GAZETECİLERE İŞ-İT AVI...
ABD-İsrailin, Siyonist blokun uydusu olan diktatör Suudi rejmi vehabi zihniyetiyle kelle kesme ve parçalamda sınır tanımazken, bu konuda kabarık ağır bir suç dosyasına sahipken, medeniyetin, demokrasinin beşiği denilen Avrupa’da Bulgaristanda ise yine iş-it vari bir gazeteci cinayetiyle sarsıldı.
GAZETECİLERE İŞ-İT AVI...
Suudi Arabistan gazeteci Cemal Kaşıkçı’yı İstanbul konsolosluğunda parçalayarak öldürdükleri haberi gündemde düşmeden bu sefer bulgaristandan daha vahim bir haber geldi. Bulgar Gazeteci Victoria Marinova Tecavüzeuğrayarak öldürüldüğü haberi geldi.
ABD-İsrailin, Siyonist blokun uydusu olan diktatör Suudi rejmi vehabi zihniyetiyle kelle kesme ve parçalamda sınır tanımazken, bu konuda kabarık ağır bir suç dosyasına sahipken, medeniyetin, demokrasinin beşiği denilen Avrupa’da Bulgaristanda ise yine iş-it vari bir gazeteci cinayetiyle sarsıldı.
Her iki olayda dünyayı babalarının çiftliği zan eden geriye kalan bütün insanlığı aptal koyun sürüsü, soykırıma açık sürüler zan eden soykırımcı küresel firmalarının, onların terör devletlerinin, lejyonlarının birer oyunu.. Kaşıkçı Arap rejimlerinin birer balon olduğunu yıkılacaklarını söylediği ve Türkiyeye yakın çizgisinden dolayı bütün dünyanın gözü önünde resmi olarak infaz edildi. Yada kaçırıldı. Perde arkası deşildiğinde küresel katil firmaların istihbarat örgütü cia-mosad çıkacaktır.
Kaşıkçının Suudi konsolosluğunda parçalanma iddiası doğruysa burada Kaşıkçının katili Prens Salman ve Suudi rejmidir. Bu rejim bu olayla bütün insanlığın vicdanında mahküm olduğu gibi, israil terör devleti gibi devlet olma vasfıda ortadan kalkmaktadır. Dünyada adalet varsa iş-it zihniyetinin kaynağına dönüşen bu rejmin, rejimlerin insanlığa karşı işlediği suçları nedeniyle yargılanmaları gerekmektedir.
Bulgaristan Devleti ise sık-sık mafya ve çeteleriyle gündeme gelen mafya ve çete devletine dönüşen bir yapılanma. Victoria Marinova’nın katl edilmesiyle ortaya çıktığı gibi artık cinayet ve vahşette sınır tanımamaktadırlar.
Bu iki cinayette şu gerçeği net olarak ortaya koydu. Halk kitleleri devletin içinde değilse, demokrasi ve özgürlük bilinci yoksa, devletler halkın değil çete ve mafyaların elindeyse bu devletler vatandaşa istediği soykırımı yapabiliyorlar.
Dünya halkları uyanıp devletlere çekidüzen vermeseler… İş-İt zihniyeti kısa zamanda tüm gezegeni saracaktır. Bu pisliğin kaynağı ise terör ordu ve örgütlerini Mezopotamyaya döşeyen israil ve abd..
İnsan ve insanlık tersine evrim dönemine girmeye başladı. Safari Av hayvanları diyemiyoruz hayvanlara hakaret olur, savari yaratıklarına dönüştüler. Muhalif yada rakibi yakala, parçala, kes, tecavüz et yoket..Dünyanın karşıkarşıya olduğu sorun büyük. Biyolojik, kimyasal, genom silahlarla insan soyu yok edilyor. İnsan değil, insan görünümlü yeni iki ayaklı bir tür ortalığı kaplamaya başladı..
DÜNYA HALKLARI DİKTATÖRLÜKLERE, MAFYA VE ÇETELERE KARŞI TÜRKİYE MODELİNİ TÜM DÜNYADA HAKİM KILMALIDIRLAR..
Fetö terörü TR’yi işgal ve darbeye yeltendiğinde Türkiye halkı nasıl çıplak elleriyle demirden tank-top-uçaklarını büküp fetöye yedirdiyse, terörün kökükünü kazıdıysa.. dünyadaki bütün halklar kendilerine terörü, çeteciliği, mafyacaılığı, esareti dayatan tüm rejimleri örgütlenerek yıkmalıdırlar.. Yoksa bu iş-it vari terör bütün halkların kaderi olacaktır.. Türkiye halklarının yaptığı devrimi bütün dünya halkları yapmalıdır.. Zayıf kalan her halk, her birey artık av konumuna düşmektedir..
Dünya basını, İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'na gittikten sonra kaybolan gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili iddialara geniş yer ayırdı. İngiliz gazetesi Guardian, "Kanıt niteliğinde görüntüler var" ifadelerine yer verdi.
Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, 2 Ekim'de evlilik işlemleri için gittiği ve bir daha da dışarı çıkmadığı İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu önündeki bekleyiş devam ediyor. Başkonsolosluk binasının etrafı polis bariyerleriyle çevrildi.
Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, 2 Ekim'de evlilik işlemleri için gittiği ve bir daha da dışarı çıkmadığı İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu önündeki bekleyiş devam ediyor. Başkonsolosluk binasının etrafı polis bariyerleriyle çevrildi.
Dünyanın önde gelen yayın organları, Levent’teki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na 2 Ekim günü girdikten sonra ortadan kaybolan Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'yla ilgili savlar konusuna odaklanan haberler yayınlıyor. Ağırlıklı olarak, Kaşıkçı'nın "Suudi Arabistan’dan gelen 15 kişilik özel ekip tarafından öldürülerek cesedinin bina dışına çıkarıldığına" ilişkin savlara yer verilen haberlerde, Suudi Arabistan'ın ise bu yaklaşıma "şiddetle karşı çıktığı"na dikkat çekiliyor.
WP: Somut delil yok
Kaşıkçı’nın çalıştığı Washington Post haberinde, "Türk yetkililer Kaşıkçı’nın, Suudi Arabistan konsolosluğunda öldürüldüğünü duyurdu. Cinayet için görevlendirilmiş 15 kişilik bir ekibin bir önceki hafta İstanbul'a gönderilerek bu planlanmış eylemi hayata geçirdikleri ancak henüz somut delillere ulaşılmadı" denildi.
Haberde, konsolosluğun, Kaşıkçı’nın konsolosluk binasına girdikten sonra alıkoyulduğunu şiddetle inkar ettiği belirtildi.
Erdoğan'dan kritik Cemal Kaşıkçı açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2 Ekim'de Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğa girdikten sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Washington Post muhabiri gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasına ilişkin açıklama yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı için yaptığı ilk açıklamada 'Beklentim hala iyi niyetli, inşallah arzu etmediğimiz bir durumla karşı karşıya kalmayız.' dedi.
Guardian: Siyah araba kanıt
İngiliz Guardian gazetesinin konuyla ilgili haberinde, "Suudi gazeteci konsoloslukta öldürüldü" denildi ve Kaşıkçı’nın İstanbul'daki Suudi Arabistan konsolosluğunda öldürülerek cesedinin parçalanarak oradan başka bir yere taşındığı belirtildi.
Türk yetkililerin, dört gün önce kaybolan, Kaşıkçı’nın öldürüldüğüne inandıklarını ifade eden haberde, bir soruşturma başlatıldığı duyurulurken, yetkililerin elinde siyah bir arabaya odaklanan kanıt niteliğinde bir görüntü olduğu belirtildi.
BBC: Nişanlısı inanmıyor
BBC’nin haberinde de, 2 Ekim tarihinde boşanma evraklarını imzalamak için İstanbul'daki Suudi Arabistan konsolosluğunu ziyaret eden, Kaşıkçı’nın Türk nişanlısı Hatice Cengiz’in konsolosluk önününde 11 saat Kaşıkçı’yı beklediği ve Kaşıkçı’nın öldürüldüğüne inanmadığını söylediği yer aldı.
Suudi yetkililerin, Kaşıkçı’nın konsolosluk binasında olduğunu reddettiklerini ve kendisine ulaşma çabalarının devam ettiğini duyurdukları belirtilirken, Ak Parti’den bir yetkilinin, ellerinde kanıt olduğunu ancak herhangi bir kanıtın mahkemeye sunulmadığını ifade ettiği duyuruldu.
Telegraph: Parçalanarak çıkarıldıTelegraph Gazetesinin haberinde ise, Türk polisinin, dört gündür kendisinden haber alınamayan Kaşıkçı’nın konsoloslukta öldürüldükten sonra parçalanarak binadan çıkarıldığı belirtildi.
Haberde, "Polisin ilk değerlendirmesine göre Kaşıkçı, Suudi Arabistan’ın İstanbul konsolosluğunda öldürüldü. Değerlendirmeye göre Kaşıkçı binada öldürüldü ve cesedi daha sonra bina dışına taşındı" ifadesi yer aldı.
Kaşıkçı’nın Türk nişanlısı Hatice Cengiz’in, Kaşıkçı'nın öldüğüne inanmadığını belirttiği sosyal medya paylaşımı yer aldı.
CNN Erdoğan'ın sözleriyle duyurdu
CNN’de yer alan haberde ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bizzat konuyla ilgilendiğini söylemesi yer aldı. "Cumhurbaşkanı olarak gelişmeleri takip ediyorum" diyen Erdoğan’ın Kaşıkçı’yı uzun zamandır tanıdığı ve bir arkadaş olarak gördüğü belirtilirken, Erdoğan’ın "Konsolosluğun giriş ve çıkışını gören bütün kameralara inceleniyor, sonuçları açıklayacağız" dediği duyuruldu.
Independent haberinde de, Türk yetkililerin, Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan konsolosluğunda öldürüldüğünü onayladığını belirterek, bir soruşturma başlatıldığına dikkat çekildi.
Haberde, Türk polisinin soruşturmaya devam ettiği ve Riyad’ın da konsoloslukta yapılacak araştırmalar için gerekli izinleri verdiği belirtildi ve, Suudi Arabistan’ın Kaşıkçı’nın zorla alıkonduğu ya da öldürüldüğü iddialarını şiddetle inkar ettiği ve soruşturmaya yardımcı olmaya hazır olduğu açıkladığı da belirtildi.
Haberinde, Türk otoritelerinin, Suudi gazeteci Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan konsolosluğunda öldürüldüğünü açıkladıkları bilgisine yer veren The Japan Times da, ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkilinin ise, "Bu savları doğrulayacak pozisyonda değiliz; ancak, konuyu yakından izliyoruz" yolundaki sözlerini de yayınladı.
Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, 2 Ekim'de evlilik işlemleri için gittiği ve bir daha da dışarı çıkmadığı Suudi Arabistan Başkonsolosluğu önündeki bekleyiş devam ediyor. Olayı araştırmak için Cumartesi günü gönderilen Suudi polis yetkileri binadaki 2 saatlik incelemenin ardından ayrıldı.
VİCTORİA MARİNOVA TECAVÜZ EDİLEREK ÖLDÜRÜLDÜ..
Yolsuzluk İddialarını Araştırıyordu: Bulgar Gazeteci Victoria Marinova Tecavüze Uğradı ve Öldürüldü
Bulgaristan'da TVN televizyon kanalında muhabirlik ve sunuculuk yapan araştırmacı gazeteci Victoria Marinova ülkesinin Ruse şehrinde öldürüldü. Marinova'nın tecavüze uğradıktan sonra boğularak öldürüldüğü açıklandı.
Yolsuzluk İddialarını Araştırıyordu: Bulgar Gazeteci Victoria Marinova Tecavüze Uğradı ve Öldürüldü
TVN televizyon kanalında muhabirlik ve sunuculuk yapan 30 yaşındaki gazeteci Marinova, öldürülmeden önce Avrupa Birliği (AB) fonları ile ilgili bir yolsuzluk iddiasını araştırıyordu.
Marinova Avrupa'da bir yıl içinde öldürülen üçüncü gazeteci oldu.
Emniyet yetkilileri cinayetin işlendiği cumartesi gününden bu yana olayın yolsuzluk araştırması ile ilgili olup olmadığını inceliyor ancak henüz bu yönde bir bulguya rastlanmış değil.
Emniyet yetkilileri cinayetin işlendiği cumartesi gününden bu yana olayın yolsuzluk araştırması ile ilgili olup olmadığını inceliyor ancak henüz bu yönde bir bulguya rastlanmış değil.
Bulgar yetkililer, Marinova'nın tecavüz edildikten sonra öldürüldüğünü, yanında bulunan cep telefonu, otomobil anahtarı, bazı kıyafetleri ve gözlüklerinin de kayıp olduğunu açıkladı. Marinova'nın kafasına vurulup, boğularak öldürüldüğü belirtildi.
Soruşturmada şimdiye kadar bir bulgu elde edilemedi.
Bulgar yetkililer, olay gününden itibaren gazeteci Victoria Marinova'nın ölümüyle ilgili geniş kapsamlı soruşturmanın sürdürüldüğünü ancak henüz kesin bir bulguya rastlanılmadığını bildirdi. Marinova'dan DNA örneklerinin alındığı ve incelendiği kaydedildi.
'Sorumluların derhal adalet önüne çıkarılması gerekiyor.'
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın Medya Özgürlüğü Temsilcisi Harlem Desir cinayete ilişkin olarak sorumluların derhal adalet önüne çıkarılması için Bulgaristan'a çağrıda bulunarak tam ve etkin bir soruşturma yürütülmesi talebinde bulundu.
Malta'da ve Slovakya'da da benzer yolsuzluk araştırmaları yapan iki gazeteci daha öldürülmüştü.
Malta'da gazeteci Daphne Caruana Galiza Ekim 2017'de otomobiline düzenlenen bombalı saldırı ile yaşamını yitirmiş, Slovak gazeteci Jan Kuciak ise Şubat 2018'de evinde nişanlısı ile birlikte suikaste uğramıştı.
Galiza’nın oğlu Andrew Caruana Galizia da önceki cinayetlerin faillerinin yakalanmamış oluşunun gazetecilere yönelik saldırıları cesaretlendirdiğini ileri sürmüştü.
Marinova, öldürülmeden bir hafta önce son programını yayınlamış ve programda AB fonlarının yerel yöneticiler tarafından rüşvet için kullanıldığı iddialarını incelemişti.
