'Avrupa parçalanma tehlikesiyle yüz yüze'

Katil Kapital firmaların Ortadoğu’ya yerleştirdikleri israil devleti, daiş, kaide, talibon, bokye vb. kiralık katiller, terör örgütleri, esed, sisi … gibi diktatörlükler milyonlarca insanı soykırım koşullarına, binlerce insanı göçmen konumuna çekti. Denizlerden kamaeralara yansıyan çocuk cesetleri yürek parçalarken, tüm dünya halkları giderek isyan noktasına çekiliyor…
Bu haber 2015-09-03 08:50:41 eklenmiş ve 684 kez görüntülenmiştir.

'Avrupa parçalanma tehlikesiyle yüz yüze'

 

Katil Kapital firmaların Ortadoğu’ya yerleştirdikleri israil devleti, daiş, kaide, talibon, bokye vb. kiralık katiller, terör örgütleri, esed, sisi … gibi diktatörlükler  milyonlarca insanı soykırım koşullarına, binlerce insanı göçmen konumuna çekti. Denizlerden kameralara yansıyan çocuk cesetleri yürek parçalarken, tüm dünya halkları giderek isyan noktasına çekiliyor…

 BU KARE DÜNYAYI SARSTI

Bu zülüm katil kapital firmaları, onların AB-ABD  gibi devletlerle  resmileşen statülerinin, değerlerinin çürüdüğünü, medeniyet diye insanlığa yutturulan modernizm ve batının çürümüş birer leş kargargaları olduğunu ortaya koyarken, bu rejimlerin yıkılmayla karşı karşıya gelmesini de beraberinde getirmeye başladı…

 

Batı-Avrupa Birliği-ABD ve değerleri biterken, yakın bir gelecekte kendilerine bu çürümüş düzeni ve sistemi kandilerine daayatanlara karşı Avrupalı halklar, dünya halkları  topyekun saldırıya geçebilirler… Kapitalist kriz giderek derinleşiyor. Halklar katil-kapital kaleleri görmeye … Yakın bir gelecekte ise bu kaleleri gömmek için kıpırdamaya başladılar…  Dünyaya yüzyıllardır operasyon üstüne operasyon yapan katil-soykırımcı firmalar dünya halklarının operasyonu ile kuşatılmaya başlandılar…


Katil-Kapitalizm bir yandan devletler ve örgütlerin vahşi terörizmi ile halkları soykırıma uğratırken, diğer yandan sınırlarda ve denizlerde halkları soykırıma tabi tutarak Ortdoğu başta olmak üzere tüm dünyayı giderek yaşanılmaz bir cehenneme insanlığı intihara sürüklemeye başladı. Bu atmosferde katil kapitalin uşaklığını yapan devletler ve örgütlerse çeşitli oyunlarla katil-kapital firmaların kendilerine verdiği rollerini halkları birbirine kırdırmakla, düşürmekle rollerini  ustaca oynuyorlar. Fotoğrafta secdeye durur gibi ölümü ile bu kirlenmiş, çürümüş, leş kargasına dönüşmüş kokuşan insanlığa büyük bir mesaj veren küçük çocuk gibi binlerce çocuk daiş, bokye, kaide, taliban...vb. başına islam kelimesi geçirilen kafirler, esed sisi gibi katiller tarafından pervasızca soykırıma uğratılmaya başlandılar. Ortadoğunun tümünde devletler, siyasi partiler, örgütler bu katillerin uşaklığına soyundular. Karşı duran Mursi gibi birkaç insan ya yok edildiler yada darbelerle alaşağı edildiler...

 

Mülteci krizinin baskısına maruz kalan Avrupa Birliği'nde (AB) ortak değerlerin nasıl çabucak unutulduğunu görmek insanı ürkütüyor. Giderek artan sığınmacı, mülteci adayı ve göçmen sayısı karşısında bir an önce önlem alınmazsa AB derin bir krize sürüklenebilir.

 

Mültecilere insan onuruna yakışır şekilde davranılacağının garantisi artık kalmadı. Barınaklar insan almıyor. İnsan kaçakçıları mültecileri soyuyor. Yabancı düşmanlığı tahrik ediliyor. Tren garlarında, Manş tünelinin ağzında ya da Brüksel'in merkezinde gelişigüzel kamplar kuruluyor. Bu acı gerçeğin dillerden düşürülmeyen Avrupa dayanışması ve hakkaniyetle ilgisi olamaz.

 

Almanya Başbakanı'nın da çaresiz kaldığı anlaşılıyor. Bayan Merkel bir yandan ‘Dublin kuralının' işlemediğini söylüyor, diğer yandan ise Macaristan, Yunanistan ve İtalya'dan işlemeyen kurallara uymalarını istiyor. ‘Dublin kuralı' mülteci ile ilgilenme yükümlülüğü, AB topraklarına ayak bastığı ilk ülkeye düşer, diyor.

 

Dublin öldü, yaşasın inat

 

Bu böyle sürüp gidemez. Mültecilerin büyük bölümünü kabul eden Almanya, Avusturya ve diğer Birlik ülkeleri mülteci adaylarının adil bir şekilde 28 üye ülke arasında paylaştırılmasını talep ediyor. Ancak üyelerin büyük bölümü krizden etkilenmediği için kuralların değiştirilmesine yanaşmıyor. Polonyalılar, Finler, İspanyollar, İrlandalılar ve diğerleri ‘mülteci Almanya, Avusturya ya da İsveç'e gitmek istiyorsa, mesele yok' diyorlar. Böyle dayanışma olur mu?

 

Hukuki kurallar gelişmelerin baskısıyla buharlaşıp giderken AB seyirci kalmaya devam ediyor. Macaristan, Sırbistan sınırını kapatarak ve mülteci adaylarının istedikleri ülkelere gitmelerine izin vererek krizin üstesinden gelmeye bakıyor. Avusturya ve Almanya sınır kontrollerini arttırıyor. Birlik bütçesine net katkıda bulunan Avusturya'nın hükümeti dayanışmaya ortak olmayan ülkeleri mali yardımdan yoksun bırakmakla tehdit ediyor.

 

TÜRKİYE-DÜNYA SON DAKİKA HABERLER…

ETİKETLER : 'Avrupa parçalanma tehlikesiyle yüz yüze'
Diğer Kurdistan haberleri
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
Arşiv Arama
- -
Doğu Haber-Doğu Medya-Doğu Kültür Gazetesi
© Copyright 2013 Dogu Medya -Dogukultur. Tüm hakları saklıdır. Dkm Medya
DKM MEDYA GROUP -1
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
DKM MEDYA GROUP-2
TÜRKİYE-BÖLGE, FİRMALAR- İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA
SERHAT HABERLER
BAĞLANTILARIMIZ
STK-İŞ DÜNYASI MESAJLAR
STK-DERNEKLER
FİRMALAR-İŞ DÜNYASI
DOĞU KÜLTÜR MEDYA