YEREL GAZETECİLERİN ORGANİZASYONUYLA ÇİFTE İFTAR

YEREL GAZETECİLERİN ORGANİZASYONUYLA ÇİFTE İFTAR

Yılın son iftarları yerel gazetecilerin yaptığı organizasyonlarla son buldu.  Birçok STK, kurum Ramazan Ay’ında iftar vermeyi gelenek haline getirdi. Bu geleneğe 2012 yılının son aylarında kurulan Ardahan Eğitim Vakfı (AREV) da katıldı. Gazeteci Çetin Yılmaz’ın AREV için organize ettiği iftara basının ilgisi yoğun oldu. AREV Beylik Düzünde bölge basınıyla iftarda bir araya geldi…

Diğer taraftan Gazeteci Erdal Karasansar’ın Esenyurt’un tanınmış iş adamlarından Orhan Gökçe için organize ettiği iftara’da İYGAD Yön. Kur Üyeleri ve bazı gazeteciler de yer aldı.

AREV’in İftarında açılış konuşmasını AREV Başkanı İlter Avşar yaptı. Avşar bir soru üzerine, Ana dilde eğitim evrensel, insani ve dini bir haktır, yeni olduğumuz için gündemimizde bu konu yok dedi. Eğitime katkı için yola çıktık. Herkesin bu konuda desteğini bekliyoruz, iftarımıza katıldığınız için de hepinize teşekkür ediyoruz dedi.

VAKIFLAR DERNEK Mİ, HAYIR KURUMU MU?

Bir gazetecinin vakıflar dernek değildir. Hayır kurumlarıdır. Zengin ve paralı insanlar hayır yapmak için bir araya gelir. Vakıf kurar. Hayır ve yardımda bulunurlar. Bu anlamda kimseyi rahatsız etmezler. Görücüye çıkmazlar. Mallarını vakfederler. Kamuoyu onları yaptıkları hizmetleri ile tanımaya başlar.

AREV’i kuranların böyle bir gücü var mı, hangi malları, mülkleri vakfettiler, bu anlamda üstlendikleri misyonu yerine getirecek alt yapıları, güçleri var mı, diğer bölgelerde bu anlamda en az 100-150 kişi bir araya gelip trilyonluk bütçelerle bu işlere kalkışıyorlar, binlerce öğrenciye burs veriyorlar, yurt, okul yapıyorlar. Bu anlamda AREV’in bütçesi ne? Vakf ettiği mal ne kadar benzeri sorular Yıldız’ı kızdırdı…

Yıldız, sadece Ardahan’dan değil diğer bölgelerden de üye edinmeye gittiklerini, güçlü üyelerle bu işin üstesinden geleceklerini söylediler. Ardahan’da birçok vakfın daha kurulması, her ilçenin vakfının olması gerektiğini söyledi.

Vakıfların çoğalması ciddi anlamda güzel. Mükemmel. Kimse böyle güzel bir gelişmeye itiraz etmez. Ama vakfı, vakıfları kuranların vakfedecek malları, vakfın amacına hizmet edecek bütçeleri, bunu sürdürecek programları yoksa, üye aramaya çıksalar, kapı kapı dolaşsalar, KAİ Vakfı gibi vakıfla stkları karıştırsalar bir 50 yıl daha eğitimde sondan birincilikten kurtulma şansımızın olmayacağı ortada…

İftar Yemeğine STK’lar arasındaki gizli çekişme damgasını vurduğu gibi vakıflarla derneklerin de birbirine karıştırıldığı dikkatlerden kaçmadı:

AREV yönetim kurulu üyesi Ali Rıza Yıldız, birileri bazı sarı kafalılar (başına kına yakan Esfender Korkmazı kastediyor), siz nereden çıktınız diye üzerimize geliyorlar. “veya Birileri bir Madam’ın arkasına takılarak (Büyük ihtimalle KAİSİAD’ı kast ediyor),” siz nerden çıktınız diyenler var. Bunlar yanlış. Ne kadar stk, dernek varsa o kadar rekabet olur. Ardahan’da bir değil birçok vakfın kurulması gerekiyor.

AREV, Ardahan’ın eğitim sorunlarını çözmek için yola çıkmışken, Küpeli onları hemen harekete geçirmeye çalıştı. Küpeli, 40-50 dernekle eğitim için Ankara’ya çıkarma yaptıklarını, önümüzdeki günlerde tekrardan çıkarma yapacaklarını; AREV’İN, tüm STK’ların kendilerine katılması kendisini desteklemesini gerektiğini söyledi. Küpeli bölgemizde birlik bütünlük olmadığı! için de birlikte hareket edemiyorlar, bize katılmıyorlar, ama buna rağmen Ardahan’a çok büyük hizmetler götüreceğiz dedi.  Küpelinin iş adamı üreten birde fabrikası da olduğunu da öğrendik. AREV’e iki iş adamı vereceğini, diğer gazetecilerinde en az birer iş adamı vermesini istedi. Küpelinin harekete geçirdiği 40-50 derneğin hangi dernekler olduğu muğlak kalırken, AREV Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza Yıldız ise Küpelinin “Ankara çıkarması” için “bu nereden çıktı öyle bir şey gündemimizde yok” diyerek konuyu kapattı.

GÖKÇE: ANİ İFTAR KARARI İLE HERKESİ ŞAŞIRTTI…

Diğer taraftan aynı gün saatlerde ani bir karala iftar yemeği veren İş Adamı Orhan Gökçe herkesi şaşırttı. Gazeteci Erdal Karasansar’ın organize ettiği iftar hem gazetecileri, hemde KAİSİAD’ı şaşırttı. İftarın aniden yapılması katılımı organize eden arkadaşların çevresi ile sınırlı kalırken, Gökçe’nin neden ani bir karala böyle bir iftar yemeği verdiği yönünde birçok soru işaretine neden oldu. Çoğu gazeteci ise Gökçenin verdiği iftarı KAİSİAD iftarı ile karıştırarak yaptıkları haberde iftarı kimin neden yaptığını anlayamadan haber yaptılar. Halbuki KAİSİAD geçen hafta Taksim Rixos otelde bölgenin en önemli iftarına ve bu anlamda büyük bir organizasyona ev sahipliği yapmıştı.

İftar sonrası konuklarına hitaben kısa bir konuşma yapan Orhan Gökçe, davetine icabet eden basın mensuplarına teşekkür etti. Gazetecilerin halkın gözü ve kulağı olduğunu belirten Gökçe, gazeteciliğin kutsal bir meslek olduğuna dikkat çekerek, her türlü zorluğa karşın mesleğini hakkıyla yapmaya çalışan tüm basın mensuplarını kutladı, başarı diledi.