BÖLGE DERNEKÇİLİĞİMİZDE DEPREM...


Bu makale 2014-07-10 00:29:58 eklenmiş ve 752 kez görüntülenmiştir.

BÖLGE DERNEKÇİLİĞİN DE DEPREM...

 

Kuzeydoğu Anadoluda son yıllarda  STK bakımından üç önemli kurum ortaya çıktı. (Hoç-Fed, Ardafed, Kaisiad) Kapsam bakımından ele aldığımızda bu üç kurum Kuzeydoğu Anadolunun önemli bir kısmını kapsamaya, örgütlemeye  başladı. Yüzlerce derneği, stk'yı, iş ve siyaset kurumunu direkt  etkileyen, birçok bakımdan taşların doğru bir şekilde yerine oturmasını sağlayan birçok bakımdan devrim niteliğinde gelişmelere  imza attılar. Bu kurumlar  bölge bazında birçok ezberi bozdular.

 

 

Hoç-Fed çıkışı ile, Kürt kimliği ve kültürüne, Hoçvanın aidiyetine resmi ideoloji gözüyle  bakan ve özünde STK ruhu olmayan bölge dernekçiliğine müthiş bir şok etkisi yaratarak STK'ların herkesimi kapsaması gerktiğinin ispatı oldu. Bölge STK yapılanmasının önünü açtı...

 

Ardafed, Kars-Ardahan-Iğdır  il dernekçiliği bazında oynanan komediyi  sona erdiren devrim niteliğinde bir gelişme oldu. 23 yıldır birbirinden ayrılan illerin (İl Dernekçiliğ bazında) illerin tek tek dernekleşemeleri gerektiğinin ispatı oldu. Ardahan il dernekçiliği önünde büyük bir engel oluşturan K ve İ harfini söküp tarihin çöp sepetine attı. Bu durum bölge il dernekçiliği için bir devrim oldu...

 

 

KAİSİAD, İş dünyası bakımıkndan Kuzeydoğu Anadoluyu  (Kars-Ardahan-Iğdır-Ağrı-bu illere Artvininde dahil edilmesini düşünenler de  var) bir bütün olarak örgütlenmesinin bir zorunluluk olduğunu ortaya koyduğu gibi, bölge iş dünyası örgütlenmeden STK alanı başta olmak üzere, bölgenin her konuda her zaman yerinde sayacağının, iş adamları örgütlemeden, yaprak kımıldayamacağının  ispatı oldu. KAİSİAD, çıkışı ile bölgeye Lobi kelimesini kazandırdı.

 

Bu yapılanma içinde  "Ardahan Kültür Evi" bir çok bakımdan adeta bir ayna oldu. Bir STK'nın ne olduğu, nasıl olması gerektiği konusunda hayati önemde bir örnek oldu. Bütün baskı ve yıldırmalara karşı stk kimliğinden ödün vermedi.

 

 

 

2000'li yılların ortalarından itibaren bölgemizde şekillenen bu STK yapılanması 2005-2008 yıllarından itibaren yavaş yavaş kurumsallaşmaya kendi kurumlarını ortaya çıkarmaya başladı.

 

2014 yılına girdiğimizde bu kurumların hepsinde adeta deprem yaşanmaya başlandı. 20-30 yıldır bölgenin stk alanında örgütlenmemesi için çelikten duvarlar ören dinazor-ırkçı bir yapılanma, dernek ve stk'ları babasının çiftliği sanıyla ele geçirmeye çalışan sakat, hasta, kişiliksiz bir zihniyet, STK'ları çeşitli oyunlarla kontrole alma içlerini boşaltma, çürütme ve bitirme yönündeki kumpas ve oyunlar tavan yapmaya başladı.

 

----Bölgede  1. Irk Ayırımı-Irkçılık körüklenerek STK'ların bitirilmeye çalışılması...

 

---Perde arkasında birilerinin itmesi ile, köşe başlarında 3-5 kafadarın  bir araya gelmesi ile türeyen iş adamları derneği, iş adamları heyeti  komedileri. Bazen bir köy, bazen bir ilçe, yada bir il derneği, yada herhangi bir ilçede bir gurup bir araya gelerek iş adamları derneği kurduğunu, bölgeyi kurtaracaklarını ilan etmeleri yada bu yönlü oluşum yaptığını açıklaması yönüde büyük bir komedi yaşanması.

 

---- Bölgemizde siyaset  (orhan Atalay gibi bir iki istisna dışında) kontrol edemeyeceği ciddi bir STK asla istemiyor. Çökmesi için açık gizli saldırı yapıyor.

 

----Bölgeyi ve ülkeyi doğru okumayı, bu anlamda örgütlenmeyi bilmeyen yöneticiler, yönetimler. Örgütlülüğe gelmeyen geri kişilikler kurumu  değil kendilerini öne çıkarma hastalığıyla bölgeyle oynayanların tuzağına çok kolay düşerek içinde bulundukları yapıya büyük zararlar vermektedirler. Yönetici sıfatı taşıyan bireylerin davranış ve tutumlarının nelere mal olduğunu bilmemeleri ciddi bir sorun. Bu yönlü yöneticiler zamanla kişiliklerini kayb ettikleri gibi bölgeyede büyük zarar vemektedirler. İşin hazin tarafı öğrenmeye-kavramaya açık olmadıkları içinde hem kendilerini hemde bölgeyi çürüttüklerinin farkına varamıyorlar...

 

----Bölgede taktir kültürü sıfır. Egoistlik tavan yapmış. Örneğin kurumların oturması için her  zaman hayati önemde fikir sunan, danışmanlık yapan öne çıkmadan kendini dayatmadan sürekli koşan, bir çok stk'da birer yöneticiden daha çok koşan, yayın yapan, başkan, bşk, yrd., danışman olarak yer alan   Yusuf Sit'ten ve Doğu Medya'dan bölge basını yada basınım diyenler bir iki sitisna dışında tek kelime ile bahs etmemiştir. Ne takdir ne de onure etmişlerdir. Aksine gizlemeye-karalamaya çalışanlar olmuştur.

 

 

Buda basın adına ortaya çıkanların ya stratejiden yoksun olduğunu, yada toplumu doğru bilgilendirme, toplumun sesi, gözü, kulağı olma yerine, basın olarak kendi misyonlarını bilmediklerini ortaya koymaktadır. Toplumu yanıltma, kendini daytama, toplumu çürütmeye-çürümye yönelik davranış ve tutumlar tavan yaparak, binbir emekle ortaya çıkan kurumları tehdit eden bir noktaya gelimiştir. 

 

 

Bölge iş dünyasını toparlamada, bölge lobiciliğinin oluşmasında deyim yerinde ise devrim yapan Süreyya Çinik, bu konuda samimi bir şekilde yürüyen iş adamları, Ardafedin doğuşunda Güven Doğruyol  kurucu yönetimi, Hoç-Fed kurucu yönetimi, Kültür Evi gibi kurumlar ve İnsanlar taktir edileceğine belden aşağı çirkin bir şekilde saldırıya uğramış, en çok Süreyya Çinik başta olmak üzere saldırıya maruz kalmış, bu saldırılar  hala da sürmektedir. STK'ların bu saldırılar konusunda tek bir ortak tutumu ve etkinliği olmamıştır...

 

Bölgemizde bölgenin geri kalmasında nemalanan egoist-bencil kişilikler toplumsal yarar ve çıkar yerine, bölgemizin, ülkemizin genel çıkarları yerine kafasına göre insanları ve kurumları nasıl kullanabileceği, hükmedebileceği, insanları, kurumları tekellerine nasıl alacağını, kurumları ve kişileri birer köle gibi nasıl kullanacakları aşağılık kompleksiyle hareket eden anlayışlar çoğalarak alanı kontrol etme çürümüşlüğü bölge bazında tavan yapmıştır. Bu yönlü kişilikler topluma, insana kuruma, saygı ve sevgi, hizmet çerçevesinde değil; kullanabileceği  bir dernek, bir stk, bir kurum, bir oyuncak kompleksi ile kurumlara yaklaşmaktadırlar. Doğu Medya gibi topluma doğru temelde yaklaşan, hizmet sunan kurumlara açık-gizli ambargo uygulayarak çökertmeye çalışmaktadırlar. Kurum kafalarına uymazsa açık-gizli yıkmaya çalışmaktadırlar. Bölge STK yapılanması bu tür hasta kişilikleri, anlayışları iyi tahlil edip analiz edip etkisizleştirmedikçe de  zarar üstüne zarar görmesi de kaçınılmaz olmaktadır...

 

 

PEKİ TOPARLANMA NASIL OLACAK

 

Arda-Fed Olağanüstü Genel Kurula Gitmeli:

 

Yukarda sıraladığımız gerilik ve eksikliklere düşmeyecek şekilde  yönetim kadrolarının oluşması. Ardahan Dernekler Federasyonunun (ARDAFED) olağanüstü genel kurula giderek etkin-yetkin,  tüm Ardahanı kapsayacak, bölge STK'ları ile doğru temelde ortak eylem, etkinlik, gelişme sağlayacak bir yönetime kavuşması...

 

Daha detaylı bilgi için alttaki linke bkz...

 

http://www.dkmhaber.com/haber/14771/bolge-dernekciligin-de-deprem.html

 

HOÇVAN YAPILACAK OLAN KONGREDE

 

Hoç-Fed 5-10 parçaya bölünmüş. Herkesin kafasında bir Hoç-Fed var.  Hoçvanı ve bölgeyi-yaşadığı ülkeyi bir bütün olarak görme yerine herkes kendi krallığını, kendi kafasındaki HOÇ-FED'i  kurmaya,  ilan etmeye, kurumun kendilerini değil kendilerinin kurumu dizayn etmeye  çalıştıkları içi boşaltılmış, saptırılmış bir kurum isteniyor. Özelde Ardahan genelde bölge STK'ları ile bütünleşecek, Hoçvanı ayrıştırmayacak, tüm Hoçvanlıları herkesimiyle kapsayacak bir yönetim gerekiyor. Ayrıntılı bilgi için linke bkz...

 

http://www.dkmhaber.com/haber/14685/hocvanda-cindik-oyunlari.html

 

 

KAİSİAD

 

Addan tüzüğe bölgeyi kapsayacak bir etkinliğe-yetkinliğe ve örgütlenmeye ihtiyacı var. Çinik gibi profesyonel bir başkanın bunaltılması,  istifası ile tarihinin en büyük şokunu yaşadı. Mevcut yönetim bölgeyi örgütleyecek, derneği ileri bir yapıya mı, yıkıma mı götüreceği, bölgeyle oynayanların eline düşüp oyuncağa mı dönüşeceği  bakımından 2014 yılı derneğin var olma, büyük bir sınavla karşı karşıya olma yılı olacak.  Ayrıntılı bilgi için linke bkz...

 

http://www.dkmhaber.com/haber/14761/sureyya-cinikten-sok-istifa-karari.html

 

 

Genel topralanma nasıl olacak

 

 

Yukarda vurguladığımız ciddi anlamda stk özelliğini taşıyan kurumlar saldırılara karşı, kurumları eleştiri adı altında itibarsızlaştırmaya çalışan, insanların kişilik haklarına saldırı yapan  hasta, kişiliksiz insanlara, anlayışlara karşı  ortak savunma, ortak tavır alacak, birlikte hareket edecek bir yeni yapılanma ve örgütlenmeye gidilmesi acil bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır.

 

 

Kurumlar birbirlerini, birbirinin rakibi olarak değil, birbirinin eksikliklerini tamamlayan, birlikte hareket edebilen, birbirlerine güç katabilen, her kurumun kendi sınırlarını bildiği bir kurumsal yapılanmaya kavuşması lazım.

 

 

Bu anlamda KAİSİAD önemli bir atılım yaparak, Ardafed'en, Hoçfed'den yöneticileri yönetimine aldığı gibi, köy derneklerine kadar yetişebildiği tüm derneklere destek sunan bir örnek olmuştur. KAİSİAD'ın ve Doğu Medya'nın bu yönlü hizmetleri, bölge stk yapılanmasının kaynaşmasına birbirini tanımasına, kaynaşmasına önmeli bir katkı yaparak, önemli bir gelişmeye imza attılar.

 

 

Malesef son 4-5 yıldır kurumlar belden aşağı saldırya uğramalarına, itibarsızlaştırılmalarına rağmen, hiçbiri diğerini arayarak ortak bir çözüm nasıl geliştirebiliriz diye bir program önüne koymamıştır. Adeta birbirlerinin çöküşü ve bitişini bekleyecek derecede gericileşmişlerdir. Saldırı yapanlar bana saldırmasın korkaklığına düşerek sesiz kalmışlardır, yada dönen oyunlara alet olmuşlardır...

 

 

Bütün bunlar birikerek bölgemizde devrim sayılabilecek STK'ları nefes alamayacak boyutlara taşımıştır. Kültür Evi dahil olmak üzere STK'lar bu krizden, bu kuşatmadan nasıl çıkabiliriz hesabı yapacaklarına yönetimler bazında durumu okuyamayan, stk ruhundan kopuk, uzak etkinliklerle fotoğraf karelerinde çıkmaya çalışan bitik bir durumla karşı karşıyayız...

 

 

Bu konularda STK'ların en kısa zamanda ortak eylem planı çıkarması kaçınılmaz bir zorunluluk haline gelmiştir. Bir başkan ve yönetici olarak derneklerin bu konularda bir plan çıkarmasını, durumlarını masya yatırmalarını öneriyoruz...

 

DKM/HABER ANALİZ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
Arşiv Arama
- -
Doğu Haber-Doğu Medya-Doğu Kültür Gazetesi
© Copyright 2013 Dogu Medya -Dogukultur. Tüm hakları saklıdır. Dkm Medya
DKM MEDYA GROUP -1
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
DKM MEDYA GROUP-2
TÜRKİYE-BÖLGE, FİRMALAR- İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA
SERHAT HABERLER
BAĞLANTILARIMIZ
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA