BİR AZERİ -BİR ERMENİ... SAVAŞI BÜYÜYOR

BİR AZERİ -BİR ERMENİ... SAVAŞI  BÜYÜYOR

Kahraman Ermeni-Kahraman Azeri savaşı bir yüzyıl daha sürebilir. Azerilerin Ermenistana ait helikopteri düşürmelerinin ardından, Ermneiler de bir Azeri askerini öldürdü...

Geçmişte eski diktatör Türkiye'de ajanlar  öğleden önce sağcıyı öldürürülerdi. Öğleden sonrada aynı silahla solcuyu öldürürlerdi. Kürtlerin içinde kan davasını yaygınlaştırmak, aşiretlerin birbiriyle çatışarak zayıflaması içinde bir o aşiretten, bir de öbür aşiretten gençleri harcarlardı.

Osmanlı yıkıldıktan sonra bu oyun devletler bazında daha da karanlık bir hal aldı. Kurdurulan diktatörlükler, uydu uyduruk devletler bir bütün olarak Kürdistan ve Kürtleri soykırıma alırken; diğer yandan sürekli olarak birbirleriyle çatışan bataklıklara dönüştürüldüler.

Devlet vasfı olmayan, çetelerin diasporaların kıskacına giren Ermenistan ve Azerbaycan günümüzün iki kanlı aşireti, geçmişin diktatör Türkiyesinin sağcı-solcuları gibi en az birbirlerini yüzyıl harcayacak bir zemine çekilmişlerdir.

Türkiyede yarım yüzyıla yakın süren dağda ve ovada birbirini harcayan Türkiye gençliği gibi bunlar en az bir yarım yüzyıl daha birbirlerine saldıracaklar. Birbirlerine saldırmaları için hertür zemin hazırlanmış bulunmaktadır.

Eğer halklar uyanıp kafkaslardan Türkiyenin batı sınırlarına kadar siyasi, iktisadi, askeri, ...stratejik  planlarla ortaya çıkmasalar hepsinin soykırıma açık oyuncaklara dönüşeceğini düşürüleceklerini unutmamalılar...

Osmanlıyı yıkanlar şimdi Kafkaslardan Ortadoğuya-Afrikaya derin düşünme ve eğitim yeteneğini kayb eden tüm halkları soykırıma uğrayan, uğrayacak oyuncaklara dönüştürdüler...

Oyuncaklar Kürt-Türk, Sağcı -Solcu olmaktan çıkarıldı, daha da büyütüldüler artık azeri dovleti ile ermeni dovleti, kurd devleti ile işid devleti... liste uzayıp gidiyor...

Ermeniler diaspora ile yoksul ve yoksun bir halka çevrilirken, Azeriler de mafya, hırsız, soysuz çetelerin elinde paçavraya dönüştürülmektedirler. Birini diaspora bitirirken, öbürünü devleti ele geçiren çeteler bitiriyor. İşin garibi bu iki halkta Kafkaslardan Doğu Avurapaya diğer Kafkas, Anadolu, Mezopotamya halkları gibi kan ve gen olarak akraba halklar.  Bu halklar 300-400 yıldır kendilerini soykırım ve ırkçılık kıskacına çeken oyunları çözemezlerse doğal olarak kendileri çözülüp bitecektir...

Kan davasına dönüşen ırkçılıkla kuşatılan iki halk birbirini tarihten silmek için hertür araçla donatılmış bulunmaktadır. Bir Azeri, Bir Ermeni... sonu ve galibi olmayan körler savaşı... halklar uynamadıkça galibi olmayan bu kirli savaşlar halkları iyice çökertip bitirene, köleleştirene kadar da sürüp gidecek...

BASINDAN...

Ermenistan Tarafından Açılan Ateş Sonucu 1 Azeri Asker Öldü 

-Ermenistan sınır hattında yaşanan çatışma sonucu bir Azeri asker hayatını kaybetti.

Azerbaycan Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Ermenistan ordusunun ateşkes ihlali yaptığı ve Rüstem Azizov (19) isimli askerin açılan ateş sonucu hayatını kaybettiği bildirildi.

Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Ermenistan tarafının ateşkesi ihlal ettiğini kaydederek, "Ermenistan şehit olan askerlerimizin her damla kanının hesabını verecektir" dedi.

 Paşayeva, Azerbaycan'ın sınır güvenliğini ihlal ettiği gerekçesiyle düşürülen Ermenistan Savunma Bakanlığı'na ait helikopterle ilgili olarak AGİT Minsk Grubu'nun eş başkanlarınca yapılan açıklamayı şiddetle kınadıklarını belirterek şunları söyledi: "Bu sorunun düzenlenmesi amacını üstlenen eş başkanların bu tür açıklamaları büyük şaşkınlıkla hissi uyandırıyor."

 "AZERBAYCAN HALKININ SABRI TAŞMIŞTIR"

 Milletvekili Paşayeva, yaşanan gelişmeler üzerine Azerbaycan halkının sabrının artık taştığını belirterek, "Ermenistan şımarık bir çocuk gibi davranıyor. AGİT Minsk grubu, Ermenistan'a baskı ve herhangi bir yaptırım uygulamadığı için Ermenistan, ne Avrupa Birliği kararlarını, ne de Birleşmiş Milletler'de alınan kararların hiç birini dikkate almayarak kendi bildiğini yapmaktadır" dedi.

MİNSK GRUBUNA SUÇLAMA

 Paşayeva konuşmasına şöyle devam etti: "AGİT Minsk grubu Eş başkanları iyi bilir ki, Ermenistan 20 yılı aşkın bir süredir, Azerbaycan'ın topraklarının yüzde 20'den fazlasını işgal altında tutmaktadır. Minsk Grubu eş başkanlarının her zaman olduğu gibi bu kez de böyle tutum yaptırmaları sorunun çözümüne hizmet etmiyor. Çünkü sorunun çözümü Azerbaycan'ın topraklarının işgal altında tutarak bölgede durumu gerginleştiren Ermenistan'a baskıdan geçiyor. Maalesef Ermenistan ateşkesi bozarak, sivil vatandaşların öldürülmesi ve yaralanmasıyla ile ilgili defalarca çağrıda bulunmamıza rağmen suskunluk sergileyen Minsk Grubu eş başkanları yine de kendi adaletsiz tutumlarını sürdürüyorlar. Biz bu yaklaşımı kınıyoruz, beyan ediyoruz ki, her bir devletin olduğu gibi Azerbaycan'ın da kendi topraklarını ve halkının güvenliğini sağlamak gibi egemen hakları var ve bu hakları hiç kimse Azerbaycan'dan alamaz. Eş başkanlar de bu hakkı alamazlar. Onlar Ermenistan'a sizin helikopterinizin Azerbaycan topraklarında ne işi vardı diye sormalıydılar. Ama yine her zaman olduğu gibi duyarsız davranışlarını sergilediler. Bu nedenle de Azerbaycan ve yabancı ülkelerdeki diasporamız birlikte bu konuda da haklı pozisyonumuzu her yere daha geniş yayarak bu adaletsizliklere karşı sesimizi daha da yükselteceğiz."