GELDİK ATEŞ ET...

"GELDİK ATEŞ ET"

Fenerbahçe'ye Saldırıda Muhbir Şüphesi: Geldik Ateş Et

Fenerbahçe takım otobüsüne yapılan saldırının izini süren emniyet ekipleri, olayın tek kişi tarafından yapılmadığı ve organize olduğu ihtimalini değerlendiriyor.

Fenerbahçe'ye eşlik eden muhbir, nişancıya "Geldik ateş et" talimatı verdi. Emniyet'e göre saldırı organize. Otobüs, Rize'den yola çıktığı andan itibaren takip altındaydı. Polis aracının kamerasında karşı şeritten ateş edilme anı tespit edildi. Konvoydaki 200 araç inceleniyor. Polis, Fenerbahçe'ye silahı saldırının tek kişi tarafından yapılmadığı ve organize olduğu ihtimalini değerlendiriyor.

Fenerbahçe'yi Retardar Sistemi Kurtardı

Rize'de silahlı saldırıya uğrayan Fenerbahçe kafilesini, otobüs şoförünün gayreti ve Güvenlik Şefi Kılıç'ın aracın yavaşlamasını sağlayan "retarder" sistemini devreye sokması kurtardı.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Rize'de yaşanan tatsız olayın ayrıntılarını öğrenmek için sabahı bekleyemedi ve yaşananları en iyi bilen ve belki de otobüsün şoförü ile birlikte tüm takımın hayatını kurtaran Güvenlik Şefi Serdar Kılıç'ı saat 04.00'te kulüp binasına götürdü.

ŞOFÖRÜN YANINDAN HİÇ KALKMADI

Milliyet'in haberine göre; Yıldırım, yöneticiler Mahmut Uslu, Erhan Türkoğlu, Deniz Tolga Aytöre ve Önder Fırat ile birlikte Kılıç'ın ağzından tüm olup biteni öğrenmek istedi. Rize-Trabzon yolunda muhtemel bir saldırı olasılığını düşünen Fenerbahçe Yönetimi'nin talimatı ile Serdar Kılıç otobüs şoförünün yanından hiç kalkmamıştı.

"ŞOFÖRÜN DE GAYRETİYLE DURMAYI BAŞARDIK"

Başkan Yıldırım'ın, "Evladım her şeyi ayrıntısına kadar anlat" demesi üzerine Kılıç şöyle konuştu: "Havalimanına doğru ilerlerken bir anda bir patlama sesi duyduk. Ardından bir ses daha geldi. Hepimiz otobüse taş atıldığını sandık. Ama birden şoför direksiyonun üzerine kapaklandı ve refleks icabı bir anda gaza dayandı. Aracın hızı artmaya başlayınca otobüste büyük bir panik havası yaşandı. Kilometre ibresi neredeyse sona dayanacaktı. Hepimiz dikkatli ol, frene bas diye bağırdık. Hemen direksiyona atladım ve yanındaki fren sistemini devreye sokmaya çalıştım. Şoförümüz de bu sırada kendini toparladı ve ayağını gazdan çekti. Otobüs hafif savrulsa da şoför ile birlikte kontrole aldık. Ama burnundan ciddi şekilde kan geliyordu. Araba yavaşlamaya başlayınca şoförün de gayreti ile durmayı başardık.

"KAN DURMAYINCA POLİS OTOSUYLA GÖNDERDİK"

Önümüzdeki polis eskortu da hemen geriye döndü. Kimse bir şey anlayamamıştı. Arkamızdan bizi takip eden yöneticiler de yanımıza geldiklerinde gördükleri manzara karşısında şok etkisi yaşadılar. Doktorumuz şoföre müdahale etti ama kan durmayınca polis arabası ile hemen kendisini gönderdik."

RETARDAR SİSTEMİ FENER'İ KURTARDI

Sonuçta Fenerbahçe kafilesini otobüs şoförünün gayreti ve Güvenlik Şefi Kılıç'ın aracın yavaşlamasını sağlayan "retarder" sistemini devreye sokması kurtardı.

RETARDAR SİSTEMİ NASIL ÇALIŞIR ?

1950'li yıllardan bu yana ağır ticari araçlarda kullanılan basınçlı sistem, otomobillerde kullanılan disk ve kampana frenlerin, yüksek ağırlıkta yetersiz kalması nedeniyle ortaya çıktı. Model ve firmaya bağlı olarak kademeli bir kol ya da fren pedalına bağlı bir sistemle harekete geçirilen retarder, şaft ve motora bağlı parçaların arasına pompalanan bir yağ yardımıyla şaftın dönüşünü, dolayısıyla da aracı yavaşlatır. Bazı modellerde sistem, motorun egzoz çıkışının kapatılmasıyla gerçekleşen "motor freni"yle birlikte de çalışır. Retarder aracılığıyla yavaşlayan ve hızı azalan araç, böylelikle normal fren sistemiyle rahatça durdurulabilir.

ATEŞ EDİLME ANI KAMERADA

Akşam'da yer alan habere göre; Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Çevik Kuvvet ve Olay Yeri İnceleme ekipleri, ateşin açıldığının sanıldığı yol kenarındaki fındık bahçesi ve çevresinde araştırmalarını sürdürürken, bölgede delil araması yaptı. Çimenlik alanda ayak izine rastlanılamadı. Emniyet yetkilileri Fenerbahçe konvoyuna eşlik eden Trabzon emniyetine bağlı bir ekip otosunun kamerasına ateş edilme anının takıldığını tespit etti. Görüntülere göre ateş karşı şeritten gelen bir araçtan açılmış. Her ihtimali değerlendiren polis olayın takipli bir pusu olduğu ihtimali üzerinde yoğunlaşıyor.

BİR KİŞİNİN YAPMASI MÜMKÜN DEĞİL

Saldırganların, karanlıkta, yaklaşık 100 kilometre hızla giden özel bir şirkete ait otobüsün Fenerbahçe kafilesini taşıdığını anlayıp hemen tüfeği hem de doğru hedefe ateşlemesi mümkün gözükmediği için organize bir işten şüpheleniliyor.

KAMERALAR DİDİK DİDİK İNCELENİYOR

Ateş eden kişiye, otobüsü arkadan takip eden başka bir araçtan, otobüsün olay yerine gelme anı ile ilgili bilgi verilmiş olması ihtimali güçlenirken, yol üzerinde güvenlik kameraları incelemeye alındı. Yani Fenerbahçe kafilesini taşıyan otobüsün arkasında seyir halinde olan ve otobüsün yola çıktığı Rize'den itibaren takibini sürdüren bir araç aranıyor.

Fenerbahçe otobüsü geçtikten sonra takipte gözüken sivil polis ve basın mensupları ile maçı izleyip Trabzon havaalanına dönen taraftarları taşıyan araçlarla birlikte yaklaşık 200 aracın kameralara takıldığı belirlendi, bu araçların plakaları tek tek incelenmeye başlandı.

TELEFON KONUŞMALARI TAKİPTE

Emniyet, Rize'den yola çıkan kafilenin güzergahı boyunca yol hattındaki telefon trafiğinin baz istasyonu verilerine göre dökümünü de aldı. Bölgedeki görüşmeler mercek altında.

Fenerbahçe'nin Yabancıları Tedirgin

Rize maçı sonrası silahlı saldırıya uğrayan Fenerbahçe'de yabancı futbolcuların aileleri, sarı-lacivertli takımı bırakmaları yönünde oyunculara çağrıda bulundu.

Rizespor maçı sonrası silahlı saldırının şokunu atlatamayan sarı-lacivertlilerde yabancı oyunculara ailelerinden çağrı var.

ALVES: AİLEM AYRILMAMI İSTİYOR

Vatan'ınn haberine göre; Sarı-lacivertlilerin Portekizli savunmacısı Bruno Alves sabahki idmanda hissettiklerini ve ailesinin duyduğu endişeyi şu sözlerle kelimelere döktü: "Portekiz ve Avrupa'dan Türkiye her gün bombaların patladığı bir Ortadoğu ülkesi gibi duruyor. Belinde silahla dolaşan insanların olduğu, can güvenliğinin olmadığı bir yer Türkiye. Bunu ben demiyorum ama böyle bir imajınız var. Yaşadığımız son olaydan sonra telefonlarım susmadı. Art arda mesajlar alıyorum. Herkes hayatımdan endişe ediyor. Ailem ve sevdiklerim buradan ayrılmamı istiyorlar."

SOW: DUALAR OKUYARAK GİTTİM

Attığı 2 golle Rize'de yıldızlaşan Moussa Sow da eve kadar dualar okuyarak gittiğini belirtirken "Hatta ailem, ben eve gidene kadar telefonla konuşmayı kesmedi ve emin olmak istedi. Takım olarak üzerimizden bu psikolojiyi nasıl atlatırız bilemiyorum. Her deplasmana çıktığımızda yaşadığımız bu kötü günü hatırlayacağız. 'Fenerbahçe'yi bırak' diye ailemden baskı yiyorum" şeklinde konuştu.

KADLEC: PANİK OLSA ÖLEBİLİRDİK

Michal Kadlec de endişesini şu şekilde dile getirdi: "Biz futbolcuyuz ve işimiz futbol oynamak. Ancak öyle bir noktaya geldik ki canımız tehlikede. Otobüste panik hali olmuş olsaydı ölebilirdik. Yaşadığımız anın bir tarifi yok. Futbol sevgisinin sonunda ölüm varsa bunun adı spor olamaz. Ben geleceğim adına endişeliyim."