Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, Anadoluhisarı Spor Kulübü Başkanı Adem Deniz’in o sözleri söylemediği ifadesi üzerine ”Bu beyandan sonra söylenecek çok fazla söz yok. Sözün sahibi olan kulüp başkanı, ‘ben söylemedim’ diyorsa artık sular duruluyor. Böyle bir beyanı olmasaydı, bu toplantıda söyleyeceğim sözler farklı olacaktı.” diye konuştu.
Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, Anadoluhisarı Spor Kulübü Başkanı Adem Deniz’in kendisine hakaret ettiğini belirten haberler üzerine bir toplandı düzenledi.
Toplantıya gelmeden önce kulüp başkanından aldığı mesajı aktaran Yücel Çelikbilek, ”Belediye başkanı olarak belki söyleyecek çok söz vardır ama buraya gelmeden önce twitterıma baktığımda bir haberin geldiğini gördüm. Okuduğumda, ilgili arkadaşımızın bu beyanları söylemediğini iddia eden cümlesi var.”dedi.
Çelikbilek şu açıklamalarda bulundu:
”Gazetelerde bir haber çıktı. Metni tam bilmiyorum. Arkadaşlar söyledi. Bir spor kulübü başkanımızın, bizimle ilgili bir beyanı olduğunu ifade ettiler. Bir yemekleri esnasında -ki bizi de davet etmişlerdi- davet ettikleri insanla ilgili bir şey söylemeleri çok münasip bir şey olmaz. Bu söz eksik bir beyansa hiç yakışık olmaz.
Belediye başkanı olarak belki söyleyecek çok söz vardır ama buraya gelmeden önce twitterıma baktığımda bir haberin geldiğini gördüm. Okuduğumda, ilgili arkadaşımızın bu beyanları söylemediğini iddia eden cümlesi var.
Bize düşen olayları sükunetle karşılamaktır. Ama tabii yapılan eksiklik varsa, cevap vermemek anlamına da gelmez. O cevabı biz her platformda, istediği kadar istediği biçimde verecek hem güce hem yeteneğe sahibiz. Ama kendileri ‘benim böyle bir sözüm yoktur’ diyorlarsa, bu sözün söylenmiş olmadığını kabul etmek durumundayım.”
Beykoz’da spor kulüplerine her türlü desteği vermeye çalıştıklarını hatırlatan Çelikbilek, şöyle konuştu:
“Beykoz’da spora artan önemle hizmet yaptık”
”Her dönemimizde biz Beykoz’da spora artan önemle hizmet yaptık. Beykoz’un çocukları spor yapsınlar diye, ne kadar aktif olunması gereken konu varsa aktif olmaya çalıştık. Arsa bulma konusunda, bina yapma konusunda, ulaşım konusunda esirgemeden yardımcı olmaya çalıştık.”
“Hisar düşmüştü”
“Özellikle Hisar Kulübüyle ilgili söylemem gereken birkaç cümle daha var. Tam tarihini şu an hatırlayamıyorum. En az 3 yıl vardır. Hisar Kulübü Anadolu Hisarı çayırındaki yerini, Marmara Üniversitesi girişimleriyle birlikte Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nce yıkılmıştı. Bu yıkım tamamen bizim bilgimizin dışında gerçekleşen bir yıkımdır. Asla biz o yıkımla ilgili en ufak bir bilgimiz yoktu. Arkadaşlar sonra bizlere geldiler, sıkıntılarını ifade ettiler. O zaman yanılmıyorsam başkan Adnan Güner arkadaşımızdı. Bizim boşalttığımız, aslında sıkıntılı olan bir binamızı sokakta kaldıkları için onlara tahsis ettik. Bu binanın aylık kirasının 4-5 bin liradan az olmayacağını ileri süren Çelikbilek, içerideki çay ocağından onlar ayda 4 bin liraya yakın para kazanıyorlar. Biz oradaki çocuklar için böyle bir kaynağı onlara vermekten hiç imtina etmedik. Bunu biz Beykoz’da her kulübe yapmıyoruz ama Hisar düşmüştü ve kendilerini yalnız hissetmemeleri için böyle bir jestte bulunduk.”
“Gelen rektör, durumu değiştirdi. Başka beklentileri vardı”
“Çayırla ilgili Hisarlılara, Beykozlulara sözümüz vardı. Ancak Marmara Üniversitesi Rektörlüğü, sonradan değişen rektör sözünde durmadı. Yapacak bir şey yok, adamların mülkleri. Sizin belediye başkanı olmanız, başkalarının mülkü üzerinde söz hakkı vermez size. Ancak anlaşırsanız, nasıl büyükşehre ait olan kısmın bize devrini sağladıysak, Marmara Üniversitesi’yle de bir protokol yapmıştık. Ama bir önceki rektörden sonra gelen rektör, durumu değiştirdi. Başka beklentileri vardı. Biz de çayırı yapamadık. Hisarlılara veya Beykozlulara Küçüksu Çayırı ile ilgili verdiğimiz taahhüdü, bizden kaynaklanmayan sebeplerle yapamadığımız gerçeğini ortadan kaldırmaz.”
“Sabah erken kalkan ‘ben kulüp kuracağım’ diye kulüp kurarsa..”
“Spor Kulübü Başkanlarının bir eksik anlayışı var. Belediyelerin kendilerine sürekli spor sahası yapıp vermekle yükümlü olduğunu zannederler. Bu çok yanlış bir düşünce. Belediyeler planlarına spor alanları koyarlar ama siz bir ilçe içerisinde ‘mantar biter gibi’ spor kulüpleri kurmaya başlarsanız, bunlara saha yetiştiremezsiniz. Aklına esen, canı sıkılan, sabah erken kalkan ‘ben kulüp kuracağım’ diye kulüp kurarsa, bunu bitiremezsiniz.”
“Bütün bunları spora aşık bir belediye başkanı yapar, başkası yapmaz”
“Şu anda İstanbul’da en çok sahası olan ilçe Beykoz’dur. Bizden daha çok futbol sahası, kapalı salonu olan bir ilçe bulamazsınız. Bunun için biz Şahinkaya projesini gündeme aldık. Belediye başkanı olarak üzerime vazife olmamasına rağmen, Şahinkaya arsa tahsisine en büyük gayreti gösterdik. Özel idare projeyi yaptırmazsa iş uzar diye, oranın spor sahasının, yüzme havuzunun projelerini kendim yaptırdım. Parasını ben ödedim. O projelerin uygulanabilmesi için, statik ve mekanik projelerinin yapımını da biz ihale ettik. Onu da gerçekleştirdim ve İl Özel İdaresi’ne teslim ettim. Bütün bunları spora aşık bir belediye başkanı yapar, başkası yapmaz. Yine Şahin Köktürk’ün açık olan havuzunun kapalı olması için gayret ettik. Büyükşehirle bir protokol yaptık. Kapalı yüzme havuzunu yaptılar. Ama gördük ki, kapalı yüzme havuzunu işletmek bir ilçe belediyesinin yapacağı iş değil. Çevremizdeki birçok ilçe belediyesi yaptırdıkları salonları büyükşehre devretmenin gayreti içinde. Çünkü maliyeti çok yüksek. Burası zarar eden bir kuruluş olacaktı. Biz burasını yine Beykoz halkının kullanımına açarak, büyükşehre devrettik. Paşabahçe Spor Kulübü’nün sahasını vakıflar alıyorlardı. Kiraladık ve buradaki arkadaşlara tahsis ettik.”
“Büyüklük gösterdik”
“Bunlar benim işim değil aslında. Yapmamam gereken işler. Ama sahip çıkmazsam bu bölgedeki kulüpler teker teker döküleceklerdi. Bunu yaparak bir büyüklük gösterdik. Görevim olduğu için yapmadım.”
Bu işleri yapması gerekenin Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı birimler olduğunu belirten Çelikbilek, kulüp başkanlarının belediye başkanın bina yapmak ve vermekle mükellef olduğunu dile getirmesini eksik bilgi olarak değerlendirdi. Çelikbilek, kulüp başkanlarına tavsiyede bulunarak, ”Kullandıkları cümleleri ve belediyeye ait görevleri iyi bilsinler. Her aklına gelen her şeyin bizim tarafımızdan yapılacağını düşünürse, o zaman başka kurumlara ihtiyaç kalmaz.” diye konuştu.
Çelikbilek sözlerini şöyle devam etti:”Bu beyandan sonra söylenecek çok fazla söz yok. Sözün sahibi olan kulüp başkanı, ‘ben söylemedim’ diyorsa artık sular duruluyor. Böyle bir beyanı olmasaydı, bu toplantıda söyleyeceğim sözler farklı olacaktı.”
“Aynı zamanda Hisar’da bir derneğimiz var. Belediyemizin bir yerini tahsis etmiş durumdayız, kullanıyorlar. Ama Hisar camiasında bütün bunları yapmamıza rağmen, bu arkadaşlardan arzu ettiğimiz tarzda olgun bir yaklaşım görmüyoruz.”
“Hisar bize emanettir. Yıldırım Bayezid Han’ın emanetidir. Sahip çıkmamamız, düşünülemez. Şu anda takip ettiğimiz bir projeyle, Hisar Kalesi’ndeki özel şahıs mülklerinin istimlakına yardımcı olmaya çalışıyoruz. Kaledeki şahıs alanlar kaldırıldıktan sonra kale çok daha farklı olarak kullanılmaya başlanacak.”
