KÜÇÜK LEYLAYI KATLEDİP DERE KENARINA BIRAKTILAR...

Küçük Leyla’dan acı haber. Küçük Leylayı katledip köydeki bir dere kenarına bırakmışlar...
Bu haber 2018-07-02 20:56:19 eklenmiş ve 5652 kez görüntülenmiştir.

KÜÇÜK LEYLAYI KATLEDİP  DERE KENARINA  BIRAKTILAR...

 

Küçük Leyla’dan acı haber. Küçük Leylayı katledip köydeki bir ddere kenarına bıraktılar.

 

Ağrıda Leyla Aydemir kaybolduğunda Doğu Medya Ekibi olarak Leyla Aydemirin Kürtlerle uğraşan siyonist-pislik  damarın, yüzyıllardır Kürtlerle uğraşan karanlık yapılar TR'deki siyonist damar  tarafından kaçırıldığını, Türkiye'de Kürtler başta olmak üzere halkın anlamayacağı bir soykırım saldırırsıyla karşı karşıya olduğunu belirtmiştik. Öngörülerimiz doğru çıktı. 

 

Maalesef, Ankaralı minik Eylül'ün katledilmesinde de ortaya çıktığı gibi, bu pislik damar LA cinayetinde deşifre olmamak için Küçük kızı vahşice katl edip bir dere kenarına atdı. Olay çözülse de ardiyelerini gizlemek için sapık rolune girecekler, adi bir vakaya çevirmeye bakacaklar...

 

Halk şu aşamada kavramada zorlansa da Firavunun Musa'nın peşine düşmesi gibi çocuklarımız, sülalelerimiz  yüzyıldır soykırımcı siyonist yapılanma ve onların TR'de ki derin yapılanması tarafından büyük bir abluka altında... Bu çok büyük bir şeytani saldırıdır. Fetö benzeri bu damarın çözülmesi ve etkisiz hale getirilmesi gerekmektedir... BİLİNMEYEN SİLAHLARLA SALDIRYA GEÇTİLER TIKLAYINIZ...

 

İnsan aklının alamyacağı bu vahşi cinayetleri en şidetli şekilde kınarken, ülkemizde, çocuk katil ve tecavüzcülerine, silahsız savunmasız sivillere karşı işlenen tüm  cinayetlere acilen idam getirilmeli ve herşeyden önemlisi ardiyelerindeki derin siyonist yapılanma  çözülmelidir... Bu çözülme sağlanmadıkça bu derin soykırımcılar bu yönlü cinayetlerden vatandaşla oynamktan geri durmayacaklar. Kaçırma-katletme bittiğinde yiyecek-içecek, mikrop bulaştırma başta olmak üzere şeytanın aklına gelmeyen yol ve yöntemleri deneyeceklerinden ülkemizde sınır bilim alanında uzmanların yetişmesi büyük bir aciliyet halini almıştır...

 

KÜÇÜK LEYLA'DAN ACI HABER...

Haber Merkezi- Ağrı'da ailesiyle bayram ziyareti için gittiği dedesinin köyünde kaybolan 3 bucuk yaşındaki Leyla Aydemir, köyde ölü bulundu.

 

 Ağrı merkezde oturan Nihat ve Şükran Aydemir çiftinin, bayramın birinci günü gittikleri Bezirhane köyünde kaybolan kızları Leyla'yı arama çalışmalarının 18. gününde acı haber geldi.

 

 Arama çalışmaları sonucu Bezirhan köyünde minik Leyla'nın cansız bedenine ulaşıldı.

 

Minik Leyla'yı arama çalışmalarına, Nevşehir Jandarma At ve Köpek Eğitim Merkezi’nden (JAKEM) getirilen kadavra ve ceset arama köpekleri, Jandarma Özel Asayiş Komutanlığına (JAK) bağlı 10 kişilik arama kurtarma ekibi, İl Jandarma Komutanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı 11 kişiden oluşan özel ekip, Van ve Ağrı AFAD ekipleri, UMKE, 112 Acil Sağlık ve Türk Kızılayı görevlileri ve Batman'dan gelen 5 gönüllü avcı katılmıştı.

 

 Olay yerinde yetkililerin incelemeleri sürüyor.

 

 Soylu: Otopsi sonucunda belli olacak

 

Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin yaptığı açıklamada, “İlk belirlemere göre tecavüz yok ve ceset sonradan oraya konulmuş gibi görünüyor. Darpla ilgili çok ufak bir işaret var ama bir yere çarptı mı darp mı? Otopsi sonucunda belli olacak” dedi.

 

Ağrı Valiliği'nden konuyla ilgili yapılan ilk açıklamada ise, şöyle denildi:

 

 “15 Haziran 2018 ( Ramazan Bayramı'nın 1.günü ) tarihinde kaybolan Leyla Aydemir kızımız bugün saat 17.45 sıralarında köy merkezine (3) km uzaklıkta dere yatağı içerisinde maalesef cesedine ulaşılmıştır. Konuyla ilgili adli tahkikat devam etmektedir. Başımız sağ olsun.”

 

 

 

Leyla'nın dedesi Zeki Aydemir ise yaptığı açıklamada, şunları söyledi:

 

“Torunumu bugün ot biçmek için bölgede giden bir köylü bulmuş. Bize haber verdi. Gidip baktığımızda yüzü suya basılmış şekilde duruyordu. Sırtında yara izleri vardı. Yüzüne bakamadım. Mavi gözlümü bu hale getirenlerin bulunup adalet önünde hesap versin.”

 

“Hadım, hapis falan değil idam istiyoruz.”

 

 Leyla Aydemir'in amcası Yusuf Aydemir, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

 

 “Askeriye müdahale etti. Biz de detayları bilmiyoruz. Bugün mü bırakmışlar bilmiyoruz. Aile perişan. Hadım, hapis falan değil idam istiyoruz. Kim olursa olsun. Bir kişi idam edilirse böyle bir şey olmaz. Bu kız kaçırılıp, sonradan atılmış. Annesi ve babası şu anda perişan.”

ÜZEYİR GARİHİ KİMLER KATL ETTİYSE AYNI TARİKAT-AYNI SİYONİST DAMAR ÇOCUKLARI KATLEDİYOR....

Üzeyir Garih'i tapınakta öldürdüler...

Garih cinayeti hükümlüsü Yener Yermez, ünlü işadamının üyesi olduğu bir tarikat yapılanması tarafından gizli bir tapınakta, ritüeller eşliğinde bıçaklanarak öldürüldüğünü ileri sürdü.

Üzeyir Garih'i tapınakta öldürdüler 16.02.2009 09:01

 

Ergün Diler'in haberi

 

Kameraya kaydedilen infaz sonrasında ise cesedi, sır kadın 'Meral'in yanındaki kimliği meçhul şahıs Eyüp Mezarlığı'na bıraktı.

 

Yener Yermez tarafından 'bireysel' olarak işlendiği ileri sürülen Üzeyir Garih cinayetinin 'organize' şekilde gerçekleştirildiği ileri sürüldü. Cinayet hükümlüsü Yermez'in şok ifadesine göre, Garih üyesi olduğu gizemli örgütün, gizli tapınağında infaz edildi. İddiaya göre, garip giysili kişilerin katıldığı törende bıçaklanarak öldürülen ünlü işadamının cesedi, daha sonra 'Meral' adlı kadının kimliği meçhul arkadaşı tarafından Eyüp Mezarlığı'na bırakıldı. İnfazın kamera kayıtları ezberletilen Yermez ise cinayeti üstlendi.

 

AYİN SONRASI BIÇAKLANDI

 

Alarko Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Üzeyir Garih'i 25 Ağustos 2001 tarihinde öldürmekten hüküm giyen Yener Yermez'in yeni iddiaları, 'hükümlüsü' bulunmasına rağmen çok sayıda sır taşıyan cinayetin seyrini değiştirdi. Gündeme bomba gibi düşen iddiaya göre, Üzeyir Garih, mensubu olduğu tarikatımsı gizli bir yapılanmanın, üst birimi tarafından cinayet tarihinde gizli bir tapınağa davet edildi. Çok özel durumlarda kullanılan tapınaktaki davete icabet eden Üzeyir Garih için tören düzenlendi. Ayin ritüelleri taşıyan bu tören sonrasında garip giysiler içindeki çok sayıda örgüt üyesinin gözleri önünde, esrarengiz kadın Meral ve arkadaşı, farklı bıçaklarla Üzeyir Garih'i vahşi şekilde infaz etti. Yermez'in iddiasına göre, infaz sonrası ise ünlü işadamının cesedi, soruşturma dosyalarında adı geçen Meral'in yanındaki kimliği belirsiz bir kişi tarafından Eyüp Mezarlığı'na taşındı. Yermez'in, açılan yeni soruşturma kapsamında Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'e ve polise verdiği iddia edilen ifadelerde şok edici bilgiler ortaya çıktı:

 

YANINDAYDILAR

 

"Olay günü Meral beni görevli olduğum Hasdal Kışlası'ndan aldı. Birlikte Eyüp'teki bir otelden oda ayırttık. Daha sonra, Piyer Loti tepesine çay içmek için çıktık. Meral, "Eyüp'te bir arkadaşımla buluşacağım, sen burada bekle" diyerek ayrıldı. Uzun süre Meral gelmeyince yürümeye başladım. Eyüp Mezarlığı'nın içinde yürürken yerde kanlar içinde yatan Garih'i gördüm. Adamın yanında Meral ve arkadaşı duruyordu. Bana bir telefon verip olay yerinden ayrıldılar.”

 

"Meral ve yanındaki esrarengiz adamla tekrar Eyüp'te buluştuk. Beni de bindirdikleri arabayla Gaziosmanpaşa yakınlarında bir eve gittik. Eve yaklaştığımız sırada arabada gözlerimi bağladılar. Evde bana bir video kaset izlettiler. İzlediğim görüntülerde, Meral ve yanındaki adamın Garih'in bıçakla öldürme anı vardı. Kamera bir yere sabitlenmiş, cinayet anı 5-6 metre uzaktan çekilmişti. Kaseti defalarca izledikten sonra bana, cinayeti işlediğimi nasıl anlatacağımı ezberlettiler. Cinayeti üzerime alırsam bana para vereceklerini, aksi takdirde, beni ve ailemi yok edeceklerini söylediler.'

 

 Komutanları Ergenekon sanığı çıktı

 

Garih cinayeti 8 yıl aradan sonra geçen yıl başlatılan Ergenekon soruşturmasıyla tekrar gündeme geldi. Adli Tıp uzmanıi Ümit Sayın'ın bilgisayarlarında Garih cinayeti dosyasıyla ilgili geniş bir arşiv ele geçirildi. Garih'in aile dostu işadamı Doğan Kasadolu da şok iddialarla ortaya çıktı. Bu iddilara göre, Üzeyir Garih'in öldürüldüğü gün bir polis otosuyla gelen kişiler, Garih'in küçük torununu kollarına kelepçe takarak gözaltına aldı. Kasadolu, bu kişilerle yaptıkları görüşmelerde bu işin üzerine giderlerse cinayeti bu çocuğun işlediğini açıklayacakları şeklinde tehdit aldıklarını ileri sürdü.. Bütün bu iddiaların üzerine giden Yeni Şafak ise Üzeyir Garih'i öldürmek suçundan hüküm giyen Yener Yermez'in, Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli albay Fikri Karadağ ve Tuncay Güney'le 'change oto' işinde tutuklanan teğmen Murat Oğuz'un emrinde askerlik yaptığı bilgisine ulaştı.

 

 

 

Çatlı'nın çantası Meral'in elinde

 

Susurluk kazasında kaybolan Abdullah Çatlı'ya ait çantanın kendisinde olduğunu ileri süren Ergenekon sanığı Sami Hoştan'ın yalan söylediği, asıl çantanın Yermez'in 'bulunursa cinayet aydınlanır' dediği esrarengiz kadın 'Meral' tarafından alındığı ileri sürüldü. Hem Garih cinayetindeki rolü hem de Veli Küçük'ten aldığı Çatlı'nın sır belgelerini Almanya'da 'önemli' bir isme teslim ettiği düşünülen Meral, her yerde aranıyor.

 

Yeni Şafak'a gelen mektup

 

Yener Yermez, Garih cinayetiyle Ergenekon terör örgütünün bağlantıları üzerine haberler yapan Yeni Şafak'a, Aralık ayında cezaevinden gönderdiği mektupla önemli bilgiler verdi. Yermez, mektubunda, cinayeti işlediğine yönelik senaryoyu kabul etmesi için ölümle tehdit edildiğini öne sürdü ve Yeni Şafak'ın sır cinayetin üzerindeki perdeyi kaldıran haberlerini teyit etti.

 

ETİKETLER : KÜÇÜK LEYLAYI KATLEDİP DERE KENARINA BIRAKTILAR...
Diğer Genel-Güncel haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
Arşiv Arama
- -
Doğu Haber-Doğu Medya-Doğu Kültür Gazetesi
© Copyright 2013 Dogu Medya -Dogukultur. Tüm hakları saklıdır. Dkm Medya
DKM MEDYA GROUP -1
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
DKM MEDYA GROUP-2
TÜRKİYE-BÖLGE, FİRMALAR- İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA
SERHAT HABERLER
BAĞLANTILARIMIZ
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA