Hem Atatürk'e hem de Seyit Rıza'ya ağlamak nasıl bir duygu?
Hem Atatürk'e hem de Seyit Rıza'ya aÄŸlamak nasıl bir duygu?
Mustafa Elveren*
10 Kasım'da Atatürk'ün ölüm yıldönümü nedeniyle sosyal medya üzerinden çok ilginç mesajlar paylaşıldı. Bu mesajlardan birkaç tanesini buraya aktarmak istiyorum.
"KALBÄ°MÄ°ZDE SONSUZA DEK KALACAKSIN... ORADA YAÅžAYACAKSIN DÜNYA DURDUKCA...."
"10 KASIM 2017 SAAT 11 DE TANDOÄžAN MEYDANINDA ANITKABÄ°R'E MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN ÖLÜMÜN 79. YILINI SÜKRAN VE MÄ°NNETLE ANIYORUZ..."
"EMEKÇÄ°LER AKIN AKIN ATASI'NA GÄ°DÄ°YORLAR"
"YÜREĞİNDE ATATÜRK SEVGÄ°SÄ° OLAN HERKESE GÜNAYDIN"
Yukarıdaki paylaşımları yapanlardan tanıdığım Dersimli hemÅŸerilerimin mesajlarının altına ÅŸu yorumu yazdım. "Hem Atatürk'e hem de Seyit Rıza'ya aÄŸlamak nasıl bir duygu?" Çünkü 15 Kasım'da da Seyit Rıza'nın Elazığ BuÄŸday Meydanı'nda asılması olayı var. Bu arkadaÅŸlarımız ve dostlarımız 15 Kasım'da Seyit Rıza için de aynı ÅŸeyleri yazacaklarını tahmin ediyorum. O nedenle Hem Atatürk'e hem de Seyit Rıza'ya aÄŸlamak nasıl bir duygu?" yorumunu yazdım. Bu yorumuma bir arkadaşım; "Her ikisine aÄŸlamak: duygu deÄŸildir. Politik kurnazlıktır." Diye yanıtlamış. Olabilir. Çünkü sosyal medya üzerinden 10 Kasım ile ilgili olarak yorum yazanların içinde tanıdığım Dersimli olanların çoÄŸu CHP'li ilçe baÅŸkanları, il genel meclisi ve belediye encümeni politikacı, muhtar ve bazı devlet memurlarıydı.
Hele bir dostumun paylaÅŸtığı ÅŸu mesajı "YÜREĞİNDE ATATÜRK SEVGÄ°SÄ° OLAN HERKESE GÜNAYDIN" çok dikkatimi çekti. Buradan hareketle konuyu biraz açmak istiyorum.
Öyle ya, sadece "yüreÄŸinde Atatürk sevgisi olan herkese günaydın" demek, yüreÄŸinde "Atatürk sevgisi" olmayan arkadaÅŸların, dostların, yakınların ve sizi seven insanların dışlandığı net anlaşılıyor. Peki, yüreÄŸinde "Atatürk sevgisi" olmayan arkadaÅŸlarına, dostlarına, yakınlarına ve sizi seven insanlara "GÜNAYDIN" demeyecek misiniz?
Siz "YüreÄŸinde ATATÜRK sevgisi olan herkese günaydın…" derseniz, baÅŸkası da "YüreÄŸinde MUHAMMED sevgisi olan herkese günaydın…" ya da "YüreÄŸinde APO sevgisi olan herkese günaydın…" derse doÄŸru olur mu?
Atatürk'ün de, Muhammed'in de, Apo'nun da çok zeki birer lider olduklarını ben defalarca yazdım. Bu belirlememden dolayı hem ATATÜRKÇÜLERDEN, hem MUHAMMEDÇÄ°LERDEN ve hem de APOCULARDAN çok sayıda hakaret ve tehdit alacağımı ÅŸimdiden tahmin etmek zor deÄŸildir.
Ebetteki Cumhuriyet ve laiklik konusunda duyarlı olmamız gerekir. Ancak; Atatürk'ü sevmek veya sevmemek, O'nun yaptığı olumlu-olumsuz ÅŸeyleri beÄŸenmek veya beÄŸenmemek siyasi bir tercihtir. O nedenle kimsenin siyasi tercihine karışamayız.
Ben tarafsızım dersem doÄŸru olmaz. Çünkü ben de evrensel demokrasi ve hukuktan, insan haklarından, ezilen halklardan yana olduÄŸumu söylemek durumundayım. DüÅŸünceyi ifade etme özgürlüÄŸünü her platformda savunuyorum. Bunu mahkemelerde yaptığım savunmalarımda da hep dile getirdim.
Elbetteki Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk sevabıyla-günahıyla bırakın yerinde kalsın. Fakat "Atam sen kalk ben yatam" demagojisinden de vazgeçilmesi gerekir.
DiÄŸer taraftan; Atatürk'ün manevi kızı pilot Sabiha Gökçen (Ermeni yetimi Hatun Sebilciyan)'ın "Dersim'deki uçuÅŸlarım daha heyecanlı olmuÅŸtur... Ä°nsan evvela bombalarını atıyor, bundan makineli tüfeÄŸe geçiyor. Dersim'deki ilk bombardımanın heyecanını unutamam" sözlerini de belleÄŸimizden silmek mümkün deÄŸildir.
Ülkemizde artık insanlar birbirini boÄŸazlamasın, düÅŸmanlık olmasın, kan dökülmesin. Artık halkların birlikte yaÅŸamasını kolaylaÅŸtıracak yeni barış projelerini üretmeliyiz.
