BEYKOZ DA KARA-AKÇI’LARIN OYUNLARINI MELEKLER BOZDU…

Kış ayına girerken Beykozdaki rantiye kontrolculeri geçmiştede yaptıkları gibi “STK’lar bizimle” algısını yaratmak için karda-kışta –yağmurda, çamurda Beykoz çayırında olmayan Beykoz STK’larını kullanmaya çalışırken çamura batıp çıkamadılar.
Bu haber 2017-10-01 07:01:50 eklenmiş ve 1600 kez görüntülenmiştir.

BEYKOZ DA KARA-AKÇI’LARIN OYUNLARINI MELEKLER BOZDU…

 

İstanbul genelinde Belediyeler yaz aylarında özellikle Ramazan Aylarında açtıkları standlarla, düzenledikleri etkinliklerle geniş halk kitlelerine hitap ederler.

 

Bu etkinliklerde o ilçede bulunan STK’lara (Sivil toplum örgütlerine), il derneklerine, federasyonlara da yer vererek, destek sunarak STK’lara alt yapı sundukları gibi, STK’ların sahip oldukları kitlelere hitap etmesi içinde dayanışma geceleri düzenlemesi için destek sunmaktadırlar.

 

Bu destek sınırlı sayıda ilçede stk ruhuna uygun yapılırken, Beykoz gibi rantın, rant çetleşmelerinin yoğun olduğu ilçelerde ise binbir oyuna dönüşmektedir. Dernekler Esenyurt, beykoz vb. birçok ilçede rantı kontrol edenlerin oyuncağına dönüşmektedirler.

 

Bu anlamda bu yıl en traji komik gelişme Beykoz’da yaşandı. Kış ayına girerken Beykozdaki rantiye kontrolculeri geçmiştede yaptıkları gibi “STK’lar bizimle” algısını yaratmak için karda-kışta –yağmurda, çamurda Beykoz çayırında olmayan Beykoz STK’larını kullanmaya çalışırken çamura batıp çıkamadılar.

 

Birbaşka deyişle Beykoz genelinde kullanılan STK yapılanmasının dahada beter kullanılmasına melekler yağmur, çamur ve fırtınayla izin vermediler. Bütün İstanbulluarın da farkına vardığı, his ettiği gibi İstanbulun doğal yapısıyla oynanması sonucu artık yağmurlar normal yağmıyor, deyim yerindeyse artık gökten taş yağıyor. Geçen aylarda istanbulu vuran dolu (Taş Fırtınası) ile İstanbul İstanbullulara açık açık mesaj verdi. Benimle oynamaya devam ederseniz birgece ansızın hepinizi gömerim dedi…

 

Buradan Beykoza geldiğimizde, Beykoz İstanbulun incisi. İstanbul Su havzasının, Ormanlık alanlarının, en önemli tarım arazilerinin  kaynağıdı. Ama gittikçe bu özelliğinden hızla uzaklaştırıldı.

 

Beykozlular bilir eskiden beykozda devletin kontrolunde  İstanbul Anadolu yakasının da en önemli su havzası ziraat alanı-tarım alanı vardı. Çoğu Beykozluya nerede çalışıyorsunuz diye sorulduğunda ziraatta diye cevap verirlerdi. Artık o ziraat yok. On çeşmelerin su havzası yok. Aynı zamanda burası ormanlık alandı. Buraya İstanbulu gömmek için kamuoyundan gizli bir şekilde Türk –Alman Ünversitesi yapıldı. Beykozun su kaynağına, su havzasına beton doldurulup yok edildi...

 

İki yıla yakın 2015-16 Beykoz tarihi onçeşmelerin suyu bu ana kaynağa beton dökülmesi nedeniyle tarihi onçeşmelerin suyu akmadı ve bu gerçek sürekli kamuoyundan gizlendi. Halbuki Ünversitenin yapıldığı alanın üst kısımlarında, Beykoz garajının bulunduğu bölgede kıraç kayalık yapılaşmaya uygun on numara yerler vardı. Ama derin ve sinsi bir şekilde İstanbulu gömmek için su havzasının kalbine, merkezine, ziraaat alanına, ormanlık alana İstanbulu öldürmek için gizli-sinsi ve derinden kazıkları çaktılar. Elmalıdan Ormanlık alana yayılma hızla devam ediyor…

 

Bu ölümcül kazıklar bununla da sınırlı kalmadı. Son on yıldır Elmalıdan Beykoza gelirken, Kavcıktan rivaya doğru giderken 5-10 yıl önce olmayan yapılaşmalar, özellikle ormanlık alanda siteler, okullar, villalar birden bire gece kondu gibi iş kitabına-kanununa uydurularak bu eşsiz şehri kaplamaya; şehri öldürmeye başladılar… Halk bunları sorgulayamıyor, soramıyor bile. Halkın aldığı en önemli cevap Erdoğanın çok çok yakını…

 

İstanbul belkide kendi tarihinde eşi benzeri olmayan sinsi bir saldırıyla yok edilirken, bunun altında yatan ana gerçek Recep Tayyip Erdoğnın mirasını tüketmek  ve Erdoğanı yıkmak üzerine kurgulanmış derin bir plan… Planın özü bunların doğaya, insana, su havzasına, ormanlık alalara, şehre, tarihe-kültüre, hayati hiçbir emareye saygısı yok. Rant için gerekirse tüm ülkeyi yıkarlar…

 

Geçmiş analiz yazı ve belirlemelerimizde de işaret ettiğimiz gibi, bu yıkıcı derin rant saldırısına karşı en yıkıcı darbe yine Erdoğandan geldi. Parti içinde kümelenmiş, STK alanı başta olmak üzere ülkeyi ve toplumu düşüren, istediği gibi kullanan rant çetleşmeleri başta olmak üzere yıkıcı dalgada kim varsa düşürün talimatını vererek Erdoğan birkez daha ülkeyi hızla baş aşağı gitmekten kurtardı.

 

Ama İstanbula özel bir ekip lazım. Son on yıldır iktidarın gücünü kullanarak şehrin akciğerlerine, ormanlık alanlarına, su havzalarına, özellikle STK alanına yapılan saldırıların tesbiti, sorumlularının en ağır şekilde cezalandırılmaları gerekmektedir. Bu tecavüzün ardında yatan ana gerçek “Erdoğan,  yandaşlarına ülkeyi peşkeş çekiyor, yıkıma uğratıyor” algısını yaratarak 2019’da Ak partiyi ve Erdoğanı düşürme gerçeği yatıyor.

 

Bu algıyı yaratanlara baktığımızda partide abi-baba konumuna yükselmişleri, altlarında yatan çeteleri görüyoruz.

 

Bu yapıdan STK’lara geldiğimizde basit sıradan, ahlaki-etik değerleri zayıf, ülkesini ve dünyayı okuyamayan sıradan basit  insanlar bir anda parlatılarak toplumun önüne baş-başkan, iş adamı …vb. sıfatlalarla cilalanarak piyasaya sürülürler. Baş-başkanlar yağcılık-yalaka-yalanda yarışırken şehir ve ülkenin yıkılması derin oyunların dönmesi çakma stk’ların çakacağı yada algılayacağı bir şey değil. Çetler, yeteneksiz, eğitimsiz, mesleksiz, ekonomik bağımsızlığı olmayan sıradan bi sürü vatandaşa ruhunun duymacağı imkan sunduğunda vatandaş bir anda knedini kral-ilah filan zanediyor. Bu değişik ruh haline itilen başkan, yönetyiciye, yada vatandaşa…  çete,  baban öcü dese babasına dahi saldırtır. Rant çetelerini STK’ları düşürmede kullandıkları ana taktik, ana psikoloji budur… Bundan dolayı Beykoz özelinde İstanbulun akciğerleri sökülürken hiçbir STK’nın gıkı dahi çıkmadı, bırakın gıklarının çıkmasını içindeki derin ajanların dışında %99’nun dönen oyunları ruhu bile duymuyor. Ama adamlar başkan-yönetici…

 

Sonuç olarak İstabul genelinde Ormanlık alanlar, su havzaları, tarım alanlarının yapılaşmaya sinsice açılması şehri yok ediyor. Bu konuda geriye dönük bilimsel bir çalışma yapılmasa şehir 50-100 yıl içinde doğal afetlerle kendikendine yok olacak...

 

Bu anlamda İstanbula en büyük darbe Beykozdan. Beykoz’da ki Ak Parti ilçe ve yerel yönetim yapılanmsı ortaya konan yapılaşma, plan ve projelerle, İstanbulda Ak partiye en büyük zararı veren yapılanmaların başında geldi. Acar İstanbul gibi Ormanlık alanlar yok edildi. Kasımda yapılacak kongerde burada yıllardır önde olan tüm aktörlerin alt ayaklarıyla geri çekilmesi, sorgulanması, şehre zarar veren yapılaşma, projelerin tesbiti yıkımı, yargılanmalrı… lazım. Ak parti buradan büyük bir darbe almaktadır, bu darbeleri İstanbul genelinde hayata geçirecek, geriletecek hamleler gerekmektedir…

 

Kara Akçı:  Ak partiyi sinsice yıkmaya çalışanlan Ak Partililer…

 

 

 

ETİKETLER : BEYKOZ DA KARA-AKÇI’LARIN OYUNLARINI MELEKLER BOZDU…
Diğer Yerel Yönetimler haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
Arşiv Arama
- -
Doğu Haber-Doğu Medya-Doğu Kültür Gazetesi
© Copyright 2013 Dogu Medya -Dogukultur. Tüm hakları saklıdır. Dkm Medya
DKM MEDYA GROUP -1
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
DKM MEDYA GROUP-2
TÜRKİYE-BÖLGE, FİRMALAR- İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA
SERHAT HABERLER
BAĞLANTILARIMIZ
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA