ORTADOĞU'DA BARIŞ ve İSTİKRAR, DÜNYA BARIŞI YENİDEN BİR SİYASAL YAPILANMAYLA MÜMKÜNDÜR...

ORTADOĞU'DA BARIŞ ve İSTİKRAR, DÜNYA BARIŞI  YENİDEN BİR SİYASAL YAPILANMAYLA MÜMKÜNDÜR...

Ortadoğu'da barış ve istikrar, buradan da dünya barışı ve istikrarı,  ırk-mezhep sınırlarının kaldırılması ve yeniden bir siyasal yapılanmayla mümkündür. Aksine bölge halkları başta olmak üzere dünyamız, terör- kaos, soykırım ve kölelik kıskacı, belki de yok olmaktan kurtulamayacaktır...

 İran, Türkiye, Irak-Suriye... Yüzyıllardır, Kürt-Türk, Arap, Fars halklarıyla bu halkların içinde yaşayan diğer irili ufaklı etnik guruplar, halklar, inançlar tek kelime ile yüzyıllardır soykırıma uğramaktadırlar.

Bu soykırım koşullarını hazırlayan ana etken ise Osmanlı-İran, Osmanlı -Çarlık savaşlarıyla yüzyıllar içinde bölge halk ve devletlerinin parçalanmaları, ırk-mezhep temelli bölünmeleri; zayıf düşürülmeleri yatmaktadır. Yüzyıllar boyu süren bu kör savaşlarda Kürdistan Coğrafyası İran-Osmanlı tarafından ikiye bölünmesiyle ok yaydan çıktı. Bütün bölge ve bölge halkları için atomizasyon-parçalanma  süreci başladı.

Osmanlı ve Çarlığın yıkımının akabinde ise bu halkların coğrafyaları hertür soykırımın, hertür parçalanmanın yaşandığı istikrarsız alanlara dönüştüler.

Yüzyıldan fazladır Kürtler parça-parça edilirken, İran ve Türkiye Kürtlerin parçalanması sonucu  sahte-suni dikiş tutmayan sınırlarla kuşatıldılar.  Kürtlerin parça-parça edilmeleri bir taraftan İran ve Türkiye'yi sahte suni sınırlarla kuşatıp her iki devleti yıkım, parçalanma ile kuşatırken, bölgede bir ur gibi kurdurulan siyonist israil devleti, devlet vasfı olmayan suriye-ırak gibi diktatörlüklerde resmen bölge halklarını her alanda soykırıma uğratan yapılar oldular.

ORTADOĞUDA YENİDEN SİYASAL YAPILANMA ŞART...

1. Dünya savaşından günümüze Ortadoğu'da başlayan bu parçalanma, istikrarsızlık, terör ve kaos ortamı Ortadoğu (Kürdistan-Mezopotamya, Anadolu, Körfez ülkeleri, Arap Coğprafyası) Ön Asya (Türki Cumhuriyetler-Afganistan-Pakistan...) ve Rusya'yı yıkım ve tarihten silmeye doğru kaymaktadır...

Rusya-Türkiye-İran Yüzyıllardır Süren Bu Atomizsayonu (parçalanmayı) Durduramazlarsa Hiçbir Devlet ve Halkın Geleceği Olmayacaktır. Ortadoğu'dan -Çine bütün halklar soykırım-kölelik kıskacına girerek mensup oldukları devletleri de yıkılmaya mahkumdur.

Rusya-Türkiye-İran devletleri İran-Türkiye-Irak-Suriye arasındaki fiziki, ırk-mezhep sınırlarını acilen kaldırıp Mezopotamya coğrafyasının tümünde yeniden bir siyasal yapılanmaya gitmek zorundadırlar.  Bu siyasal yapılanma israil terör devletinin normal kontrol edilebilir bir yapıya çekilmesi, olamıyorsa bu terör devletinin bölgeden sökülüp atılması; Filistin'in işgalden kurtarılması, ABD'nin bölgeden def edilmesiyle doğru orantılıdır. Sahte suni sınırlarla, ırk-mezhep sınırlarıyla  parçalanmış bir Ortadoğu gerçeği ortada durdukça ne Türkiye'nin, ne Rusya'nın, Ne de İran'ın geleceği olmayacaktır. Bugün olmasa yarın... hepsi yıkılacaktır. Bu anlamda Ortadoğu ve Mezopotamya'da yaşayan halklar atomizasyon gerçeğini çözüp devletlerini yukarda işaret ettiğimiz ırk-mezhep üstü yeniden bir siyasal yapılanmaya zorlamalıdırlar. Bu yeniden yapılanmanın  ortaya çıkarmaları için de yaşadıkların devletlere baskı kurmalıdırlar. Aksine hiçbir halkın ve devletin geleceğinin olmadığını, soykırım ve köleliği kaderleri olarak kabullenmek zorundadırlar...