KAFTASÇI ATATÜRKÇÜLER YİNE KÜRTLERE SALDIRIYA GEÇTİLER..
Atatürkçü Düşünce Derneği, Soykırımcı ırkçı, diktatör faşist tc zihniyetinin en büyük temsilcilerinden bir yapı olarak Kürtlere ve kürtlerin değerlerine yine saldırıya geçti..
KAFTASÇI ATATÜRKÇÜLER YİNE KÜRTLERE SALDIRIYA GEÇTİLER..
Kafatsçı atatürkçüler yüzyıl önce kürtleri fiziki olarak soykırıma uğratırlarken, günümüzde ise bu soykırım ve saldırı oyunları kültürel alan başta olmak üzere her alanda sürmketedirler. Kürt şehir, isim ve coğrafya adlarından rahatsız olan ırkçı kafatasçılar şimdide Dersim adına karşı saldırıya geçtiler..
Atatürkçü Düşünce Derneği, Soykırımcı ırkçı, diktatör faşist tc zihniyetinin en büyük temsilcilerinden bir yapı olarak Kürtlere ve kürtlerin değerlerine yine saldırıya geçti.. Kürt ve Kürtlerin kürt dili-edebiyat-kültürünün bir numaralı düşmanı olduklarını Der-Sim (Kurdi gümüş kapı) Dersim adından rahatsız olduklarını ortaya koyarak birkez daha ispat ettiler..
MAÇOOĞLU KÜRDİSTANA GÜMÜŞ KAPIDAN GİRİŞ TYAPTI TIKLAYINIZ..
Bu kafatasçı siyonist yapılanma yüz yıl önce Kürtlerin soykırımını meşru bir hak olarak gören siyonist tc ırkçılığının günümüzdeki, canlı yaşayan örnekleri hala aynı pervasızlıkla Kürtlere ve Kürtlerin bütün değerlerine saldırmaktadırlar..
Dersim adından rahatsız olan bu faşist-bölücü ırkçı, totemci zihniyet ırkçı sisteminde kendilerine verdiği destekten güç alarak, Dersim Belediye meclisinin aldığı Dersim adının kullanılması kararının durdlmasını talep ettiler, valilikte, mahde dersim adının tabelalara asılmasını durdurdurma kararını anıda uygulamaya koydular..
CİDDİ TÜM STKLAR, BU KARARIN 1. SAHİBİ AK PARTİ, 2. SAHİBİ CHPDİR , ADD İSE MEVBCUT SİSTEMİN BİR PİYONDUR DEDİLER..
STK’LAR AK PARTİ 17 YILDIR KÜRTLERİ ve TÜRKİYE HALKINI KANDIRIYOR.. FAŞİST DİKTATÖR YAPILANMA VE YASALARI BİLEREK DEĞİŞTİRMİYORLAR.. BİR ŞEHRİN ADININ HAK SAHİBİ, TEK SAHİBİ O ŞEHRİN HALKIDIR. EĞER HALK ŞEHRİNİN ADINI KULLANAMIYORSA O REJİM KATIŞIKSIZ BİR DİKTATÖRLÜKTÜR. BU DİKTATÖRLÜĞÜ DEĞİŞTİRME, DÖNÜŞTÜRME OYUNLARI İLE ORTAYA ÇIKAN AK PARTİ GİDEREK BU DİKTATÖRLÜĞÜN 2. CHPSİ OLMA YOLUNDA CHPYİ SOLLAMAYA BASLADI.
CHP İSE ZATEN BU IRKÇI-KAFATASÇI ZİHNİYETİN MİRASÇISI KÜRTLER SÖZKONUSU OLDUĞUNDA İKTİDAR MUHALEFETİN BİRBİRİNDEN FArKI KALMIYOR DEDİLER.. STKLAR ULUS DEVLET FAŞİZMİ, SÜRDÜKÇE BUTÜR FAŞİST UYGULAMALRDA SÜRECEKTİR DEDİLER..
Bu kararın alınmasının ana nedeni 17 yıldır iktidarda olan Ak Parti. Pekala ırkçı-kafatasçıların toplumla, halkla, halkın değerleriyle oynayamayacak kararlar ve kanunlar çıkarabiilirlerdi..
Tek bir kanun yeterdi. Faşist tc rejminin kaldırdığı tüm adların KULLANIMI HALK YADA BELEDİYE MECLİSLERİ KARAR VERİR YÖNÜNDE BİR KANUN YETERLİYDİ. Zihniyet aynı zihniyet olunca diktatörlüğü demokrasi diye yutturma oyunları olduğu gibi sürüyor.. Ama İşlerine gelen karar yada khkyı anında çıkaran ak parti kürtlerve ötekiler.. ve değerleri söz konusu olunca add gibi faşist kafatasçıları chp-mhp ile birlikte piyasaya sürüyorlar.. CHP zaten bu zihniyetin temsilcisi bir parti vatandaşın-halkın, halkın değerlerinin soykırımı ve asimilasyonu üzerinden var olmuş Osmanlının yıkımının ardından dünya siyonizminin, kürt ve halkların düşmanı soykırımcı ingiliz sermayesinin.. kurdurduğu ajan bir parti.. ADD vb. yapılar chpden beslenmektedirler..
ADD vb. faşist yapılanmalar küresel soykırımcı kapitalist semayenin ajanları olarak, faşist zihniyetin en büyük temsilcileri olarak yüzyıl boyunca anadolu ve mezopotamya halklarını değerleri ve kültürlerine fiziki-kültürel soykırım ana politikaları olurken, halka ve halkın değerlerine saldırırlarken, atatürk bizi öyle bir kurtarmışki yüzyıldır kendisinden kurtulamıyoruz.. Ve bu katışıksız siyonist diktatörlüğü de hala demokrasi diye yutturmaya çalışıyorlar..
Türkiye’de yaşananlar sistemi değiştirmek için yola çıkan ak partinin de düşürüldüğünü, TR’nin derin siyonist abluka ve derin işgal altında olduğunu ispatlamaktadır.. Türkiye geçeği dünya genelindeki ulus devletler, ulus devlet faşizminin dünyadaki tüm halkların, milletlerin ortak düşmanları olduklarını ortaya koyduğu gibi bu devletlerin dünya soykırımcı sermayesi tarafından derin bir şekilde işgal edildiklerini de ortaya koymaktadır. Ulus devletler ve bunların ürettikleri faşist zihniyet yıkılmadıkça dünyayla oynayan soykırımcı siyonist sermaye istediği kıtaya, istediği halka, istediği devlete istediği oyunu yapabilmektedir, yapamaya da devam edecektir..
İktidarı muhalefetiyle çürümüş, çürük bir siyaset, çürümüş totemci-putçu bir düzen 21 yüzyılda hala Türkiye halkının yakasını bırakmadan olduğu gibi sürmektedir..
Türkiye sathında halka yönelen siyonist soykırımcı saldırı o denli büyükki bazen bilim adamları uçaklara doldurulup dağlara çarptırılıyor, bazen aselsan mühendisleri gibi bu vatanın evlatları beyinleri yok edilyor, bazen çaycı çorbacı kılığında semt-semt dağılarak hedef seçtikleri iş adamı, öğrenci, siyasetçiyi biyolojik, kimyasal, mikroplarla.. Rahmetli özal gibi istedikleri siyasetçiyi, Eşeref Bitlis gibi değerli, komutanları.. Kısaca yüzyıldır bu soykırımcı diktatörlük akla hayale gelmeyen saldırı metotlarıyla vatandaşa karşı büyük bir saldırı geliştirdiği gibi darbe yapamadıkları dönemlerde ise iktidarı muhalefetiyle siyasal alanıda ele geçirerek Türkiye vatandaşını iyice sıfırlamakta ve bitirmektedirler..add gibi faşist ırkçı ajan halk düşmanı yapıların kapatılması ırkçılık ve bölücülük yaptıklarından dolayı cezai müeyyideye tabi tutulmalrı gerekmektedir..
Basında add açıklamsı..
ADD Genel Başkanı Hüseyin Emre Altınışık, talebi içeren dilekçeyi Erzurum Bölge İdare Mahkemesi'ne gönderilmek üzere Ankara İdare Mahkemesi'ne sundu.
Altınışık, başvuru sonrası yaptığı açıklamada il isimlerinin yasayla değiştirilebileceğini ve alınan bu kararın yasa tanımazlık olduğunu söyledi.
Tunceli Belediyesi'nin bu kararının toplumu ayrıştırmaya yönelik bir hareket olduğunu öne süren Altınışık, kararı ileride Türkiye Cumhuriyeti'nin de adının değiştirilebileceğinin adımı olarak gördüklerini ifade etti.
Altınışık, "Uyarı mesajımızı hukuk yoluyla vermek istedik. Tunceli adı Atatürk tarafından verilmiştir. Atatürk ile Tunceli arasına bir mesafe koymaya kimsenin hakkı yoktur. Tuncelililer, Atatürk devrimine ve Cumhuriyet'in kazanımlarına bağlıdır. Belediye başkanlığına gelir gelmez Atatürk ve şehir isimleriyle uğraşmak siyasi bir hastalıktır. Bu hastalığa da Atatürkçüler olarak duyarsız kalmayacağız" diye konuştu.
