DÜNYAYI SARAN 3. BÜYÜK SAVAŞ KAPIDA....

DÜNYAYI SARAN 3. BÜYÜK SAVAŞ KAPIDA...KOALİSYON GÜÇLERİ TÜRKİYE'YE KARŞI SAVAŞ HAZIRLIKLARINI HIZLANDIRDI... 

2019,  ya Rusya -Türkiye ve İran'ın yeniden bir siyasal yapılanmayla emperyalizmi Ortadoğu-Kürdistandan def edeceği yıl olacaktır. Yada emperyalistlerin Çin'in sınırlarından Afrikanın derinliklerine halkların tek kalesi konumundaki bu devletlerin düşürülmesiyle siyonist işgalin dünyayı esir almasıyla sonuçlanacaktır...

KOALİSYON GÜÇLERİ TÜRKİYE'YE KARŞI SAVAŞ HAZIRLIKLARINI HIZLANDIRDI... 

Küresel Katil Firmaların Ortadoğu'!da ki Truva atı İsrailin emrine verilen ABD-AB  gibi koalisyon ülkeleri, onların terör-işgal örgütü Nato Türkiye'ye karşı son hız savaş hazırlıklarını hızlandırmaya başladılar.

ABD İncirlik üssünde bulunan mahiyetleri bilinmeyen silah depolarını Suriye Kürdistanına (Rojava) taşırken, Fransa Asker Yığmaya, İngiltere ise Milletvekilleriyle Kürdistana çıkarma yaptı. Türkiye ye karşı savaş hazırlıklarını hızlandırmaya başladılar.

RUSYA-TÜRKİYE-İRAN SAVUNMAYA GEÇTİLER...

Rusya-Türkiye-İran üçlü koalisyonu ise Ankara'da toplanarak Küresel katillerin Ortadoğu-Kürdistan'da ki işgallerine karşı savunmaya geçtiler.

----Rusya'dan alınacak S 400 lerin teslim tarihi öne alındı.

----Emperyalist saldırıyı def etmek için Türkiye, İran Rusya öncülüğünde Türkiye-İran, Irak-Suriye'yi de içine alacak ırk-mezhep üstü yeniden bir siyasal yapılanma için düğmeye basıldı.

----Terör devleti İsrailin Golan tepeleri başta olmak üzere işgal ettiği Suriye ve Filistin topraklarından çekilmesi için atılması gereken adımlar konuşuldu...

2018-19 koalisyon güçlerini oluşturan küresel katiller, güdümlerindeki devletlerle, örgütlerle... Ortadoğuyu terk etmezlerse, 3. büyük dünya savaşı kapıda. Rusya-Türkiye-İran'da, Türkiye-İran, Suriye-Irakı içine alacak ırk-mezhep üstü yeniden bir siyasal yapılanma ortaya koymayı beceremezlerse savaş-terör ve kaos giderek hem bölgeyi, hem de tüm dünyayı saracak, Rusya-Türkiye-İran sorunlara yeniden siyasal yapılanma gibi emperyalistleri def edecek çözüm üretmeyi başaramazlarsa bu savaş Türkiye ve İranın parça-parça edilmesi kısa -uzun vadede de Rusyanın yıkımı olacaktır...

Bundan dolayı bir dünya savaşının arifesinde Rusya-Türkiye İran bölgede bütün halkları kapsayan yeni bir siyasal yapılanmayla dünyayı yanına almak koalisyon güçlerinin dünyanın diğer ülke ve halklarını kullanmalarını engellemek zorundadırlar...

BÜTÜN HAZIRLIKLAR 2019 YILINA KADAR...

Terör devleti İsrailin hizmetindeki Küresel katiller Türkiye'de ki 2019 seçimlerine kadar Türkiyedeki muhalefet vb. odaklarla işgali derinleştirmeye bakacaklar. Erdoğan ve Ak Partiyi devirirlerse artık ortada Türkiye ve İran olmayacaktır. Büyük savaşlara girilmeden her iki ülkeyi de parçalayıp işgal edebileceklerdir. Erdoğan ve Ak Parti daha da güçlenip çıkarsa Kürt-Filistin sorunundan kaynaklı yeniden bir siyasal yapılanma kapıları sonuna kadar açılacak. Emperyalistlerin bu coğrafyada operasyon yapabilecek tüm argümanlkarı ellerinden alınacaktır...

2019,  ya Rusya -Türkiye ve İran'ın yeniden bir siyasal yapılanmayla emperyalizmi Ortadoğu-Kürdistandan def edeceği yıl olacaktır. Yada emperyalistlerin Çin'in sınırlarından Afrikanın derinliklerine halkların tek kalesi konumundaki bu devletlerin düşürülmesiyle siyonist işgalin dünyayı esir almasıyla sonuçlanacaktır...

Bundan dolayı büyük savaş hazırlıkları son hız sürmektedir...

BASINDAN....

Koalisyon güçleri Türk ordusuna karşı konuşlanıyor

Menbic Askeri Meclisi yeni bir ABD birliğinin kente geldiğini ve yeni üsler kurarak konuşlandığını bildirdi. Meclis yetkilileri ABD ordusuna ait ikinci bir birliğin daha geleceğini ve koalisyon güçlerinin Türk ordusunun bölgeye yönelik herhangi bir operasyonuna karşı hemen cevap verecek şekilde hazırlandığını ileri sürdü.

Menbic Askeri Meclisi komutanlarından Şiyar Gerdi Menbic'te birinci savunma hattını tamamladıklarını ve şu an ikinci bir savunma hattını oluşturduklarını, siperlere yerleştirilen silahların ise Amerikan askerleriyle birlikte kullanıldığını açıkladı.

Menbic Askeri Meclisi'nin Sacur Cephesi komutanı Halil Mustafa ise Amerikan askerlerinin dışında Fransız ve İngiliz askerlerinin de İŞİD Karşıtı Koalisyon çerçevesinde Menbic'e geldiğini bildirdi.

Bab ile Kobani ilçeleri arasında bulunan Menbic kenti 2016 yılında Suriye Demokratik Güçleri (SDG) tarafından koalisyon güçlerinin desteğiyle İŞİD'ten kurtarılmıştı. Türkiye de SDG'nin Menbic'ten çekilmesini talep etmiş, aksi takdirde Türk ordusunun Menbic'e operasyon düzenleyeceğini ileri sürmüştü.

xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

ANKARADA SURİYE ZİRVESİNDE ÖNEMLİ KARARLAR ÇIKTI

Suriye'deki çatışmaların sona erdirilmesi için yürütülen Astana barış sürecinin üç garantör ülkesinin liderleri olan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Suriye konulu üçlü zirve için Ankara'da bir araya geldi. Görüşme sonrası ilk açıklama Ruhani'nin ofisinden geldi. Yapılan açıklamada, "3 ülke bölgedeki gerilimi azaltmak için ortak çalışmalarını sürdürecek ve sivillerin korunması için elinden geleni yapacaktır" ifadesi kullanıldı.

metin boyutu 

metni yazdır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin katıldığı "Suriye" konulu Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi sona erdi.

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin görüşmesi sona erdi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki görüşme 1 saat 10 dakika sürdü.

Kritik Suriye zirvesi sonrası üç lider ortak açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları;

- Türkiye, Rusya ve İran kalıcı ateşkes için aktif işbirliğinin sürmesi konusunda kararlılığını teyit etmiştir.

- Suriye'nin egemenliği ve toprak bütünlüğü ile komşu ülkelerin egemenliğini zayıflatmayı amaçlayan güçlere karşı durma karalılığı teyit edilmiştir. Suriye'nin toprak bütünlüğünün sağlanabilmesi, tüm terör örgütlerine aynı mesafede olunmasına bağlıdır. Çevre ülkelere ve tüm bölgeye tehdit oluşturan terör örgütlerinin dışlanması çok ama çok önemlidir. Türkiye, DEAŞ'a karşı en etkin mücadeleyi veren ülkedir. Zeytin Dalı Harekatı ile de aynı mücadeleyi bir başka terör örgütü olan PYD/YPG'ye karşı veriyoruz. Teröristlerden temizlediğimiz bölgeleri temizlemekle kalmıoyruz, altyapı ve üstyapısı ile yaşanabilir hale getiriyoruz.

- Ülkemizde 3.5 milyon Suriyeliyi konuk ediyoruz. Cerablus ve El Bab bölgesine şu ana kadar 160 bin Suriyeli kardeşimiz geri döndü. Afrin'e de yüzbinlerce Suriyeli kardeşlerimizin döneceğini düşünüyoruz. Münbiç başta olmak üzere PYD/YPG'nin kontrolündeki tüm bölgeleri temizlemeden durmayacağımızı bir kez daha söylemek istiyoruz.

- Tel Rıfat için Rusya ve İran ile Türkiye birlikte çalışmaya hazırız.

- Önümüzde zor ama başarı ışığı kuvvetlenen bir yol. Ne Suriye, ne de bölgemizin geleceğinin 3-5 terör örgütü tarafından karartılmasına izin vermeyeceğiz. Mutabık kaldığımız hedeflere kararlılıkla yürüyeceğiz. Uluslararası toplumu, sorunun adil çözümüne destek olmaya çağırıyoruz. Yaptığımız istişare ve aldığımız kararların Suriye için hayırlı olmasını diliyorum.

İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin konuşmasından satır başları;

- 15 ay önce Astana'da bir toplantı yapıldı. Bu sayede Suriye'de kısmi bir ateşkes ve 4 bölgede krizin azalması sağlandı. Bu gelişmeler umut vericiydi ve ben bugün Suriye halkının barışa yönelik umudunun arttığını görmekten çok mutluyum. Suriyeli mülteciler de evlerine dönmek için artık daha çok umutlular. Bugün çok mutluyum ki üç ülke liderleri Ankara'da üçüncü zirveyi gerçekleştirdi. Üç ülkenin Suriye'deki malzum halka yardım için mutabık kaldı. Umarım ki pratikte de bunu uygulayalım ki Suriye'deki yaralılar ve mazlum halka daha çok yardımımız dokunsun. İran açısından ki biz her zaman bunu vurgulamışızdır, Suriye'deki sorunun askeri bir çözümü yoktur. Barış gereklidir ve malzum halk evlerine dönmelidir.

- Bizim için Suriye'nin toprak bütünlüğü en önemli şeydir. Terör örgütleri bölgeden temizlenmeli ve kalıntıları yok edilmedilir. Bizim üstümüze düşen Suriye'nin geleceği için destek olmaktır. Kimsenin Suriye'nin geleceğiyle ilgili söz söyleme hakkı yoktur. Bu kararı hak verecektir ve bunu seçimle yapacaktır. Bizler Astana sürecinin garantörü üç ülke olarak bu çabalarımıza devam edeceğiz. Suriye halkı en kısa sürede özgür bir seçim yapacak ve kendi geleceğine karar verecektir.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in konuşmasından satır başları;

- Bugünkü görüşmelerimiz son derece yapıcı bir havada gerçekleşti. Suriye'deki durumun temel yönleri ele alındı. Suriye'de kalıcı bir çözüm için görüş alış verişinde bulunduk. Ve ortak bildiri imzalayarak mutabakata vardık. Rusya, İran ve Türkiye, Suriye'nin toprak bütünlüğünün sağlanmasından yanadır. Bazıları mezhepsel ve etnik çatışmaları körüklemeye çalışıyor ve çatışma potansiyelini artırmaya çalışıyor. Biz üçlü iş birliğimizi artırmaya karar verdik. Daha önce Astana'da aldığımız kararlar sonrası ülkedeki çatışmalar azalırken, Suriyeli vatandaşlar ilk kez evlerine dönmeye başladı.

- Suriye içerisinde diyalogun ilerletilmesi önceliğimizdir. Suriye Ulusal Diyalog Kongresi'nin sonuçları da çok önemlidir. İranlı ve Türkiyeli meslektaşlarımızla Soçi görüşmelerinin hayata geçirilmesi kısmını da ele aldık. BM'nin de bu konuda uygulamaları var. Bu sayede Suriye'de yaşayanlar geleceklerini kendileri belirleyebilecek. İnsani yardım konusunda gelirsek, bu durum siyasileştirilmemeli ve BMGK kararı bir an önce hayata geçirilmeli. Doğu Guta'da yüz binlerce sivilin kurtarılması için bir operasyon gerçekleştirdik. Çatışma bölgelerine devamlı olarak insani yardım gönderiliyor. Rusya- Türkiye ve İran terörle mücadele konusunda da iş birliğini güçlendirecek. Kurulan çalışma grubunda sivillerin serbest bırakılması, cenazelerin alınması gibi faaliyetler sürdürülecek.

- Suriye'nin sosyal ve ekonomik altyapısını da kalkındıracağız. Teröristlerin bir zamanlar kol gezdiği bölgelerde bu projeler gerçekleşecek. Sahadaki barış sürecini sürdürmemizi engellemeye çalışıyorlar. Zehirli maddelerle provokasyon yapıyorlar. Bu noktada da iş birliğimizi sürdüreceğiz.

-Sayın Erdoğan (Suriye'de) acil insani  yardım yapılması teklifinde bulundu. Bence bu teklif çok isabetli.

Astana'dan sonra İstanbul'da üçlü zirve

Söz konusu zirveye Türkiye heyetinden Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Milli Savunma Nurettin Canikli, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan da katıldı.

Türkiye, Rusya ve İran, Suriye'deki krize farklı açılardan baksalar da bu ülkedeki çatışmaların sona ermesi için Ocak 2017'den beri Astana barış süreci kapsamında ortaklaşa çalışıyor.

Astana süreci kapsamında Suriye'de gerilimi azaltma bölgeleri oluşturulmasıyla bu ülkedeki şiddet olayları belirgin biçimde azalmıştı.

Ankara'daki zirve, Suriye'nin başkenti Şam'ın hemen doğusunda yer alan Doğu Guta'nın kontrolünü 2012'den beri elinde tutan cihatçı grupların buradan tahliyelerinin tamamlanmak üzere olduğu bir döneme denk geliyor.

Kazakistan'ın başkenti Astana'nın ev sahipliği yaptığı sürecin üç garantör ülkesi olan Rusya, Türkiye ve İran'ın liderlerini bir araya getirecek olan bu üçlü zirvenin ilki Kasım 2017'de Soçi'de gerçekleştirilmişti.