiçbir ana çocuklarının adı devlet yada örgüt her ne pok ise çocuklarının yem ve  kurban edilmesini istemiyor..

Bu gelişmeye yahudi ve ermenilerden de büyük bir destek var. Yahudi ve ermeni halkı yüzyıla yakındır kendilerini soykırım gettosuna benzeyen sınırlara haps eden siyonist israil-ermenistan planını yerle bir etmek, bütün bölge halkları ile bütünleşmek için çoktan hareket halindeler.. Coronadan sonra  bir ırk ve terör devleti olan israilin ve bütün faşist ulus devlet olgusunun  miadını doldurduğunu, bu anlamda Ortadoğuda Kürdistanda yüzyıllardır halklar arsına cetvelle çizilen sahte suni sınırların, sahte devlet ve rejimlerin yıkılması bütün bölge halklarının ırk-dil-din mezhep üstü yeni bir siyasal birliğe gitmelerinin şart olduğu bu gerçek hayata geçmese gezegenin patlayacağını.. Bir başka deyişle Kurd aydınlarının yüzyıldır dile getirdiği tüm bölgeyi kapsayan siyasal görüş İsrailden Ermenistana, Rusyadan Amerikaya, Filistinden Afganistana kabul gören çağımızın en devrimci çıkışı olmaya başladı..

Başur’da  sahadaki temsilcilerimizden aldığımız bilgilere göre Rus-Amerikalı uzmanlar Dünya konfederasyonunun giderek  insanlığın gündemine oturduğunu  bir zaman diliminde kendi ülkeleri dahil olmak üzere artık gezegenimizde faşist ulus devletlerin, terör ordu ve örgütlerinin yaşamayacağı bir zaman dilimine girildiğini, Rahmetli Özalın da belirttiği gibi halkların devletler için değil, devletlerin halklar için var olduğu bir döneme geçildiği;  bu anlamda ne ulus devlet faşlizminin nede terör lejyonlarının halklarla oynaymayacağı yeniden bir siyasal yapılanmanın hayata geçirilmesi konusunda fikir birliğine vardıkları yönünde..Hatta Trump'ın bu konuda çok kötü kızdığını Kurdistanda cetvellerle çizilen bu sahte suni sınırları çizenlerin o cetveli onların müsait bir yerine .. diye espri yaptığı da iddialar arasında yer almaktadır..

Ortadoğuda gelişen bu yeni konsept nedeniyle Kurd Lider Mesrur Barzani de durumuı teyit eden bir açıklama  yaparak “Sadece Kürdistan Bölgesi’nde değil insan hak-hukukunu bütün coğrafyamızda ihlal eden yasalara aykırı olarak farklı yönetimlerin olmasını ve Hükümetin talimatlarını engellemesini hiçbir şekilde kabul etmiyoruz, bundan sonra yasalar bütün bölge halklarının ırk-dil-din-mezhep üstü çıkarına hizmet edecektir.. Burada meşruu bölge rejimleri ortaklaşa hareket edecektir.”  ifadelerini kullandı.

İranda, Irakta, Suriye ve İsrailde de benzer açıklamaların gelmesi.. Diktaör devlet ve örgütler döneminin sonunun geldiğini, tüm bildiğimiz geçmişteki ezberlerin bozulduğunu da teyit etmeye başladı.. Bir başka ifadeyle halklar Filistinden Afganistana sınırları faşist ulus devlet aygıttını, terör ordu-örgüt ve lejyonlarını yıkma dönemine geçtiler. Böylesi bir projenin arkasında ise ABD ve Rusyanın birlikte yer alması ise gezegen tarihi açısından eşsiz devrimci bir proje..

İranda ise molla rejmi salntıda, bunu fırsata çevirmek isteyen bazı güçlerin askeri darbe vb. şeylerin peşinde oldukları ama halkın ekseriyasının artık ne diktatör molla rejmi, nede darbe rejmine izin vermeyeceği gerçeği. İran halkıda Kürtler gibi yeniden siyasal birlik ve sahte suni sınırlar, rejimlerin son bulması, dinli-dinsiz terör lejyonlarının artık sahada çekilmesini aksine halklarıniradesine karşı gelen tüm rejim ve örgütleri gömecek güçte olduklarını ifade etmeye başladılar..

Bölgedeki tüm kayanaklar haşdi şabi, ösö, pkk, pyd, iş-it dinli-dinsiz devlet destekli-desteksiz hiçbir terör örgütünün varolmayacağını.. artık adı devlet yada örgüt ne olursa olsun hiçbir rejim ve gücün insanla, doğayla, canlı ve cansız yaşamla oynayamayacağı bir dönemin başladığını bunu anlamda zorlanan tüm yapıların çökeceğini belirtiyorlar..

Yani özetle dünya ulus devlet faşizmi ve terörizmin olmadığı yeni bir sisteme geçiyor. Bu sistemin temellerinide kürtler atıyor, dünya kürtleri izlemeye başladı..

Özetle dünya şu anda coronadan can havliyle fellik -fellik kaçan, kurdistanı cetvelle bölen kraliçe vb. insanlıkla binyıllardır oynayan tüm orospu soyları gömme dönemine girdi.. Dünya, canlı-cansız yaşama müdahale, insanın insana canlı -cansız yaşama oyun yapmsı son bulmasa.. İnsan aslına dönmese.. Bu yüzyıl insanın yaşadığı son yüzyıl olacaktır. Gezegenimiz iki ayaklı bu hayvanı üstünden silecektir..

Hasan Amedov- Başur- Doğu Medya..

Başur Medyadan :

Peşmerge kcknın savlarını red etdi..

Peşmerge Genelkurmay Başkanı Cemal Eminki, KCK’nin Perşmerge Güçleri’ni hedef alan açıklama ve iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Rûdaw’a konuşan Peşmerge Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Cemal Muhammed Eminki, Peşmerge Bakanlığı’na bağlı ortak bir birliğin Zini Wertê bölgesinde yerleştirildiğini, PKK’nin ise bölgeye saldırı düzenlemesi için TSK’nın eline bahane verdiğini belirtti.

PKK hakkında bilgi paylaşmanın Peşmerge’nin işi ve görevi olmadığını vurgulayan Eminki, TSK’nın söz konusu bölgelerde daha önce de saldırı düzenlediğini kaydetti.

Eminki, açıklamalarının devamında şunları söyledi:

 “KDP’ye ait Peşmergeler birliği söz konusu bölgelerde bulunmuyor. Peşmerge Bakanlığı himayesindeki 7’inci Tugay Komutanlığına bağlı ortak birlikler o bölgelere konuşlandırıldı. Bu nedenle açıklamaları (KCK’nın açıklamalarını) tamamıyla reddediyoruz. Peşmergenin, TSK’nın düzenlediği hava saldırısından haberi olmamıştır. Söz konusu saldırınnın Peşmerge ile hiçbir ilgisi yoktur. PKK’yle ilgili bilgi vermek bizim görev ve işimiz değildir. Peşmerge’nin bulunmadığı söz konusu bölgelere TSK daha önce de hava saldırısı düzenledi.

PKK’nin kendisi TSK’ye bölgeye saldırı düzenlemesi için koz vermiştir. Çünkü, Peşmerge birlikleri o bölgeye konuşlandıktan sonra PKK’liler de gelip oraya yerleşmiştir. Bunun dışından hiçbir Peşmerge karargahından PKK’yle ilgili bilgiler paylaşılmamıştır.”

15 Nisan günü TSK’ya ait savaş uçakları Erbil’in Rewanduz ilçesi sınırları içerisinde bulunan Zini Wertê bölgesine hava saldırısı düzenlemiş, 3 PKK’li yaşamını yitirmişti.

Aynı gün TSK’yaait SİHA’lar, başkent Erbil’e 55 km uzaklıkta bulunan Mahmur Kampına saldırı düzenlenmiş 3 kadın hayatını kaybetmişti.

Hava saldırılarına ilişkin KCK tarafından yapılan açıklamada, TSK’nın Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Peşmerge’lerinden bilgi aldığını iddia etmişti.

KCK, 'Peşmerge Güçleri’nin bölgeden biran önce çekilmesini' istemişti.

Öte yandan Başbakan Mesrur Barzani de son günlerde Kürdistan Bölgesi’nde özellikle Zine Wertê’ye farklı güçlerin konuşlanması ve diğer gelişmelerle ilgili yaptığı açıklamada, “Kürdistan Bölgesi’nde yasalara aykırı olarak farklı yönetimlerin olmasını ve Hükümetin talimatlarını engellemesini hiçbir şekilde kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.

Mezopotamya-Anadolu Kurdi adları

Türkiye'nin Kurdi Adı (Kuzey Kurdistan)= Bakur

İran'nın Kurdi Adı (Doğu Kurdistan) =      Rojhilat

Irak'ın Kurdi Adı (Güney Kürdistan)=      Başur

Suriye'nin Kurdi Adı (Batı Kurdistan) =   Rojava