KIYAMET HERGEÇENGÜN BİRAZ DAHA YAKLAŞIYOR...
Birkaç yıl önce derin ABD, İngiltere, İsrail...= Siyonizm-Katil Baronlar- Katil Firmalar; Ya Amerika'daki gibi ikiz kuleleri indirerek, yada Irakta kimyasal silah var yalanı, yada Afganistan'da şu var, Pakistan'da bu var vb. diyerek senaryoyu hazırlayıp kendi oyuncakları olan BM, NATO, AB... yi de harekete geçirerek tüm dünyayı kandırarak rahat operasyon yapıyorlardı...
Gün geldi artık dünyanın birçok ülkesi son çeyrek yüzyıldır oynanan bu siyonist oyun ve senaryoları yememeye başladı. Bunların karşılıksız paralarından, dünyaya dayattıkları kumar ve terör sistemlerine kadar insanlık bunları çözdü... Siyonizm-Katil baron ve firmaları buna da çözüm buldu... Saldırıp yakıp yıktığı tüm coğrafyalara kendi piyonlarını doldurdu. DAİŞ, Taliban, Kaide, Nusra... adı altında boşalttığı coğrafyalara kendi lejyon ordularını doldurdu...
Kürdistan, Rusya, Türkiye, İran, Libya, Mısır, Afrika, Orta Asya ... sayılmayacak kadar ülke ve halklar açık hedef haline getirildi. Hedef haline getirilenlere baktığımızda Kürtler ve Türkiye dışında çoğu enkaz. Rusya başta olmak üzere İnsanlığa kendilerine ne biçim bir soykırım dayatıldığını göremeyecek kadar körleşmişlerdir...
Katil firmaların lejyon ordusu DAİŞ ne din, ne namus, nede bir kutsal bırakmadan heryeri, herşeyi düşürüyor... Devletler ise hala halkları sunni-şii, kürt-türk-ermeni-azeri, rus, zenci, hıristiyan-müslüman, yahudi, üstün ırk, aşağı ırk ... diye kandırmakla meşgul.
Dünya soykırım ve kıyamet senaryolarını canlı canlı yaşarken çürütülen, din olmaktan çıkarılan Hıristiyanlık Papazlar eliyle oyuncağa çevrildi. Hıristiyan nüfus hızla çürüdü. Çürümekle kalmadı dünyayı da çürürtüyor... Papa ve Rusya katil firmaların 1. ve 2. dünya savaşı ile tüm dünyaya dayattıkları soykırım ve kıyamet senaryolarını gerçek mahiyetini görmeden; katil firmaların dayattığı Ermeni soykırım oyunlarını yemekle meşgul...
Milyarlarca insan adım adım kendilerine dayatılan soykırım ve kıyameti göremiyor. Bu körlük hepsinin sonunu getirecek. Birgün uykularından uyanmadan ya kimyasal-biyolojik bir virüs saldırısıyla yada bilinenlerin bilinmeyeni bir nükleer benzeri bir saldırıyla tümü kaz ve kuş gibi düşürülecekler. Düşürülecekler çünkü hepsi önlem aldıklarını düşünüyor... Uçakları, radarları, nükleer silahları, labratuvarları, iman ve izandan, insanın yaratılış gerçeğinden bihaber bilim adamları var... Düşünmedikleri birşey var. Kontrol edilmeyen Katil firmalar ve İsrail gibi terör devletleri onları düşünmedikleri yerden vuracak, saldırıya maruz kalanlar da hedef gözetmeden harakiri yapıp canlı yaşamı gömecekler, senaryoyu yazanda, senaryoya maruz kalnda öbür dünyada farkına varacaklar...
Ramadi düştü DAİŞ ev ev dolaşıp, 'hükümet yanlılarını' arıyor... Dünya bunlarla uğraştırılyor. Beyinler genetiği değiştirilmiş, silaha dönüştürülmüş yiyecek içeceklerle... uyuşturuluyor. Halklar ve ülkeler bu tür katil çetelerle uğraştırılırken çeyrek yada yarım yüzyıl içinde, en geç bir yüzyıl içinde mahiyeti bilinmeyen silahlarla halklar yerle bir edilecek...Çünkü dünya hergeçen gün kimsenin İsrail gibi kontrol edemediği yıkıcı terörist yapılanmalarla dolmaya, herkes birdiğerini yok edecek akıllılık gerizekalılığıyla ardiyesini doldurmaya başladı...
İnsanlığın günümüzde kontrol etmediği her firma ve devlet eşittir soykırm ve kıyamet demektir. Dünya -insanlık bu gerçeği kavrayıp önlem alacak yada kıyamet hergeçengün biraz daha yaklaşmaktadır. Kontrol edilemeyen devletler, firmalar, firavunlaşan beyinler... yaşananlara baktığımızda kahin olmaya yada kahin aramaya gerek yok. Dünya adım adım kıyamete sürükleniyor...
Bu kıyamet senaryolarında senaryoyu yazanlarda, yapanlarda, senaryoya maruz kalanlarda ebeddiyen gömülecekler... Çözüm insanın insanı hafife almaması, insanın yok etme dürtülerini, enerjisini insanlığın haps olduğu bu gezegenden uzaya açılmasıyla mümkün... Sonuçta bu dünya iki insana az, bir insana fazla bir hapishane, bir imtihan yeridir...
İnsalık geçmiş bin yada milyon yıllarda düştü. Tekrar tekamül başladı. Dünyada insan serüveni Filiminin kaç kere başladığı, kaç kere bittiğini bilmiyoruz. Bildiğmiz bir şey var Allahın verdiği aklı kullanmasak bu hakkımızın ebediyen bizden alınacağı...
Bir canlının insana dönüşmesi, sorgulaması, bilim ve teknolojide ilerlemesi bugünkü seviyeye gelmesi, kaç bin yada milyon yıl alıyor bilen var mı...? İnsanlık bu hakkını bugün geldiği bu seviyeyi katil firmalar, kontrol edilemeyen devletler, firavunlaşan beyinler sayesinde kaybetmek üzere. İnsanlık kazananı olmayan, kendisini ebediyyen gömecek bir yok etme dürtüsüyle kuşatılmış durumda... Yok edilmeye odaklanan insanı durduracak hiçbir güç yoktur. Ben akıllıyım öbürünü paketlerim düşüncesi insanın kendisini kandırabildiği, kendi kendisine yutturduğu en büyük yalandır. Unutmayalım ki her insan Tanrı'dan (Allahtan) bir cüz, bir parçadır, yok olmaya yada edilmeye odaklandığında onu durduracak hiçbir güç yoktur ve yine unutmayalım ki bu üzerinde yaşadığımız gezegende bir canlıdır, günü vakti geldiğinde yok olacaktır, insan kör ihtirasına teslim olup kendini gömerse bir daha tekemül edeceği bir dünya bulamayacaktır...
Yusuf Sit /Doğu Medya
info@dogukultur.com