CHP’NİN ADALET YÜRÜYÜŞÜ TÜRKİYE MUHALEFETİNE DÖNÜŞEBİLECEK Mİ...

CHP’NİN  ADALET YÜRÜYÜŞÜ TÜRKİYE MUHALEFETİNE DÖNÜŞEBİLECEK  Mİ...

CHP Adalet yürüyüşü ve çıkışıyla siyasette önemli bir çıkış yakaladı. Ülke genelinde haksızlığa, hukuksuzluğa uğrayanlar, toprilli ve partili olmadıkları için hakları-işleri gaspedilenler, yerel yönetimlerdeki çeteleşmeler nedeniyle ihalelere giremeyenler, işleri batanlar... kısacası bu ülkenin yarısından fazlası ve giderek yükselen bir sayı mevcut gidişattan rahatsız. Bir başka deyişle Türkiyenin yarısından fazlası Mevcut gidişattan rahatsız... İşte muhalefet Türkiyenin yarısından fazlasını kaosayan ve giderek çoğalan vatandaş kitlesinin ihtiyacına cevap verecek bir değişim dönüşüm içine girecekmi...

Yukarda vurgulanan rahatsızlıklardan dolayı CHP kendi tarihinde ikl defa Ak Parti mitingini geçen bir mitinge imza atdı. Bu çıkışın başarıya gitmesi ve Türkiye toplumunu kucaklaması içinde CHP’nin tüzüğünden düşünce tarzına Türkiye gerçeklerine, halka göre yeniden şekillenmesi gerekmektedir. Bu rahatsızlıktan  dolayı Kılıçdaroğlunun bu çıkışına destek sundular.

 CHP ADALET YÜRÜYÜŞÜ MİTİNGİ VİDEO TIKLAYINIZ...

Türkiye’de iki büyük sorun giderek alanı kaplıyor:

1.     AKP içindeki rant çetleşmesi, hala siyaset alanında suyun başını fetöcülerin tuttuğu şüphesi, hırsızlık-yolsuzluk, yandaşa iş-ihale verme, işe alımlarda akp tezgahından geçmiş olma, birazda hukuksuzluk eklenince TR toplumunun yarısından fazlası ötekileştirilmiş bulunmaktadır.

2.     Muhalefetin olmayışı, CHP-HDP gibi siyasi partiler  TC’nin kronik bir hastalığı olan vatandaşı dizayn etme hastalığını yenemediler. ataturk, atakurt modundan çıkıp toplumu kucaklayacak bir değişim dönüşüm geçiremediler.

CHP atatapıcılık, altıok gibi ilkellikleri, hdp de tüm tryi kapsayacak bir dönüşüm ve ikisinin bütünleşmesi, bu hastalıklarını aşıp bir çatıda bulşuşmaları başarılırsa muhalefetin iktidar olmaması için hiçbir neden kalmıyor. Ama eski tas-eski hamam yürürse bu çaba bu partiye birşey kazandırmayacaktır. Türkiye toplumu bütün ülkeyi kapsayan bir muhalefetin doğuşunun hep arayışı içinde olmaya devam edecektir.

CHP şu anda bir Türkiye partisi olmaktan ziyade bazı alaevi gruplarla, ataturkseverlere hitap ediyor, hdp ise % 5-8 bandında çakılıp kaldı... Bir başka deyişle Muhalefet vatandaşı aptal yerine koymadan vatandaşa tabi olursa önü açılacak aksine bu partiler giderek daha da düşeceklerdir... Eninde sonunda TR Toplumu vatandaşları kendi muhalefetlerini ortaya çıkaracaklardır. Kİ Türkiye genelinde siyaset üstü duruşuyla dernekleşme ve sivil toplum örgütleri siyaetten bağımsız giderek yükselme dönemine girdiler. Bu yükselme iktidar ve muhalefetiyle siyasetin ülkeyle oynamsını hem frenlemektedir, hemde düzeltmektedir, hemde siyasi arenada alternatif çıkarmaya doğru hızla gitmektedir ...

Adalet Yürüyüşü  10 Maddelik Manifesto Açıklaması İle Son Buldu

 CHP ADALET YÜRÜYÜŞÜ MİTİNGİ VİDEO TIKLAYINIZ...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Maltepe’de milyonlarca kişinin katıldığı mitingdeki konuşmasında “Kimse bu yürüyüşün son olduğunu düşünmesin. Korku duvarlarını yıkacağız. Bu yürüyüş bizim ilk adımımız” dedi ve 10 maddelik talebini sıraladı...

Tüm dünyanın gözü dün İstanbul’daki ‘Adalet’ mitingindeydi. Kılıçdaroğlu, 26 gün önce Ankara’da başlattığı yürüyüşü, İstanbul Maltepe’de sonlandırdı.

Sözleri sık sık ‘Hak, hukuk adalet' sloganlarıyla kesilen Kılıçdaroğlu, meydandakileri ‘adalet arayıcıları' diye selamladı ve 10 maddelik talebini şöyle sıraladı;

1- “15 Temmuz darbe girişimini bir kez daha açık ve kesin bir dille lanetliyoruz. 249 şehidimizin aziz hatırası ve 2301 gazimiz için Fetullah Gülen Terör Örgütü'nün siyasi ayağı ortaya çıkarılmalı ve gerçek darbecilerden hesap sorulmalıdır.

2- Bir sivil darbeye dönüşen OHAL uygulamaları yasama, yargı ve yürütme gücünü tek kişide toplamıştır. OHAL derhal kaldırılmalı ve hukuk düzeni evrensel ilkelere uygun olarak yeniden tesis edilmelidir.

3- Demokrasinin, can ve mal güvenliğinin vazgeçilmez kuralı olan yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanmalıdır. Adil yargılanma hakkı eksiksiz bir şekilde uygulanmalıdır. ‘Kolektif suç' gibi insan haklarına aykırı uygulamalardan vazgeçilmelidir.

4- OHAL mağdurları adeta ‘sivil ölüme' terk edilmiştir. Mağdurların yargıya erişim ve sosyal güvenlik haklarını kısıtlayan tüm uygulamalara hukuk devletinin gereği olarak son verilmelidir.

5- 15 Temmuz darbe girişimiyle veya onun arkasındaki örgütle hiçbir ilişkisi bulunmayan, ama sırf hükümete muhalif görüldüğü için bütün haklarından yoksun kılınan akademisyenler ve diğer kamu görevlileri görevlerine iade edilmelidir. Anayasa Mahkemesi'nin içtihatları dikkate alınarak, tutuklu milletvekilleri derhal serbest bırakılmalıdır.

6- 150'nin üzerinde gazetecinin hapiste olduğu bir ülkede demokrasiden söz edilemez. Sadece mesleklerini yaptıkları için tutuklanan gazeteciler derhal serbest bırakılmalı, medya üzerindeki tüm baskılara son verilmelidir. Düşünceyi ifade özgürlüğünün önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.

7- OHAL koşullarında, serbest tartışmanın yapılamadığı bir ortamda ve üstelik ‘devletin bütün imkânları seferber edilerek' gerçekleştirilen Anayasa değişikliği gayrimeşrudur. Bu bir ‘mühürsüz seçimdir'. Türkiye gayrimeşru bir anayasa ile yönetilemez, yönetilmemelidir

8- Din ve vicdan özgürlüğünün güvencesi olan, insan haklarına dayalı demokratik, laik, sosyal hukuk devleti güçlendirilmeli, liyakat esası kamuda göreve başlama ve yükselmede esas alınmalıdır. Eğitimde laiklik ilkesinin aşındırılmasına son verilmeli ve toplumsal adaletsizliği yeniden üreten eğitim politikaları değiştirilmelidir.

9- Toplumsal barışımızı bozan tüm antidemokratik uygulamalara eşit yurttaşlık temelinde son verilmelidir. Toplumsal adaletsizliğin en vahim görünümlerden biri olan kadınlara karşı ayrımcılığın önüne geçilmeli, kadınların özgürlük alanları korunmalı, kadın hakları toplumsal hayatın her alanında uygulanmalıdır.

10- Adalet uluslararası ilişkilere de hâkim olmalıdır. Türkiye coğrafyasındaki tüm halklara, tüm kimliklere kardeşçe, adilane yaklaşan, barışçıl ve uluslararası hukuka saygılı bir dış politikaya dönüş yapmalıdır.”

CHP’NİN ADALET YÜRÜYÜŞÜNE KAÇ KİŞİ KATILDI...

CHP-AKP sahte fotoğraflarla sürekli kamuoyunu yanıltmaya çalışamaları kamuoyunun kafasını karıştırdığı gibi büyük tepkilere de neden oldu. Valiliğin sayı açıklamasıda gerçekçi bulunmadı. Bilimsel olarak, teknik olarak teknik olarak genelde m2‘ye 3 ile 6 arasında insanın yer aldığı kabul edilmektedir. Bu kabuıle göre:

Maltepe miting Alanı EN ÇOK  alacağı İnsan Sayısı:  375.000 m2 X 6:  2.250.000 (iki milyon 250 bin)

Maltepe miting Alanı EN AZ  alacağı İnsan Sayısı: 375.000 m2 X 3:  1.125.000 (Bir Milyon 125 bin)

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği'ne (TMMOB) bağlı Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Maltepe’deki Adalet Mitingi’ne katılımla ilgili tartışmalar üzerine yaptığı açıklamada mitinge en az 1,5 milyon kişinin katıldığını söyledi.

“Bir toprak parçasının sınırlandırılması ve yüzölçümünün belirlenmesi teknik bir konu olup, Harita ve Kadastro Mühendislerinin görev alanına girmektedir. Dolayısıyla kamuoyunun doğru bir şekilde aydınlatılması adına bu açıklamanın yapılmasına gereksinim duyulmuştur.

"Konuşmaların gerçekleştiği Maltepe Sahil Miting alanı yaklaşık 275.000 m2‘dir. Ayrıca miting için trafiğe kapatılmış ve katılımcıların yer aldığı alan da yaklaşık 100.000 m2 dolayındadır. Toplamda 375.000 m2 alanda yurttaşlarımız mitinge katılım sağlamışlardır. Katılımcı sayısının hesaplanmasında teknik olarak genelde m2‘ye 3 ile 6 arasında insanın yer aldığı kabul edilmektedir. Dolayısıyla "Adalet Mitingine" en az 1.500.000 kişinin katıldığı ifade edilebilir.”